1. HABERLER

  2. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

  3. İklim değişikliği milyonlarca insanı ülke içi göçe zorlayabilir

İklim değişikliği milyonlarca insanı ülke içi göçe zorlayabilir

Enerji Günlüğü - Her geçen gün etkisini biraz daha hissettiren iklim değişikliğinin 2050 yılına kadar Latin Amerika, Güney Asya ve Sahra Altı Afrika’da...

İklim değişikliği milyonlarca insanı ülke içi göçe zorlayabilir

Enerji Günlüğü - Her geçen gün etkisini biraz daha hissettiren iklim değişikliğinin 2050 yılına kadar Latin Amerika, Güney Asya ve Sahra Altı Afrika’da 140 milyon kişiyi ülke içi göçe zorlayabileceği kaydedildi.

Dünya Bankası Grubu 19 Mart 2018'de iklim değişikliğinin göç üzerindeki etkilerini inceleyen çok önemli bir rapor yayınladı. İklim değişikliğinin insanların nasıl göç etmesine sebep olduğu hakkında yapılan ve Sahra Altı Afrika, Güney Asya ve Latin Amerika olmak üzere, üç gelişmekte olan bölgenin iç göç hareketleri arasındaki bağlantıya odaklanan ilk ve en kapsamlı çalışma olan bu rapora göre, iklim değişikliğinin ağırlaşan etkileri yoğun nüfuslu üç bölge olan Latin Amerika, Güney Asya ve Sahra Altı Afrika’da 2050 yılına kadar 140 milyon kişinin kendi ülke sınırları içinde göç etmesine neden olarak bir insani krize yol açıp, kalkınma sürecini tehdit edebilir. 

Bunlar su kıtlığı, mahsul kıtlığı, deniz seviyelerinin yükselmesi ve fırtınalar gibi artan sorunlar yüzünden giderek yaşanamaz hale gelen bölgeleri terk etmek zorunda kalan topluluklardan oluşacak.

GÖÇÜN ETKİLERİ AZALTILABİLİR

Ancak, sera gazı emisyon azaltımına dair küresel çabalar ve ülke bazında sağlam kalkınma planları dahil olmak üzere, birlikte hareket geçildiği takdirde 140 milyonun üzerinden kişiyi iç göçe zorlayan bu en kötü senaryo hafifletilebilir, etkilenen kişi sayısı yüzde 80, yani 100 milyon kişi kadar azaltılabilir.

RAPOR UYARI NİTELİĞİNDE

Bu yeni raporun ülkeler ve kalkınma kurumları açısından bir uyarı niteliğinde olduğunu belirten Dünya Bankası CEO’su Kristalina Georgiva sözlerine şöyle devam etti: “İklim değişikliğinin etkileri derinleşmeden, bu yeni gerçeğe hazırlanmak için az zamanımız var. Şehirlerin kırsal bölgelerde artan göçle başa çıkmak ve eğitim, öğretim ve istihdam fırsatlarını iyileştirmek için attıkları adımların uzun vadeli getirileri olacak. Öte yandan, kişilerin oldukları yerde kalmaları ya da daha az kırılgan yeni bir yere taşınmaları konusunda doğru karar almalarına yardımcı olmak da önem taşıyor.”

DOĞRU PLANLAMA VE DESTEK ŞART

Rapor ekibinin liderliğini üstlenen Kanta Kumari Rigaud ise “Doğru planlama ve destek olmadan kırsal bölgelerden şehirlere göç eden kişiler yeni ve daha da tehlikeli riskler ile karşı karşıya kalabilir. Kıt kaynakların oluşturduğu baskı yüzünden artan gerginlik ve çatışmalar yaşanabilir. Ama gelecek bu şekilde yaşanmak zorunda değil. İç iklim göçü gerçeğini kabul edip, ancak bugünden planladığımız takdirde bir krize dönüşmesini engelleyebiliriz.” açıklamasında bulundu.

Raporun ulusal ve küresel düzeyde önerdiği bazı eylemler şöyle:

    •    Kişiler ve geçim kaynakları üzerindeki iklim etkisi baskısını azaltmak i ve iklim göçünün genel boyutunun azaltılması için küresel sera gazı emisyonlarının azaltılması;

    •    Kalkınma planlamasının iklim göçünün tüm evrelerini (öncesi, göç, ve göç sonrası) hesaba katacak şekilde değiştirilmesi; ve

    •    Ülke bazında iç iklim göçü trendleri ve güzergahlarının daha iyi anlaşılması için veri ve analiz yatırımı yapılması.