Enerji Günlüğü - COVID-19 sınırlamaları nedeniyle küresel emisyonlar Nisan ayında geçen yılın günlük ortalamalarına göre yüzde 17 oranında azalarak 2006 yılında gözlemlenen seviyeye düştü.
Küresel Karbon Projesi’nin (Global Carbon Project) yeni analizi, küresel ölçekteki COVID-19 kısıtlamalarının, karbondioksit emisyonlarında “aşırı” düşüş etkisi yarattığını ortaya koyuyor. Ancak bu durumun uzun vadeli olmayacağı öngörülüyor. Nature Climate Change isimli bilimsel dergide yayınlanan çalışma, Nisan ayındaki günlük emisyonların, 2019’daki ortalamalar ile karşılaştırıldığında küresel ölçekte yüzde 17 düşüşle 17 milyon ton azaldığını ve 2006 yılında gözlemlenen seviyeye düştüğünü gösteriyor.
7 NİSAN’DA EMİSYON AZALIŞININDA REKOR
Covid-19 sınırlamalarının en yüksek seviyeye ulaştığı 7 Nisan'da, azalan arabalı seyahatler ile ulaşımdan kaynaklanan emisyonlar, küresel ölçekte yaşanan düşüşün yaklaşık yarısını (%43) oluşturuyor. Sanayi ve enerji üretimi kaynaklı emisyonlar ise, küresel ölçekteki düşüşün %43'ünü oluşturuyor.
Küresel emisyonların %3’ünü oluşturan havacılık sektörünün, pandemi sürecindeki emisyon azaltımına etkisi %10 olarak gerçekleşiyor. İnsanların evde çalışması nedeniyle konutlardaki tüketimde yaşanan artış, diğer sektörlerden kaynaklanan emisyon azaltımının sadece küçük bir kısmına karşılık geliyor.
EN BÜYÜK EMİSYON DEĞİŞİMİ ÇİN’DE
Pandemi nedeniyle yapılan sınırlandırmaların en yoğun yaşandığı dönemde ülke ölçeğinde ortalama %26 düşüş yaşanıyor. Salgından kaynaklanan emisyonlardaki toplam değişimin, Nisan ayı sonuna kadar toplam 1048 milyon ton karbondioksit (Mt CO2) olduğu tahmin ediliyor. Sınırlandırmanın başladığı Çin, 242 Mt CO2’lik düşüşle en büyük değişimin yaşandığı yer olurken, emisyon seviyelerindeki değişimin en yüksek şekilde gerçekleştiği diğer ülkeler sırasıyla şöyle; ABD (207 MtCO2), Avrupa (123 MtCO2) ve Hindistan (98 MtCO2).
COVID-19 sınırlandırmalarının 2020’nin yıllık emisyonları üzerindeki etkisinin, sınırlandırmanın süresine ve toparlanmanın ölçeğine bağlı olarak, 2019 yılına kıyasla %4 ila %7 arasında gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
RAPORU YAZANLARDAN UYARI
Raporu yazarlarından Stanford Üniversitesi'nden Prof. Rob Jackson, “Emisyon azaltımının ölçeği ciddi; ancak bu düşüş, Paris Anlaşması’ndaki iklim taahhütlerimize ulaşmanın zorluğunu da gösteriyor. Geçici ve mecburi davranışlar yerine, yeşil enerji ve elektrikli araçlar aracılığıyla sistemin tamamına yönelik bir değişime ihtiyaç duyuyoruz’’ diyor.
Raporun yazarları aynı zamanda, ekonomik teşvik paketleri acilen devreye sokularak Yeni Yeşil Düzen gibi girişimlerin ertelenmesi veya emisyon standartlarının zayıflatılmasının, gelecekte emisyonları artıracağına dikkat çekiyor.
UZUN VADELİ PLANLAMALAR ŞART
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Değer Saygın ise yaptığı değerlendirmede, “Emisyon düşüşü iklim değişikliğiyle mücadele açısından olumlu gözüküyor olsa da bunun gelecek yıllarda yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve elektrifikasyon yoluyla sürekli ve düzenli bir şekilde devam ettirilmesini sağlayacak uzun vadeli planlamalar ile yapılmasıyla ancak iklim değişikliğinin önüne geçilebilir” ifadesini kullandı.