ABD ve Avrupa Birliği`nin "İran`dan petrol almama", daha doğrusu "hiç kimseye Tahran`dan petrol aldırmama" kararı sadece petrol fiyatlarını dalgalandırmakla kalmayacak, tüm taraflara başkaca zararlar da verecektir...
İran`ı nükleer alandaki çalışmaları konusunda baskı altında tutan ABD ve Avrupa Birliği başta olmak üzere Batılı ülkeler, bu amaçla petrol ambargosuyla Tahran`ı sıkıştırmayı hedefliyor. Petrol ambargosunun yanı sıra, İran`a ya da İran`dan başka coğrafyalara para transferinin önüne geçmek için küresel finansal sistemin olanakları da, ilgililer tarafından kullanılamaz hale sokuluyor. Bu gerek finans kuruluşlarının kara listeye alınmasıyla gerekse, petrol ticareti yapan firmaların "kötü" ilan edilmesiyle yapılıyor.
Her neyse, ABD İran ambargosuna katılmayacak ülkelere yönelik yaptırım uygulama tehditlerini son aylarda yoğunlaştırırken, Avrupa Birliği`nin aldığı "İran`dan petrol ithalatı yapmama" kararı bugün itibariyle yürürlükte...
Peki ne olacak?
ABD yönetimi, Kasım ayındaki seçimler öncesinde petrol fiyatlarının yükselmesini istemiyor. Bu yüzden ambargo yüzünden İran petrolünde yaşanacak azalışı telafi etmek için dünyadaki ham petrol üretiminin artırılması için çaba harcıyor. Bir yandan da ülkedeki ham petrol stoklarını serbest bırakıyor. Obama yönetimi ayrıca diğer ülkeleri de ellerindeki stokları serbest bırakmaya teşvik ediyor.
İran ise Batı blokundan gelen bu baskılara karşı kendi çıkış yolunu arıyor. En büyük güvencesi ise Çin ve Hindistan başta olmak üzere, ABD ambargosundan etkilenme kaygısı taşımayan Asya ülkeleri... Bu arada ABD geçen hafta, İran`a yönelik ambargoya uymayacak ülkelere yönelik yaptırımlardan muaf ülkeler listesine Çin`i de ekledi...
Bu arada, İran yönetimi, petrol ihraç eden ülkeler örgütü OPEC`i, petrol fiyatlarındaki "sert" düşüşü görüşmek üzere acil toplantıya çağırdı. Bundan önceki son olağan toplantıda OPEC üyelerini, kota fazlası üretimi durdurma konusunda ikna edemeyen İran, AB ambargosunun başlamasına bir gün kala bu acil toplantı çağrısını yaptı. İran Petrol Bakanı Rüstem Kasımi`nin, bu çağrıya ilişkin duyuruyu yaptığı saatlerde son bir hafta içinde 90 dolardan yukarıya doğru çıkışa geçen petrol fiyatları, 100 dolara yaklaşıvermişti. Brent tipi ham petrolün varil fiyatı halen 98 dolara yakın seviyelerde...
Gelişmeler gösteriyor ki, etkisi ne kadar azaltılmaya çalışılırsa çalışılsın, İran`a yönelik ambargonun petrol piyasaları üzerindeki etkisi çok ciddi düzeylere ulaşabilir. Ne ABD baskısıyla Suudi Arabistan başta olmak üzere bazı Arap ülkelerinin üretimi maksimum düzeyde tutmaları ne de Libya`nın savaş sonrası petrol üretiminde yaşanacak artışın, İran kaynaklı krizi dindirmeye yetmeyeceği anlaşılıyor. ABD, Fransa gibi ülkelerdeki stratejik ham petrol stokları da, küresel talep dikkate alındığında ciddi bir yekûn teşkil etmediğine göre, durumu kurtarmaya yetmeyecek...
Ayrıca, İran petrolünün hülle yoluyla uluslararası piyasalara çıkarılma ihtimali de hiç yabana atılamaz... Bu durumda ABD, uluslararası sularda hareket halindeki tüm kayıtlı ham petrol tankerlerini tek tek izlemek zorunda. ABD tarafından gayrimeşru ilan edilecek gemi taşımacılığı şirketleri, dünya denizlerinde trafiğe çıkamaz gemiler, sigorta ettirilemez gemiler ve yükler gibi olgular, küresel aktörlerin gündeminde daha sık gündeme gelecektir...
Özetle, ABD ve Avrupa ülkelerinin İran`a yönelik petrol ambargosunun ciddi etkileri olacak. Bunlar da salt ham petrol ve petrol türevi ürünlerin fiyatlarında yaşanabilecek dalgalanmalarla sınırlı kalmayacak. Tabii bu süreçten bütün taraflar bir şekilde yara alacaktır...
YAZARLAR
Mehmet KARA
- Batı, İran`a ambargoyu hasarsız atlatamaz
Önceki ve Sonraki Yazılar