Enerji Günlüğü - Diyarbakır'da Shell ve TPAO'nun ortaklaşa yürüttüğü kaya gazı arama çalışmalarında her şey yolunda giderse gerçek anlamda üretime ancak 10 yıl sonra geçilebilecek.
Shell Türkiye ile Enerji Gazeteciler ve Medya Derneği (EGAD) tarafından İstanbul'da kaya gazı konulu bir bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıya EGAD Başkanı İsmail Altunsoy ile bazı dernek yöneticileri ve üyeler katıldı.
VERİMLİLİK ARTSA DA ENERJİ YETMEZ
Shell Upstream Türkiye Genel Müdürü Joris Grimbergen, burada yaptığı değerlendirmede, önümüzdeki yıllarda tüm dünyada enerji verimliliğinde önemli mesafeler alınması beklenmesine rağmen, dünyadaki enerji ihtiyacının 2050 yılına kadar ikiye çıkacağı tahminlerine işaret etti. Shell yetkilisi, böylesine yüksek bir talep artışını karşılamanın ancak mevcut bilinen kaynakların yanı sıra yeni enerji kaynaklarını kullanıma sokmayı zorunlu kıldığını anlattı.
SHELL 10'DAN FAZLA ÜLKEDE KAYA GAZI ARIYOR
Shell'in ABD, Avustralya, Kolombiya, Brezilya, Arjantin, Güney Afrika, Çin, Ukrayna, Almanya, Mısır, Umman ve Avustralya'da kaya gazı çalışmaları yürüttüğünü anlatan Joris Grimbergen, Türkiye'de de bu çalışmaları başlattıklarını söyledi.
Shell’in Türkiye'deki varlığının çok eskiye dayandığını hatırlatan Grimbergen, halen arama çalışmalarının Batı Karadeniz (Istranca), Sıvas (karada), Akdeniz (Antalya'nın güneyi - denizde) ve Diyarbakır'da (DADAŞ Projesi) sürdürüldüğünü belirtti.
Grimbergen, Türkiye'de de bir kaya gazı potansiyeli bulunduğunu, ancak bunun sürdürülebilirliğinin veya üretime geçirilip geçirilemeyeceğinin çalışmalar sonunda ortaya çıkacağını ifade etti. Grimbergen, "Henüz araştırma safhasındayız, somut veriler elde etmek için çok erken. Konvansiyonel olmayan saha uzun zaman ve kaynak gerektiriyor" dedi.
Dadaş Projesi'nin erken evresinde bulunduklarını anlatan Grimbergen, buradan nihai sonuç almanın uzun zaman alacağının altını çizdi. Grimbergen şöyle dedi:
"Bir yıl ön hazıklıklar, 2 yıl arama, 2 yıl değerlendirme, 3 yıl erken geliştirme ve ardından üretim. Dadaş’ta araştırma safhasındayız. Ama bunlar uzun süreli faaliyetler. Mesela Kuzey Amerika’daki safhaya gelinceye kadar ciddi süreler geçecek."
ÇEVREYE ETKİSİ NEDİR?
Kaya gazı arama çalışmalarının çevreye ve deprem risklerine etkilerini de değerlendiren Grimbergen, "Çalışmaların çevreye olumsuz etkilerini minimize etmek için elimizden geleni yapıyoruz. Küresel olarak Shell bu konuya büyük önem veriyor. Kuyuları açma tarzımız, yeraltı sularını korumayı gözetiyor" diye konuştu. Bu konuda ABD'yi örnek gösteren Grimbergen şöyle dedi:
"Kuzey Amerika'da 1 milyondan fazla kuyu var. Bu konuda uzmanlığımız var. Depremi, jeolojiyi anlıyoruz ve konuyu bütünsel olarak ele alıyoruz. Çalıştığımız yerlerde fay hattı varsa bu çalışma devam etmez. Ayrıca ABD benzer çalışmamız var ve her hangi bir olumsuzluk ortaya çıkmadı."
Arama çalışmalarında kullanılan kimyasalların yol açabileceği zararlarla ilgili de açıklamalarda bulunan Joris Grimbergen, "ABD'de bu konuda ciddi bir bilgi ve tecrübe sahibi olduk. Benzeri çalışmaları Türkiye’de de yapıyoruz" dedi.