Geçtiğimiz günlerde yaşanan büyük elektrik kesintisi, tüm medyanın enerji sektörünü mercek altına almasına yol açtı.

Başlangıçta bilgi eksikliği nedeniyle meselenin kavranması biraz zor oldu. Ama her işte bir hayır vardır derler ya, şu elektrik kesintisi de herkes için gayet öğretici oldu. Hala yeterince anlaşıldığını düşünmüyorum ama bu da bir şey...
Peki bu süreçten kim nasıl etkilendi, kimin ne eksiği var kısaca bakmaya çalışalım.

Önce bizim cenahtan, yani medyadan başlayalım. Basında enerji işinden iyi anlayan uzman muhabir ve editörlere ihtiyaç olduğu bir kez daha ve gün gibi ortaya çıktı. Artık medya yönetimleri, bu konunun bir hal çaresine bakmalı. Malum Enerji Borsası faaliyete başlayınca bu konuda gazetecilere daha da çok iş düşecek.

Üyesi bulunduğum Enerji Gazetecileri ve Medya Derneği’nin (EGAD) kurulmasının ne kadar isabetli olduğu bir kez daha anlaşıldı. Şimdi derneğin önünde de enerji sektörünü takip eden ya da edecek insan kaynağının eğitimi konusunda daha fazla görev bulunuyor. 2 Mayıs’ta toplanacak EGAD Genel Kurulu’nun dilek ve temenniler bölümünde bu mesele gündeme gelecektir.

Elektrik kesintileri sürecinde ülkenin enerji yönetiminin de çok iyi bir sınav verdiği söylenemez. TEİAŞ Genel Müdürü Kemal Yıldır istifasını sundu, iki daire başkanı açığa alınarak haklarında soruşturma başlatıldı. Sonuçları önümüzdeki süreçte göreceğiz.

Bu sürecin kriz yönetimi boyutunda inisiyatifi Enerji Bakanı Taner Yıldız ele aldı. Ancak iletişim boyutunda eksiklikler olduğunu düşünüyorum. Bir hafta sonra bürokrat istifasıyla sonuçlanan bu olayla ilgili olarak daha erken, daha fazla ve tatmin edici bilgi paylaşımı sağlanabilirdi.

Bu işin bürokrasi cephesinden edindiğimiz izlenime gelince. Fazla aşırı güvenin, insana ciddi hatalar yaptırabileceğini hepsi de görmüş oldu. Umarız, bu hata, enerji bürokrasisindeki kendine güvenli yönetici profiline zarar vermez.

Çünkü bu, ilanihaye en tepedeki politikacının günübirlik takip edeceği, izin vereceği, talimat vereceği bir iş değil. Teknik bilgileriyle bu işi yapabilecek konumdaki yetkililerin kesintilere yol açan hataları tekrar etmemek kaydıyla yollarına devam etmeleri en doğrusu...

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) bu süreçte açıklamalarıyla öne çıktı. Ancak ilk baştaki açıklamaları insanların kafasındaki soru işaretlerine yenilerini eklemekten öteye bir işe yaramış değil. Sonraki açıklamalarda daha doyurucu bilgiler geldiğini söylemekle yetinelim. Bir gazeteci olarak öncelikle bilgiye ihtiyaç duyduğum bu süreçte, tepkisel yaklaşımları öğrenmek yerine daha fazla bilgilenmeyi tercih ederdim.

Akademisyenler cephesi... Eski EPDK Kurul Üyelerinden, ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Sevaioğlu tek başına çok ciddi bir bilgi ve bilgilendirme kaynağı olarak öne çıktı. Herkesin kendisine teşekkür borcu var.

Yaşanan elektrik kesintisi krizinden çıkarılacak dersler çok. Ama şimdilik burada bırakalım. Hem yerimiz doldu, hem de zaten ileride de ciddi bir tecrübe olarak bu mesele gündeme gelmeye devam edecek. Zira bu olay bir tür milat oldu. Yani büyük kesintiden önce, büyük kesintide, büyük kesintinin ardından gibi deyimleri sık sık kullanacağız.