Enerji Günlüğü -  ETKB Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Dr. Oğuz Can, 2020 yılı sonrası için jeotermal sektörüne daha yalın fakat yerli aksamla ilgili desteklerin devam ettiği bir plan üzerinde çalıştıklarını söyledi. 

T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü  (YEGM ) Dr. Oğuz Can, GeoThermal Turkey’in açılışında yaptığı konuşmada, güneş ve rüzgar enerjisinin kendi ayakları üzerinde durabilecek konuma geldiğini ancak jeotermal ve biyokütle için aynı şeyin geçerli olmadığını vurgulayarak, 2020 yılı sonrası için 2020 sonrasında daha yalın fakat yerli aksamla ilgili desteklerin devam ettiği bir plan üzerinde çalıştıklarını kaydetti. Can bu çalışmayı bu yıl içinde sonuçlandıracaklarını, hatta bu çalışmanın bir iki ay içinde açıklanabileceğini kaydetti.

"2020 SONRASI İÇİN JEOTERMAL YATIRIMI PLANLIYORSANIZ HIZ KESMEYİZ”

Can, “Rüzgar ve güneşteki teknolojik gelişim, maliyetlerin düşüşü, aynı şekilde JES’lerde mümkün değil. Böyle bir beklentiye girmek realist değil. Tabii ki yatırımcı gözünden çalışmalarımızı tamamladık. Bakanlık olarak 2020 sonrasındaki sistemlere dair, olacaksa nasıl olacaksa bir çalışma başlatılması hazırlığı devam ediyor. Bizim ana mesaj buradaki belli süreçler içinde bu çalışmayı nihayetlendirip bu yıl içinde açıklayabiliriz. Ama şunu söyleyebilirim, 2020 sonrası için proje geliştiriyorsanız, hızınızı kesmeyiz. Finansman ve yatırım maliyetlerinde birkaç farklı yaklaşımımız olabilir. Aynı şekilde düşündüğümüzü aynı şekilde fizibilite yaptığımızı söyleyebilirim… 2020 sonrasında daha yalın fakat yerli aksamla ilgili desteklerin devam ettiği bir plan üzerinde çalışıyoruz.” İfadesini kullandı.

Can jeotermal sektörünün gelişiminde dışa açılımın da olması gerektiğini belirterek, bu konuda Afrika pazarının önceliklendiğini kaydetti.

“YERLİLEŞTİRMEDE MESAFE ALINMASI GEREKİYOR”

Yerlileştirme, ekipman, aksam vs. Santral açısından çok mesafe alınması gerektiğini düşündüklerini kaydeden Can, “Geçen yıl Haziran ayında yerli aksam desteğinde bir yönetmelik değiştirmiştik. Özellikle JES’lerde belli aksamların daha net tanımlanması noktasında bazı çalışmalar yürüttük. Noktasal problemlerle ilgili aksiyonlar alınıyor. Nitelikli işçilik ile montajın yapılması, o işin yerli olduğunu ortaya koymuyor. 2023 itibariyle katma değer üreten, ihracat potansiyeli bulunan orta ve üst teknolojilerde de en az yüzde 20 pay sahibi olmak istiyor. Ne kadarı türbine, ne kadarı hız kontrol sistemine tekabül eder, ne kadarı ejektör sistemine tekabül eder bakmak lazım. Yerli aksamla ilgili desteklerin devam ettiği ve bu alandaki gelişimin sürmesini sağlayacak katkılar noktasındayız. Ekipmanın yerli olmasının ve emre amadeliği yükselterek daha fazla baz yük karakteriyle çalışmalarını bekliyoruz. 

Yerli aksamda çok detaylara girilmiş değil. Yerli aksamlar konusunda yapılabilir, ekonomik olarak uygulanabilir olması halinde sektör olarak daha çok yerli aksamlara yönelmek gibi bir yönelimimiz olması gerekiyor.” dedi.

“HİBRİT PROJELERİ MERAKLA BEKLİYORUZ”

Jeotermal sektöründeki memnuniyet verici gelişmelere rağmen bazı stres noktaları olduğunu kaydeden Can, YEGM olarak kamu yararı noktasında bir iki hafta gibi son derece, net hızlı bir çalışma yaptıklarını ve bu konuda da sektörün gelişimi noktasında farklı mevzuatlardan dolayı ekstra stres altında olmasını istemediklerini ve üzerlerine düşeni yapmaya devam edeceklerini ifade etti.

Hibrit çalışmalar açısından gelişim alanı gördüklerine dikkat çeken Can, Hibrit alanların, güneş + jeotermal, CSP + jeotermal olabilir. Bu alanda geliştirilecek projeleri merakla bekliyoruz.” dedi.

Sabiha KÖTEK - Enerji Günlüğü