1. YAZARLAR

  2. Dr. Nejat TAMZOK

  3. Kömür fiyatlarında son 10 yıl ve sonrası
Dr. Nejat TAMZOK

Dr. Nejat TAMZOK

Yazarın Tüm Yazıları >

Kömür fiyatlarında son 10 yıl ve sonrası

Petrol ya da gaz fiyatları söz konusu olduğunda, aşağı ya da yukarı yönlü sert hareketlere piyasalar alışkındır. Uluslararası kömür piyasalarını takip edenlerse, fiyatları yıllarca son derece dar bir aralıkta izlediler. Ta ki 2003 yılının ortalarına kadar. O tarihten sonra kömür fiyatları da dengesini kaybetti. 

2003`E KADAR İSTİKRARLI FİYAT 
Gerçekten, uluslararası piyasalarda kömür fiyatları, 2003 yılının ortalarına kadar oldukça kararlı bir seyir izledi. Uzun bir süre, buhar kömürü fiyatları 20-40 $/ton, kok kömürü fiyatları ise 35-60 $/ton bandından pek fazla sapmadı. 1983 Ocak ayı ile 2003 Ekim ayı arasındaki yaklaşık yirmi yıllık dönemde Avustralya buhar kömürünün (6.600 kcal/kg) fiyatı, 21 $/ton - 41 $/ton aralığında ve Güney Afrika buhar kömürünün fiyatı ise 21 $/ton - 36 $/ton aralığında seyretti.

HAREKETLİ DÖNEM BAŞLIYOR
2003 sonrası dönem ise kömürün fiyat hareketleri bakımından önceki dönemlerinden son derece farklıdır. Bu tarihten sonra, hem buhar kömürü hem de koklaşabilir kömür fiyatları ciddi bir dalgalanma sürecine girdi. Küresel kömür ticaretinin tarihinde görülmemiş fiyat artış oranları ortaya çıktı. 2003 yılı Mayıs ayında ortalama 24,2 $/ton olan 5.500 kcal/kg Richards Bay termal kömür FOB fiyatı (RB FOB) 2004 yılı Ocak ayında 42,5 $/ton seviyesini gördü. Ortalama 33,9 $/ton olan 6.000 kcal/kg Amsterdam-Rotterdam-Antwerp termal kömür CIF fiyatı (ARA CIF) ise 69 $/ton seviyesine yükseldi. Bu tarihten itibaren 2007 yılının ikinci yarısına kadar RB FOB 40-70 $/ton ve ARA CIF ise 50-80 $/ton bandında işlem gördü. 

KÜRESEL KRİZ FİYATLARI DALGALANDIRDI
2007 yılının ortalarından itibaren ise kömür fiyatları son derece sert bir sarkaç hareketi içerisine girdi. 2007 yılının Mayıs ayında ortalama 50 $/ton seviyesinde işlem gören Richards Bay FOB fiyatı %252 oranında artarak 2008 yılının Temmuz ayında 176 $/ton seviyesine kadar yükseldi. Ancak, daha sonra aynı hızla düşerek 2009 Mart ayında 55 $/ton düzeyine kadar geriledi. ARA CIF fiyatları ise 2007 Mayıs ayındaki 72 $/ton düzeyinden 2008 Temmuz ayında 219 $/ton seviyesine yükseldi ve daha sonra tekrar gerileyerek 2009 Mart ayında 58 $/ton rakamını gördü.

Bu dönemde kömür fiyatlarındaki sert hareketlere “2008 küresel ekonomik krizi”nin neden olduğu kolaylıkla söylenebilir. Bununla beraber, söz konusu krizin yanında; o dönemde başta Çin olmak üzere Güneydoğu Asya ülkelerinin kömüre olan aşırı talebi, Avustralya, Rusya ve Güney Afrika’da özellikle taşımacılıkla ilgili ortaya çıkan altyapı sorunları, 2007 yılı boyunca Çin’de görülen son 50 yılın en büyük kâr fırtınaları ile Avustralya Queensland’de ortaya çıkan yıkıcı seller de fiyatlar üzerine etkili oldu. 

ILIMLI GERİLEME DÖNEMİ
2007-2009 dönemindeki sarkaç hareketinin bir benzeri, bir sonraki dönemde, bu sefer biraz daha ılımlı olarak tekrarlandı. 2009 ve 2010 yılları boyunca artan kömür fiyatları 2011 yılından itibaren sürekli bir gerileme eğilimine girdi. Richards Bay FOB fiyatı 2011 yılı Nisan ayındaki 125 $/ton seviyelerinden 2013 yılı Eylül ayında 70 $/ton seviyesine geriledi. ARA CIF fiyatı ise aynı dönemde 135 $/ton’dan 75 $/ton seviyesine kadar düştü.

Dolayısıyla, 2003 Mayıs ayı ile 2013 Eylül ayı arasındaki dönemde buhar kömüründeki fiyat artışı, Richards Bay FOB için %200 ve ARA CIF için %130 oldu. Aynı dönemde Richards Bay FOB fiyatı 24 $/ton ile 176 $/ton, ARA CIF fiyatı ise 34 $/ton ile 219 $/ton arasında dalgalandı.

2003 yılı sonrasındaki normal dışı hareketler metalurjik kömür fiyatları için de söz konusu oldu. 2003 yılında ortalama 41,6 $/ton seviyesinde olan Japonya koklaşabilir kömür CIF fiyatının 2004 yılı ortalaması 61 $/ton ve 2005 yılı ortalaması ise 89 $/ton oldu. Daha sonra sert bir yükselişle 2008 yılı ortalaması 179 $/ton olarak gerçekleşti. 2011 yılında 330 $/ton seviyesini gören ve 2012 yılı ortalaması 205 $/ton olan söz konusu kömürün fiyatı 2013 yılı Temmuz ayında 146 $/ton seviyesine kadar geriledi.

ALIM SİNYALLERİ ARTIYOR
Bu yılın ikinci yarısından itibaren, özellikle Avrupa, Çin ve Japonya’dan gelen yeni alım sinyalleriyle, tekrar yukarı yönlü bir hareketlenmenin başladığı gözleniyor. Richards Bay FOB fiyatı Eylül başlarında ve ARA CIF fiyatı ise Temmuz başlarında 70 $/ton seviyelerini gördükten sonra bu günlerde tekrar 90 $/ton seviyelerini test etmekteler.

YATIRIMCILARI TEDİRGİN EDİYOR
Kömür fiyatlarında yaklaşık on yıldır görülen dalgalanmalar, elbette bu piyasaya yatırım yapanları tedirgin etmekte ve fiyatların yeni bir yukarı yönlü sarkaç hareketine başlayıp başlamayacağı yatırımcılar tarafından merakla takip edilmekte. Küresel kömür piyasaları yakından incelendiğinde, fiyatlardaki olumsuz hareketlerin gelecek dönemlerde de devam edebileceğine ilişkin çok sayıda ipucunu bulabilmek mümkün. Dünya kömür rezervlerindeki belirsizlikler, rezervler ve üretim üzerinde giderek daha az sayıda ülke ya da firma denetimi ve buna bağlı olarak sürmekte olan aksak rekabet ortamı yatırımcıların karamsarlıklarını daha da arttırmakta. 

YENİ SAHALAR GELİŞTİRME İHTİYACI
Özellikle Güneydoğu Asya başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin enerji açlığı kömüre yönelik talebin sürekli artmasına neden oluyor. Bu durum küresel ölçekte kömür arz güvenliğini giderek daha riskli hale getiriyor. Sonuçta, kömür temin maliyetleri ve dolayısıyla fiyatlar hızla tırmanıyor. Bu gelişmelere koşut olarak; yeni kömür sahalarının aranması ve geliştirilmesi ihtiyacı sürekli artıyor. Ancak yeni bulunan sahaların genellikle daha derinde ve çalışma koşullarının daha güç olması nedeniyle üretim maliyetleri yükseliyor. Kömür işletmelerinin kâr marjlarının düşmesi nedeniyle de yeni yatırımlar için gerekli sermayenin temin güçlüğü giderek artıyor.

KÖMÜRÜN GELECEĞİNİ İKLİM BELİRLEYECEK 
Sonuç olarak, son on yıllık dönemde gerek endüstri içi gerekse endüstri dışı pek çok parametrenin, kömürün giderek daha kıymetli bir meta olması yönünde hareket ettiği görülüyor. Eğilimin bu şekilde sürmesi halinde, uluslararası kömür fiyatlarının, rakip kaynakların fiyatlarıyla rekabet edebilmesinin giderek daha da güçleşeceği söylenebilir. Eğilimin bu şekilde sürüp sürmeyeceği konusu ise, yukarıda değinilen parametrelerin yanında, büyük ölçüde, kömür endüstrisinin küresel ısınma tartışmalarına vereceği cevap ve bu kapsamda verimlilik ve teknoloji alanlarındaki gelişmelere bağlı olacak gibi görünüyor. 

E-Posta: nejattamzok (at) yahoo.com


Önceki ve Sonraki Yazılar