Enerji Günlüğü - Konya'nın Karapınar ilçesindeki linyit rezervinin çıkarılması ve termik santral yapılması halinde bölgenin tarım arazileri, yeraltı suları, ekosistem, insan sağlığı ve bölge ekonomisinin olumsuz etkileneceği belirtildi.
Türkiye'nin Afşin Elbistan'dan sonraki en büyük linyit kömürü sahası olarak ifade edilen Konya'nın Karapınar ilçesindeki linyit rezervinin çıkarılması ve termik santral yapılması halinde meydana gelebilecek etkiler TEMA Vakfı önderliğinde ve dokuz bilim insanının katkısıyla altı aylık bir çalışma sonucunda bilimsel bir raporda bir araya getirildi. Raporun sonuçları, TEMA Vakfı tarafından 4 Aralık Çarşamba günü düzenlenen yuvarlak masa toplantısı ile paylaşıldı.
TEMA Vakfı'nın liderliğinde Bilim Kurulu üyelerinin hazırladığı raporda, Türkiye'nin artan enerji ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılması plananan Karapınar linyit madeni ve linyit yakıtlı termik santrali projeleri, bölgenin kırılgan ekosistemi değerlendirilerek incelendi. Bölgenin mevcut tarımsal üretim, hayvancılık, flora fauna, su varlığı, sağlık istatistikleri, klimatoloji özellikleri derlendi. Olası bir linyit kömürü madeni ve linyit yakıtlı termik santral inşası sonucunda bölgenin nasıl değişeceğine dair öngörüler paylaşıldı.
YER ALTI SULARI ÇEKİLECEK, TARIM ZARAR GÖRECEK
Projenin hayata geçmesi durumunda Karaman-Ereğli-Karapınar arasındaki bütün yer altı suyunun çekileceği, bölgedeki obrukların sayı ve büyüklüklerinin artabileceğine dikkat çekildi.
Bölgedeki tarımda istihdam edilen 60 bin kişinin tarımsal gelirinin risk altına gireceği belirtilen raporda, bölgenin önemli ölçüde göç vereceği, bunun da sosyoekonomik yeni sorunlara neden olacağı ifade edildi.
Açıklamada ayrıca Konya Kapalı Havzası’nın ekolojik açıdan dünyanın en önemli 200 alanından biri ve Türkiye’nin "buğday ambarı" olduğuna dikkat çekildi.
Türkiye’nin "buğday ambarının" doğrudan etkileneceğine değinilen raporda, fosil yakıtların iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi olumsuz sonuçları olduğu hatırlatıldı.
KÖMÜR SANTRALİ KÜRESEL BİR KAYIP
Raporda, "İklim değişikliğinin maliyeti, ne yazık ki ne Karapınar özeli ile sınırlıdır ne de küresel sonuçlardan bağımsızdır. Karapınar’ın ‘kazanacağı’ bir kömür santrali, ‘küresel bir kayıp’ olarak karşımıza geri dönüşü olmayan sonuçlar çıkaracaktır” ifadesi kullanıldı.
İNSAN SAĞLIĞI DA DOĞRUDAN OLUMSUZ ETKİLENECEK
Kömür yakıtlı termik santrallerin sadece doğaya zarar vermedikleri, aynı zamanda insan sağlığını da doğrudan olumsuz etkilediği görüşüne yer verilen raporda, "Bu santrallerden çıkan, uçucu küllerle birlikte toprağa, suya ve sonuçta insan metabolizmasına karışan parçacıkların doğaya verdikleri zarar kadar insan metabolizması üzerinde de olumsuz etkileri olduğu, yapılan uluslararası çalışmalarla ispatlanmıştır" denildi.
PROJEDEN VAZGEÇİLSİN
Tüm bu olumsuzlukların dikkate alınarak projeden vazgeçilmesi önerisinde bulunulan raporda, "Türkiye, iklim değişikliğini hızlandıran enerji yatırımlarından vazgeçmeli ve sürdürülebilir, temiz ve yenilenebilir enerji yatırımlarına doğru yönelmelidir" görüşü dile getirildi.
Sabiha KÖTEK