Enerji Günlüğü - Türkiye, yenilenebilir enerji yatırımlarını artırmak üzere dünyada yaygın şekilde kullanılan 13 yoldan sadece beşini uyguluyor. KMPG Türkiye’den Enerji Sektörü Lideri Ayhan Üstün, bu alanda ilave düzenlemelere ve hatta bazı büyük ölçekli yatırımları bizzat devletin yapmasına ihtiyaç olduğunu savundu.
Küresel danışmanlık şirketi KPMG, Yenilenebilir Enerjiye Yönelik Vergi ve Teşvikler başlıklı küresel ölçekli bir rapor hazırladı. Geçtiğimiz günlerde Türkçe versiyonu da yayınlanan raporda Türkiye dahil 31 ülkeye dair kapsamlı veriler ve değerlendirmelere yer veriliyor.
Dünya ülkelerinin, yüksek, üst-orta, alt-orta ve düşük olmak üzere dört grup altında, yenilenebilir enerjiye yönelik destekler konusunda listelendiği raporda ayrıca, yenilenebilir enerji yatırımları konusunda çeşitli kriterlere göre dünyanın ilk 5 ülkesi de sıralanıyor.
ATILAN ADIMLAR ETKİLİ AMA
Türkiye, bu ilk 5’ler listelerinin bazılarına girmeyi başarmış durumda. KPMG’nin Raporu’nda Türkiye, jeotermal enerji üretim kapasite artışında Kenya’nın ardından dünya ikinci sırada gösteriliyor. Jeotermal ısıtma kapasitesi ile güneş enerjisiyle su ısıtma kapasitesi sıralamalarında da Türkiye’nin yeri Çin’in ardından ikincilik. Türkiye, güneş enerjisi su kolektörü kapasitesinde ise Çin, ABD ve Almanya’nın ardından dördüncü durumda.
TÜRKİYE DEVLER LİGİNDEN UZAK
KPMG’nin raporundaki sıralamalara bakıldığında moral verici bir tablo var gibi gözükse de, çeşitli uluslararası kuruluşların 2015 yılına ilişkin verileri, küresel yenilenebilir enerji yatırımları listesinde Türkiye’yi çok gerilerde gösteriyor. Bu alandaki ilk beş ise 110.5 milyar dolarla Çin, 56 milyar dolarla ABD, 43.6 milyar dolarla Japonya, 23.4 milyar dolarla İngiltere ve 10.9 milyar dolarla Hindistan olarak sıralanıyor. Türkiye’nin fosil yakıtlar dahil tüm enerji türlerine yönelik toplam yatırımları ise 5’inci sıradaki Hindistan’ın rakamlarına bile yaklaşamıyor.
LİDER ÜLKELERDE DESTEK BOL
KPMG Yenilenebilir Enerjiye Yönelik Vergi ve Teşvikler Raporu’nda yer alan Yenilenebilir Enerji Destek Politikaları listesi ise Türkiye’nin bu alandaki yatırımlarını arttırabilmek için yapması gerekenlere ışık tutuyor. 2015 yılının yenilenebilir enerji yatırımı ligindeki ilk beş ülkesindeki kimi destek ve teşvik uygulamalarının, Türkiye’de henüz adının bile anılmadığı görülüyor.
TÜRKİYE’DE 13’TEN 5’İ VAR
Toplam 13 teşvik ve destek mekanizmasından 11’i ABD, Çin ve Portekiz’de uygulanıyor. Fransa, Kanada, İtalya ve Yunanistan bu mekanizmalardan 10’unu, İngiltere ve Avustralya 9’unu, Japonya, Almanya, İsrail ve Polonya ise 8’ini uyguluyor. Türkiye ise gelişmiş ve hızlı büyüyen ülkelerin ağırlıklı şekilde uyguladığı bu mekanizmalardan sadece 5’ini devreye sokmuş durumda.
FİNANSMAN KOLAYLIĞI
KPGM Türkiye Eneri Sektör Lideri Ayhan Üstün, enerji üretim ve tüketiminde optimal bir denge arayışındaki Türkiye’nin bir yandan da yenilenebilir kaynakların üretimdeki payını artırmak istediğini vurguladı. Bu yönde geliştirilen politikalar, özellikle dolar bazlı fiyat alım garantileri sayesinde yenilenebilir yatırım potansiyelinin bir kısmının realize edildiğini kaydeden Ayhan Üstün “Bu da 2014 yılında dünyada kapasite artırımında bazı kriterler açısından Türkiye’yi ilk beş ülke arasına soktu” dedi. Ancak toplam rakam içinde yenilenebilir kaynakların payının hidro yatırımları dışarıda bırakılırsa çok düşük olduğuna dikkat çeken Üstün şunları söyledi: “Bu alanlarda anlamlı büyüklüklere ulaşılabilmesi için büyük ölçekli yenilenebilir yatırımlarının hayata geçirilmesini sağlayacak ilave düzenlemeler gerekiyor. Örneğin yenilenebilir yatırımlarına özel vergi teşvik mekanizmaları ya da bu tip yatırımların finansmanını kolaylaştıracak kanallar açılması gerekiyor. Hatta büyük ölçekli yatırımlardan bazılarının bizzat devlet eliyle yapılması düşünülebilir.”
Mehmet KARA
TÜRKİYE YENİLENEBİLİR ENERJİDE NEYİ NE KADAR YAPIYOR?
1 - Yenilenebilir enerji ihaleleri: Güneş ve rüzgarda lisans ve kapasite ihaleleri yapılmaya başlandı.
2 - Tarife garantisi / Prim ödemesi: Güneş, biyokütle, jeotermal ve rüzgardan elektrik üretenlere fiyat alım garantisi uygulanıyor.
3 - Elektrik şirketi kota zorunluluğu / Yenilenebilir Enerji Portföyü Standartları: Türkiye’de böyle bir uygulama yok. Bazı oyuncular rekabet gücünü artırabilmek adına kendi kendilerine portföy çeşitlendirmesini tercih ediyor.
4 - Net ölçüm: Kısmen var. Ancak kendi elektriğini üretenler şebekeye verdiklerini sabit fiyattan satarken, aldıklarının tamamı için şebeke kullanım, sayaç okuma ve benzeri bedelleri de ödemek durumunda kalıyor.
5 - Biyoyakıt zorunluluğu direktifi: Türkiye’de kısmen var. Akaryakıtta biyoyakıt karıştırma şartı bulunuyor.
6 - Isıtma zorunluluğu/direktifi: Binalarda ya da sanayide, ısıtma amaçlı kullanılan enerjinin bir kısmının yenilenebilir kaynaklarda alınması zorunluluğu Türkiye’de yok. Bunu bazı ülkelerde özellikle yerel yönetimler düzenliyor.
7 - Alıp satılabilir yenilenebilir sertifikaları: Yenilenebilir enerji kaynaklarından üretim yaparak karbon emisyon sertifikası elde edip bunun ticaretini yapmak. Türkiye’de bu konuda ilerleme olduğu söylenemez.
8 - İhalelerde öncelik: Kimi ülkelerde kamu ihale şartnamelerinde, isteklileri yenilenebilir kaynaklara yöneltecek koşullar yer alıyor. Türkiye’de bu yok.
9 - Sermaye sübvansiyonu, hibesi veya iadesi: Devletin yatırım harcamasının bir kısmını iade etmesi. Türkiye’de kısmen var. Kalkınma ajansları yenilenebilir yatırımı yapanlara hibe ve uygun faizli kredi sağlanmasını destekliyor.
10 - Yatırım veya üretim indirimleri / Mahsuplaşma: Yatırım tutarı ya da üretim miktarına endeksli olarak yatırımcıların harcamalarının bir kısmını devletten geri alabilmesi ya da bunları vergi, sosyal güvenlik primlerine mahsup edebilmesi. Türkiye’de yok.
11 - Satış, enerji, karbondioksit, KDV veya diğer vergilerde indirimler: Türkiye’de kısmen var. Ekipman alımına ve ithalatına gümrük muafiyeti ve KDV istisnası dışında Türkiye’de başkaca bir destek yok.
12 - Enerji üretimi ödemesi: Çok az ülkede var, Türkiye’de yok. Üretilen enerji miktarına endeksli şekilde devletten doğrudan bir ödeme alınması.
13 - Kamu yatırımları, krediler ve hibeler: Devletin yenilenebilir enerji yatırımlarına doğrudan müdahil ya da aracı olması. Türkiye’de uygulanıyor. Ancak enerji yatırımlarının özel sektöre bırakılması tercih edildiği için, giderek azalıyor.