Enerji Günlüğü - Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), elektrik faturalarındaki dağıtım bedeli kalemi artırılarak, enerji bedelindeki düşüşün tüketiciye yansıtılmadığını açıkladı.
EMO’dan yapılan açıklamada, EPDK’nın geçen yılbaşında elektrik tarifesini "sadeleştirme" adı altında kararttığı iddia edildi. EPDK’nın 2017 yılındaki tarife düzenlemeleriyle dağıtım şirketlerine kaynak aktarımları sağladığına işaret edilen EMO’nun açıklamasına göre konutların elektrik faturasındaki enerji kalemi yüzde 3.1 azalmasına karşın, dağıtım kalemi yüzde 6.3 oranında zamlandırılarak, faturaların aşağı çekilmesinin önüne geçildi.
SOKAK AYDINLATMASINA 192.5 MİLYON TL EK ÖDEME
Şirketlere ödenen genel aydınlatma tarifesine ise yüzde 21.3 ile diğer kalemlere göre çok yüksek bir oranda zam yapıldı. Dağıtım şirketleri için devlet üzerinden garantili tahsilat anlamına gelen bu kalemdeki artış, yurttaşların üzerine yıllık 192.5 milyon lira ek yük getirdi.
EPDK “ARTMAYACAK” DEMİŞTİ
Ocak 2017’de elektrik tarifesinin değişmeyeceğini açıklayan EPDK’nın enerji bedelinin düştüğünü ama dağıtım maliyetinin arttığını savunduğuna işaret edilen EMO açıklamasında şöyle denildi:
“Dağıtım maliyetlerindeki artışın gerekçelerini açıklamayan EPDK’nın 1 Ocak 2017’den itibaren yürürlüğe koyduğu tarifeye bakıldığında dağıtım bedeli adı altında toplulaştırılan kalemde artışlara gidildi. Orta gerilim üzerinde tek terimli tarifelere bakıldığında; yalnızca sanayi ile şehit aileleri ve gazilerin faturasında değişim yapılmazken; ticarethaneler, meskenler ile tarımsal sulamadan kesilen dağıtım bedeline yüzde 6.3 zam yapıldı. Dağıtım bedeline yapılan zamlar, bu tarife gruplarında enerji bedelindeki ortalama yüzde 3’lük indirimi yok etti.”
TARİFELERDE KARARTMA
Ocak 2016’daki değişiklik sırasında pek çok kalemin dağıtım bedeli kalemi altında toplanmasını “tarifede karartma” olarak nitelendiren EMO’nun açıklamasında şu değerlendirmeler yer aldı:
“Dağıtım hizmet bedeli, iletim bedeli, kayıp ve kaçak bedeli ile sayaç okuma bedeli, dağıtım bedeli adı altında alınmaya başlanmıştı. Yani dağıtım bedeline 1 Ocak 2017'den itibaren geçerli olmak üzere yapılan yüzde 6.3’lük zammın ne kadarının dağıtım şirketlerine, ne kadarının iletim hizmeti için TEİAŞ’a, ne kadarının kayıp ve kaçak kullanımına gideceği EPDK’nın şeffaflığa aykırı uygulaması nedeniyle görülememektedir.”
DAĞITIM ŞİRKETLERİNE EK KAYNAK İÇİN ZAM
EPDK’nın yeni tarifesiyle dağıtım şirketlerine kaynak aktarımı yaratan büyük bir zammın yürürlüğe sokulduğu görüşüne yer verilen EMO açıklamasında şöyle denildi:
“Özelleştirmeler sonrasında önce geçici olarak Hazine üzerine yıkılan aydınlatma bedeli, artık belediyelerin vergi gelirlerine ve bütçe paylarına el konularak dağıtım şirketlerine ödeme yapılmasının garanti altına alındığı bir sistemle karşılanıyor. 6446 sayılı 2013 yılında çıkarılan kanunla 2015 yılsonuna kadar aydınlatma giderlerinin ilgili bakanlık bütçesi ile belediye ve il özel idarelerinin vergi gelirlerinden karşılanacağı dağıtım şirketlerine garanti edilmiş; Bakanlar Kurulu kararıyla da bu süre 2017 yılsonuna kadar uzatılmıştır.”
AYDINATMA BEDELİ 312 TL/MWh
EMO açıklamasına göre yeni uygulama kapsamında otoyollar, özelleştirilmiş karayolları hariç olmak üzere tüm cadde, bulvar, meydan, yürüyüş yolu, trafik sinyalizasyonu, kamuya ait park, bahçe ve ören yerleri, ibadethaneler ile güvenlik amaçlı sınır aydınlatmalarının bedelinin ilgili bakanlık ve belediyelerin gelir ve bütçe paylarından kesiliyor. Açıklamada “EPDK’nın yeni tarifesiyle bedelini ilgili bakanlık ve belediyelerin yani kamunun ödediği genel aydınlatma faturasına yüzde 21.3 zam yapılmış durumda. Böylece kilovat saat başına 25.7 kuruş olan genel aydınlatma bedeli, 31.2 kuruşa çıktı. (312 TL/MWh) Genel aydınlatma tüketimi 2015 yılında yaklaşık 3.5 milyar kilovat saat düzeyinde gerçekleşmiş olup; 2016 yılının 10 aylık tüketimi ise 2.93 milyar kilovat saattir. Genel aydınlatmanın önümüzdeki 1 yıl için de en azından 2015 yılı düzeyinde olacağını düşünürsek; kilovat saat başına yapılan 5.5 kuruşluk zammın kamuya yükleyeceği ek yük 192.5 milyon TL olacaktır” denildi.
“DAĞITICILAR DOLAR BORÇLUSU”
Dağıtım şirketlerinin dolar bazındaki kredi borçlarını ödemekte güçlük çektikleri sürekli gündeme getirilerek kullanıcıların aleyhine düzenlemeler yapıldığı iddiasına da yer veren EMO açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Yeni yıl da ne yazık ki böyle bir tarifeyle başlamıştır. Önce sadeleştirme adı altında faturadaki kalemleri saklayan EPDK; özelleştirmelerin tamamlanmasından bu yana hedef kayıp ve kaçak oranlarıyla oynayarak şirketlere elektrik kullanıcıları üzerinden kaynak aktarılmasını sağlamaktadır. Reklam, danışmanlık, dava ve sosyal giderler gibi her türlü harcamalarını yurttaşlara fatura etme olanağını getiren ve bu düzenlemelerini (şeffaflık) gerekçesiyle savunan EPDK, yeni yıl tarifesinde de yine kamu yararı yerine dağıtım şirketlerini kollamıştır. Kayıp ve kaçak hedeflerini tutturamadıkları için kayıp ve kaçak bedelini kendi kasasından karşılaması gereken dağıtım şirketleri için sürekli hedefler yükseltilmekte ve fatura yurttaşa yıkılmaktadır.”
EPDK KAYIP HEDEFİ DE AÇIKLAMADI
Eskiden elektrik dağıtım şirketleri için 2016 yılına kadar 5’er yıllık geçiş dönemi hedefleri konulduğunu hatırlatan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), artık 5’er yıl yerine yıllık kayıp ve kaçak hedefleri belirleyerek her yıl istedikleri hedefi koyabilmeleri için EPDK’nın şirketlerin elini rahatlattığını savundu. EPDK’nın bu hedefleri kamuoyuna açıklama gereği bile duymadığını öne süren EMO açıklamasında “2016 yılı hedeflerini dahi sitesinden kaldıran EPDK, 2017 yılı hedeflerine ilişkin de hiçbir açıklama yapmamıştır” ifadelerine yer verdi.
KAYIP KAÇAK DÜŞÜYORSA TARİFE DE DÜŞMELİ
EMO’nun açıklamasında elektrikteki kayıp ve kaçak hedeflerinin 2017 için yine yükseltildiğine ilişkin haberler üzerine EPDK’nın (15 Aralık 2016) kayıp ve kaçak nedeniyle zam olmayacağı yönünde açıklama yaptığına değinildi. Açıklamada “Türkiye genelinde kayıp ve kaçak oranları sürekli yükseltilen hedeflere göre düştüğü için zaten zam olmaması, tersine bu düşüşlerin indirim olarak yansıması gerektiği gerçeğini yok sayan bu açıklamalar, kamuoyunu kandırmaktan öte bir anlam taşımamaktadır. EPDK her tarife döneminde ne enerji maliyeti düşüşünü, ne de düştüğü söylenen kayıp ve kaçak oranlarına ilişkin indirimi faturalara yansıtıyor. Sürekli dağıtım şirketleri lehine kalemlerde artışa gidilerek, kullanıcının faturasına ya zam yapılıyor ya da yapılması gereken indirim gizli zamlarla yok ediliyor.”
ŞİRKET DEĞİL KAMU ÇIKARI GÖZETİLMELİ
Şirketleri denetleyip yükümlülüklerini takip etmesi gereken EPDK’nın kendi uygulama ve düzenlemelerinin “denetime muhtaç” olduğu iddiasına yer verilen EMO açıklamasının son cümleleri de şöyle:
“Ülkemizin enerji alanında içinde bulunduğu açmaz; günlük, teknik sıkıntılarla açıklanamayacak denli büyüktür. Nitekim Aralık ayının son günlerinden itibaren yurttaşların büyük bir çoğunluğu ve sanayi kuruluşları tarafından da can yakıcı bir şekilde hissedilen karanlıkta saatler geçirilmektedir. Ülkemizin enerji güvenliğinin sağlanabilmesi için öncelikle güvenilir, denetim mekanizmaları oluşturulmuş kurum ve sistemler gerekmektedir. Bunun için de şirketlerin çıkarlarının değil, kamunun yararını gözeten iktidar, kurum ve çalışanlara ihtiyaç vardır.”