Enerji Günlüğü - 2016 yılının ilk çeyreğinde Türkiye'de rüzgar hızı normalin yüzde 20 üzerinde esti. Bu durum rüzgar enerjisi üretiminde dikkate alınması gereken bir durum olarak belirtildi.
Yenilenebilir enerji danışmanlığı şirketi Vaisala'nın dün yayınladığı Türkiye Rüzgar Raporu'na göre, Türkiye'de rüzgar hızı 2014 yılında yaşanan düşüşün ardından yükseliş seyrine geçti. Rapora göre, Türkiye'nin kurulu rüzgar enerjisi kapasitesinin yaklaşık yüzde 75'ini barındıran Ege ve Marmara bölgelerindeki rüzgar hızı 2014 yılındaki normalin yüzde 5-10 düşük seyrinden sonra 2015 yılında arttı.
Bu yılın ilk üç ayında da geçen yıla paralel bir şekilde rüzgar hızı normalin yüzde 20 üzerinde esti, ancak bu iki bölgenin dışındaki bölgelerde. Rüzgarın hızında yaşanan bu büyük değişiklikler rüzgar enerjisinde üretimin verimi açısından takip edilmesi gereken bir durum olarak dikkat çekiyor.
Türkiye Avrupa'nın en fazla ve hızlı büyüyen rüzgar piyasasına sahip. 2015 yılında rüzgarda kurulu kapasite 4.7 GW'a ulaştı ve hükümetin 2025 hedefi bu kapasiteyi 20 GW'a çıkarmak.
Rüzgar türbinleri, elektrik enerjisi üretimine ancak belirli bir rüzgar hızında başlayabiliyor. Bir rüzgar türbini cut-in ve cut-out rüzgar hızları arasında enerji üretimini gerçekleştiriyor. Modern rüzgar türbinlerinin cut-in hızları 2-4 m/s, nominal hızları 10-15 m/s ve cut out hızları ise 25-35 m/s arasında değişiyor.
Her bir rüzgar türbini için belirlenmiş bir rüzgar hızında, sistemden elde edilen güç en büyük değere ulaşıyor. Bu en büyük güce nominal güç ve bu rüzgar hızına nominal hız adı veriliyor. Sistemin hasar görmemesi için belirli bir rüzgar hızından sonra rüzgar türbinlerinin otomatikman stop konumuna geçmesi sağlanıyor. Bu maksimum hıza, sistemin cut out hızı adı veriliyor.
Sabiha KÖTEK - Enerji Günlüğü