Enerji Günlüğü - Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği (JESDER) Başkan Yardımcısı Mehmet Şişman, Türkiye’yi jeotermalde dünya 4’üncüsü yapan sektörün, desteklerin devamı halinde 1’inci sıraya yükselebileceğini söyledi.
Türkiye’de jeotermal enerji yatırımlarının tarihi, ısıtma amaçlı kullanım merkezli olmak üzere çok daha eskilere gitse de, elektrik üretimi amaçlı jeotermal yatırımları ancak son yıllarda öne çıkmaya başladı. Yenilenebilir enerji kaynaklarını destekleme mekanizması (YEKDEM) sayesinde yeni jeotermal enerji santrali (JES) kurulumlarında Türkiye dünya dördüncülüğüne kadar yükseldi. JESDER çatısı altında bir araya gelen sektördeki yatırımcıların yeni hedefi dünya şampiyonluğu.
YENİ DESTEK MEKANİZMASI ŞART
DÜNYA’dan Hüseyin GÖKÇE’nin haberine göre JESDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Şişman, Ankara’da ekonomi ve enerji muhabirleriyle bir araya geldiği toplantıda, sektörde durum ve geleceğe yönelik beklentiler konusunda değerlendirmelerde bulundu. Şişman, halen 1000 MW civarındaki jeotermale dayalı elektrik kapasitesinin, 3 bin MW’ye çıkarılmasını temel hedef olarak belirlediklerini aktardı. Bu seviyeye ulaşmaları halinde Türkiye’nin jeotermalde dünya lideri olacağını belirten Şişman, bunun için ise 2020 yılı sonrasında uygulanacak destek mekanizmasının bilinmesinin şart olduğunu söyledi.
YERLİ, YENİLENEBİLİR, KESİNTİSİZ
Jeotermalin, diğer yenilenebilir enerji kaynaklarından farklı olarak kesintisiz bir kaynak olduğunun altını çizen Mehmet Şişman, “Jeotermal bir kez keşfedilip kullanılmaya başladığında, uzun yıllar boyunca her gün 24 saat istikrarlı elektrik üretimi yapabilme özelliğine sahip. Jeotermal enerji santralleri bu özellikleriyle, hem yerli hem yenilenebilir bir kaynak kullanarak, ağır çevresel etkileri bulunan kömür ve doğalgaza dayalı santraller gibi baz yük elektrik tesisleri konumunda” diye konuştu.
BİR JES İÇİN EN AZ ÜÇ YIL GEREK
Bir santral kurulumu için en az üç yıl gerektiğini ifade eden Şişman, 2020 yılı sonrasında da bu yatırımların devreye girebilmesi için önlemlerin bugünden alınması gerektiğini vurguladı. Devreden kalkacak YEKDEM’in yerine başka bir formül de olabileceğine değinen Mehmet Şişman, “Yeter ki, yatırımların istikrarlı şekilde devamı ve elektrik arz güvenliğinde yerli ve yenilenebilir bir kaynak olan jeotermalin ülke ekonomisine katkısını sürekli kılacak bir model oluşturulsun” dedi.
KAYNAK DA EKİPMAN DA YERLİ
Jeotermalin keşif ve işletme aşamalarının risk ve zorluklar içerdiğinin altını çizen Şişman, fizibilite yanı sıra yatırıma finansman bulabilmek için devletin alım garantisinin şart olduğunu anlattı. JES’lerin Türkiye ekonomisine katkısının 600 milyon dolara ulaştığı bilgisini veren Mehmet Şişman, bunların inşasında yüzde 70 oranında yeril aksam ve ekipman kullanıldığını, yeni düzenlemelerle katkının artarak devam edeceğini söyledi.