Enerji Günlüğü - JESDER Başkanı Ufuk Şentürk, Türkiye’nin jeotermal kaynağının değerlendirilmesi için YEKDEM’in devamlılığı, ikincil yatırımların teşvik kapsamına alınıp desteklenmesi ile çevresel konular için tüm paydaşların bir araya gelmesi gerektiğini söyledi.
Jeotermal Türkiye 2020 Çalıştay ve Kongresi’nde konuşan Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği (JESDER) Başkanı Ufuk Şentürk, Türkiye’nin jeotermal kaynağının değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine daha fazla katkı sağlayabilmesi için; YEKDEM’in devamlılığı, ikincil yatırımların teşvik kapsamına alınması ve desteklenmesi ile çevresel konular için tüm paydaşların bir araya gelmesinin, çözümü de beraberinde getireceğini söyledi.
2023 HEDEFİ İÇİN YEKDEM’İN VARLIĞI ŞART
Şentürk, jeotermal sektörünün 2023 yılı hedefi çerçevesinde, 3000 MWe kurulu güce erişme planının, ancak YEKDEM’in varlığı ile gerçekleşebileceğini söyledi. Türkiye’nin sahip olduğu gerçek jeotermal enerji potansiyelinin ortaya çıkarılabilmesi ve geliştirilecek yeni tekniklerle daha verimli bir şekilde değerlendirilebilmesi için bu desteğin yeniden şekillendirilmesi gerektiğini vurgulayan Şentürk, teknoloji ithalatını minimuma indirmek için de devlet tarafından sağlanan teşviklerin devam etmesinin bir o kadar önemli olduğunu kaydetti.
1.526 MWe kurulu güce ulaşan jeotermal sektörünün, dünya genelinde 4. sıradaki yerini koruduğunu belirten Şentürk, “2020 sonrasında da yeni kaynakların geliştirilebilmesi ve santral ve devamında diğer jeotermal kaynaklı yatırımlarımızın sürdürülebilmesi için elzem olan destek mekanizmasının devamı konusunda bugün olumlu yanıtlar alacağımızı umut ediyoruz” dedi.
SERACILIKTA JEOTERMAL EN UCUZ ISITMA KAYNAĞI
Şentürk, Ülkemizde önemli bir bölümü elektrik üretimi için kullanılan jeotermal enerjinin ısıtma-soğutma, seracılık, zirai ve endüstriyel tarım ürünleri kurutma, balıkçılık gibi ikincil kullanım alanlarında da büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirtti. Seracılığın en önemli bütçe kalemi olan ısıtma için temiz ve ucuz kaynağın jeotermal enerji olduğunu kaydeden Şentürk, “Seracılık faaliyetlerinde de şu an sahip olduğumuz 3931 dönüm olan sera alanı, mevcut ısıtma potansiyeli ile karşılaştırıldığında, bu alanın ısıtma potansiyeline oranla çok düşük miktarlarda kaldığı görülmektedir. Yeterli altyapı ve teşvikler ile Türkiye’nin %70’inde jeotermal enerji ile ısıtılması sağlanabilir. Sektör olarak biz bunu sağlamaya hazırız, yeter ki uygun teşvik ve destekler alabilelim” dedi.
DEVLET BÜNYESİNDE BİR BİRİME İHTİYAÇ VAR
Artık belli bir ilerleme kaydetmiş, pek çok faaliyet alanı bulunan jeotermal sektörünün daha başarılı işlere imza atması ve yatırımları daha hızlı gerçekleştirebilmesi için devlet bünyesinde, genel müdürlük seviyesinde, tam ve tek planlama yetkisine sahip bir birime ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Şentürk, “Bu birim ile sektörümüz tek otoriteden daha hızlı ve daha kontrollü bir şekilde yönetilebilir ve denetlenebilir ise ülkemizde jeotermal enerjinin en verimli şekilde kullanılacağı projelere imza atılarak Türkiye’ye çok daha fazla katma değer sağlanacağı düşüncesindeyiz” ifadesini kullandı.