Enerji Günlüğü - GÜNDER Başkan Yardımcısı Osman Özberk, Türkiye’nin yakın gelecekte solar sektörünün merkez ülkesi haline gelebileceğini söyledi.
Geçtiğimiz hafta, Avrupa’nın en büyük güneş enerjisi fuarı olarak bilinen Almanya Münih’teki Intersolar 2015 Fuar ve Konferansı’na Türkiye tam anlamıyla çıkarma yaptı.
Gerek EPC firmaları gerek panel üreticilerinin de boy gösterdiği Fuar’da Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu Türkiye Bölümü GÜNDER de açtığı stand ile katılımcı ve ziyaretçilerden gelen Türkiye solar pazarına ilişkin soruları cevaplandırdı.
GÜNDER ayrıca Fuar Kapsamı’nda bir Türkiye oturumu düzenledi. TEDAŞ Genel Müdürü Mükremin Çepni de burada solar yatırımcılarına, Türkiye’deki mevzuat ve yatırım fırsatları konusunda bilgi aktardı.
Aynı zamanda GÜNDER Başkan Yardımcılığı görevini de yürüten SolarTürk Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Osman Özberk, Intersolar 2015 Münih Fuar ve Konferansı'nı Enerji Günlüğü'ne değerlendirdi.
Geçen hafta katıldığınız Intersolar 2015'le ilgili izlenimlerinizi alabilir miyiz?
Biz gerek GÜNDER olarak gerekse SolarTürk firması olarak InterSolar Fuarı'nı yaklaşık 6 yıldır takip ediyoruz. Intersolar'da her geçen yıl katılımcı ve dolayısıyla ziyaretçi sayısı azalıyor. Örneğin bu yıl katılımcı sayısı geçen yıla göre yaklaşık yarıya inmiş.
Neden düşüyor bu ilgi?
Çünkü birincisi, Avrupa ülkelerinde solar yatırımları yavaşlıyor. Bu azalışın bir nedeni, Avrupa'da kurulan ilk solar sistemlerde devletin verdiği yüksek alım fiyatı garantisinin hükümetlerin sıkıntıya düşürmesi. Bu yüzden alım fiyatı garantileri çok aşağılara çekildi ya da kaldırıldı. Söz konusu adımlar, bu ülkelerdeki solar projelerini fizibıl olmaktan çıkardı. İkincisi bu ülkelerde zaten potansiyelin büyük kısmı değerlendirilmiş durumda. Almanya'da 38 bin MW, İtalya ve İspanya'da 20 bin MW'lere yaklaşıldı. Bu da pazarda ciddi bir doygunluğa ulaşıldığı anlamına geliyor.
Peki bundan sonra ne olur?
Avrupa'da kömür kullanımını azaltacak şekilde, çevre konusunda yeniden bir hareketlenme ve emisyon rakamlarını azaltma çabası ortaya çıkarılabilirse, yani yeni bir yeşil rüzgar yaratılabilirse solar yatırımları tekrar toparlanabilir, yeni bir ivme beklenebilir. Ancak görünen o ki, iklim değişikliğiyle mücadele konusuna Avrupa başkentleri üzerindeki baskılar azalacak gibi değil...
Bu gelişmeler Türkiye açısından ne anlama geliyor?
Intersolar gibi fuarlar konusunda kısa süre sonra merkez ülkenin Türkiye olacağını söyleyebilirim. Bunun iki ana nedeni var. Birincisi, Türkiye'nin Kuzey Afrika, Ortadoğu, Kafkaslar gibi ülkelere yakınlığı gibi coğrafi açıdan merkezi bir konumda bulunması. Tabii bundan daha da önemlisi Türkiye'nin sahip olduğu çok yüksek potansiyele karşılık, güneşe dayalı elektrik üretim yatırımları konusunda henüz pazarda ilk adımların atılıyor oluşu. Yani alınacak çok yol ve pazarın yatırımcılara sunduğu çok önemli fırsatlar var.
Bu potansiyeli harekete geçirecek bir ortam var mı?
Aslında var. Bir kere devletin güneş elektriğine verdiği alım garantisinde uyguladığı fiyatı düşük bulan yaklaşımların yersiz olduğu görüldü. Avrupa'daki gelişmeler bunu net şekilde ortaya koydu. Yani halen uygulamadaki alım fiyatı garantisi, Türkiye'nin daha çok güneş alan bir ülke olmasını da eklersek, projelerin çok fizibıl ve verimli olacağını söylemek yanlış olmaz... Özetle, Türkiye'de bürokratik süreçlerdeki tıkanma ve yavaşlık aşılabilirse çok hızlı bir yol alacağımız kesin.
Mehmet KARA