Enerji Günlüğü - İklim krizi ile mücadelenin başarılı olabilmesi için enerji sektörü ve şirketlerinin birlikte ve uyum içerisinde çalışması gerektiği kaydedildi.
Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) tarafından düzenlenen ''Dünyada Enerji ve İklim Trendleri ve Türkiye'ye Yansımaları'' temalı Konferans kapsamında düzenlenen ‘İş Dünyası Perspektifi’ panelinde iklim ve enerjideki son gelişmeler, sektör ve şirketler açısından değerlendirildi.
Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, Zorlu Enerji CEO’su Sinan Ak, Borusan Holding CEO’su Erkan Kafadar, Baker Hughes, TPS Ülke Lideri Merve Öztunç, Sanko Enerji CEO’su Hakan Yıldırım ve Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Kıvanç Zaimler, iklim ve enerji alanındaki son gelişmeleri, sektör ve şirketler açısından değerlendirdiler.
“DAHA TEMİZ VE DAHA FAZLA ENERJİ SAĞLAMALIYIZ”
Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem yaptığı değerlendirmede, enerji dönüşümü için ortak çalışmaya vurgu yaptı. Erdem, “Küresel olarak ve ülkemizde kalkınmanın devamı ve refah düzeyinin artması için daha fazla ve daha temiz enerji sağlamamız gerekiyor. Bu anlamda enerji dönüşümü büyük önem taşıyor. Bu dönüşüm ancak politikaların, enerji şirketlerinin ve sektörlerin birlikte ve uyum içerisinde çalışması ile mümkün olabilir. Enerjide bağımsızlık ve temiz enerji geleceği için atılan adımlarla Türkiye bugün yenilenebilir enerji kurulu gücü noktasında Avrupa'da 5’inci, Dünya’da 1’nci sırada bulunuyor. Ülkemizin Paris anlaşması çerçevesindeki hedeflerine ulaşması, uluslararası rekabetçiliğini koruyabilmesi için kritik olan bu dönüşümün gerçekleşmesi amacıyla da gerekli düzenleme ve uygulamaların yürürlüğe girmesi büyük önem taşıyor. Bunun için de tüm paydaşlar olarak elbirliği ile çalışmaya devam etmeliyiz” ifadesini kullandı.
“HİDROJENİN ROLÜ ARTIYOR”
Zorlu Enerji CEO’su Sinan Ak yaptığı değerlendirmede, Dünya 2050 Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için düşük karbonlu enerji sistemlerine geçmeye odaklanırken, yenilenebilir enerji içinde hidrojenin rolünün arttığına vurgu yaptı. Ak, “Bugün Avrupa’nın tamamen gündemine oturmuş durumda olan hidrojen; özellikle çelik, çimento, rafineri ve petrokimya sektörleri gibi yüksek sıcaklıkta üretim yapan sanayileri ve ulaştırma sektörünü dönüştürme potansiyeline sahip durumda. Yenilenebilir enerji ile birlikte Enerjinin İnterneti (IoE), Blokchain, yapay zeka gibi birçok farklı teknoloji de enerji sektörünün daha sürdürülebilir bir yapıya dönüşmesinde önemli rol oynayacak. Bu alandaki dijital dönüşüm ve yatırımların doğru stratejilerle hayata geçirilmesi enerjinin üretim, dağıtım ve tüketiminde maliyetleri düşürecek, arz güvenliğini sürdürecek, atıl enerjinin değerlendirilmesini, kayıpların azaltılmasını sağlayacak ve yenilenebilir enerji kaynaklarıyla yeni mikro şebekeler yaratılmasına, şeffaf ve takip edilebilir üretim verileriyle tüketimin güvenle yönetilmesine imkân verebilecektir.”
BORUSAN HOLDİNG 2030’DA KARBON NÖTR OLMAYI HEDEFLİYOR
Borusan Holding CEO’su Erkan Kafadar da yaptığı konuşmada, 2030 yılında karbon nötr olmayı hedeflediklerini kaydetti. Enerjiye sadece üretim açısından bakmadıklarını ifade eden Kafadar, “Üretim tesisleri, fabrikaları olan bir Grup olarak, tükettiğimiz enerjiye de dikkat ediyoruz. Şirketlerimizde enerji kullanımlarını takip ediyoruz. Ürettiğimiz mal ve hizmetlerin kapsam 1 ve 2, hatta ileride mümkün olursa kapsam 3 emisyonlarını takip etmeyi ve gerekli aksiyonların almayı ve 2030’da karbon nötr olmayı hedefliyoruz” dedi.
Ayrıca rüzgar enerjisinin, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de küresel iklim değişikliği ile mücadelenin kilit enerji kaynaklarından biri olacağını düşündüklerini belirten Kafadar, “Ülkemizin mevcut rüzgar potansiyelinin artan bir hızda yatırımlara dönüşerek değerlendirileceğine, bu yerli, temiz ve yenilenebilir kaynağın Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasına en önemli hizmeti vereceğine olan inancımız tam” açıklamasında bulundu.
“ENERJİNİN KARBONDAN ARINDIRILMASI VE ENERJİ VERİMLİLİĞİ MİSYONUMUZUN ÖZÜ”
Çevresel etkiyi azaltmak için, önemli adımlar atmayı taahhüt ettiklerini belirten Baker Hughes, TPS Ülke Lideri Merve Öztunç ise “Baker Hughes, enerji teknolojisi şirketi olarak, iklim değişikliğinin dünyanın karşı karşıya olduğu en önemli zorluklardan biri olduğuna inanıyoruz ve enerji sektörünün gezegenimiz üzerindeki çevresel etkisini azaltmak için, önemli adımlar atmayı taahhüt ediyoruz. İklim Değişikliği konusundaki şirket politikalarımız ve Paris İklim Anlaşması Taahhüdümüz ile de bu adımları ile destekliyoruz. 2050 yılına kadar sera gazı emisyonlarımızı net sıfıra indirmeyi, müşterilerimizin emisyonları azaltmasına yardımcı olmak için mevcut ürün ve hizmetleri devreye almayı ve enerjinin geleceği için yeni teknolojilere yatırım yapmayı taahhüt ediyoruz. Misyonumuzun özü, bugün en yüksek verimliliğe sahip çözümleri sunmak ve enerjinin karbondan arındırılmasına giden yolu ileriye taşımaktır” açıklamasında bulundu.
Öztunç ayrıca, başta enerji ve tüm sektörlerdeki kadın rollerinin güçlenmesi çalışan oranının artmasına da vurgu yaparak, IICEC’e bu konuda gösterdiği özen ve hassasiyet nedeni ile teşekkür etti.
“KARBONSUZ YENİ EKONOMİK DÜZENE GEÇİŞİN EŞİĞİNDEYİZ”
Sanko Enerji CEO’su Hakan Yıldırım ise yaptığı konuşmada, “Dünya, son 10 yılda ‘karbonsuz yeni ekonomik düzene geçiş’ eşiğinde. Bu durum, hepimizin hayatını tepeden tırnağa etkiliyor. Şirketlerin karbona ‘bütünleşik’ bir açıdan bakmasını önemsiyorum. “Ben bir üretici olarak hangi noktalarda karbon emisyonu oluşturuyor ya da oluşturulmasına neden oluyorum, bunu nasıl gidermeliyim” sorusunu sürekli kendimize sormak zorundayız. Enerji sektörünün bu noktada vereceği sınavın diğer sektörler için de yol gösterici olacağını düşünüyorum. Yeşil enerjiye yatırımların son sürat artması ve temiz enerji teknolojilerine erişimin herkes için sağlanması şartına uyabilir, ayrıca enerji verimliliği konusuna da büyük bir dikkatle eğilirsek sektör olarak hedeflerimizi yerine getirebiliriz” dedi.
“DÖNÜŞÜM GERÇEKÇİ HEDEFLERLE DESTEKLENMELİ”
Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Kıvanç Zaimler ise ''Sürdürülebilirlik odağında yaşanan enerji dönüşümü, iklim ve çevre konuları, dönüşümün maliyeti ve tüketici fiyatlarına etkisi ile birlikte arz güvenliğinin sağlanması gibi ana konuların optimizasyonu üzerinde ilerlemek zorundadır. Bu enerji dönüşümünün başarısı için inovasyon ve yeni enerji teknolojileri, en kritik öğeler olarak ön plana çıkacaktır. Dönüşüm, sosyal farkındalık ve gerçekçi hedeflerle de desteklenmelidir’' açıklamasında bulundu.