Enerji Günlüğü - TMMOB ve bünyesindeki 23 odanın yöneticileri, ekonomi ve enerji yönetimini elektrik ve doğalgaza yapılan son zamları geri almaya çağırdı.
Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) ve Birlik Üyesi 23 Oda’nın yönetimi, son yapılan elektrik zamlarına ilişkin bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada son yapılan tarife düzenlemeleri “özel elektrik şirketlerinin kazançlarını artırmak için yapılan fahiş zamlar” olarak değerlendirildi.
Açıklamanın gerekçesi ise şöyle ifade edildi:
"Yükselen doğalgaz fiyatlarına, benzin, motorin, otogaz fiyatlarındaki sürekli artışlara, bütün mal ve hizmet fiyatlarının daha da artacak olmasına, hayat pahalılığının çekilmez hale gelmesine, ödenemeyecek faturalar nedeniyle elektriği, gazı, suyu kesilecek milyonlarca yurttaşı soğuk ve karanlık günlere mahkum edecek politikalara itiraz ettiğimiz için bu açıklamayı yapıyoruz.”
ENFLASYONUN ÇOK ÜZERİNDE ZAM
1 Temmuz 2021’den bu yana değişmeyen elektrik fiyatlarına, değişik tüketim gruplarına göre yüzde 50-125 oranında yapılan zamlarla birlikte 1 Ocak 2021 ile 1 Ocak 2022 arasındaki bir yıllık dönemde, elektrik fiyatlarının konutlarda yüzde 72,5-158,7, ticarethanelerde yüzde 158,8, tarımsal sulamada yüzde 120,8, sanayide yüzde 158,78 oranında arttığı vurgulandı. Buna karşılık yıllık TÜFE’nin yüzde 36.08 oranında arttığına dikkat çekilen açıklamada “Elektrik fiyatları TÜFE’nin çok üzerinde, yüzde 75-158,8 oranında artmıştır. 2019 Ocak-2022 Ocak döneminde de TÜFE artış oranı yüzde 72,5 olarak gerçekleşmişken, aynı dönemde elektrik fiyatları yüzde 155,5-334,8 oranında artmıştır. Bu artış oranları TÜFE’nin 2 ila 4,6 katına ulaşmıştır” ifadesi kullanıldı.
Enerji borsasını işleten Enerji Piyasaları İşletme AŞ (EPİAŞ) Ocak ayında teklif edilebilecek en yüksek fiyatı 134,5 kuruş/kWh olarak açıklamasına rağmen EPDK’nın elektrik fiyat tarifelerinde yer alan enerji bedellerinin çok daha yüksek tutulmasının “özel elektrik şirketlerinin açık seçik biçimde kollanması” olduğu vurgulandı. EPDK kararına göre tedarik şirketlerinin EÜAŞ’tan kWh’ı 31.56 kuruşa elektrik satın alabilecekken, aylık tüketimi 150 kWh’ı geçen konut abonelerine, aşan kısım için 135 kuruş/kWh; ticarethaneler ise tükettikleri her kWh için 189 kuruş/kWh ödeyecekleri kaydedildi. Açıklamada “Yani EPDK, EÜAŞ’ın tedarik şirketlerine düşük fiyatla elektrik satışını ve bu şirketlerin elektriği tüketicilere 4-6 kat çok daha yüksek fiyatlarla satmasını uygun bulmaktadır” ifadesi kullanıldı.
KADEMELİ TARİFE KAMUYA KAZIK
TMMOB ve odaların açıklamasında, elektrikte mesken aboneleri için kademeli tarifeye geçildi hatırlatılırken “Meskenlerde 150 kWh/ay tüketim miktarı altındaki elektrik birim fiyatlarına yüzde 50; günlük ortalama 5 kWh tüketim miktarı üstündeki elektrik birim fiyatlarına da yüzde 125 zam yapılmıştır. Fahiş oranlardaki bu zamlar iktidarın tasarruf, verimlilik, dar gelirli vatandaşlara yönelik iyileştirme iddialarının tamamen göstermelik olduğunu ortaya koymuştur” görüşüne yer verildi.
ASGARİ TÜKETİM 230 KWH
TMMOB, kademeli tarifede düşük fiyattan faturalandırılacak kısım için belirlenen aylık 150 kWh’lık miktarı ise düşük buldu. Açıklamada “Türkiye’de 4 kişilik bir hanenin aylık asgari elektrik tüketimi 230 kWh’dir ve Aralık 2021’de bir ailenin buna göre ödediği fatura toplamı aylık en az 210,58 TL iken, Ocak 2022 itibarıyla aylık faturası yüzde 76 artarak 370,80 TL`ye çıkacaktır” denildi.
DOĞALGAZ FİYATLARI DA ÇOK HIZLI YÜKSELDİ
TMMOB ve bünyesindeki Odaların yöneticilerinin imzasıyla yayınlanan açıklamada doğalgaz zamlarına da ayrıntılı şekilde yer verildi. BOTAŞ’ın bir yılda gaz satış fiyatlarını konut aboneleri için yüzde 47,1, ticari işletmeler ve küçük sanayi işletmeleri için yüzde 76,6, büyük sanayi işletmeleri için yüzde 345,5, elektrik santralları için yüzde 290,4 arttırdığı bilgisine yer verildi.
TMMOB ve Oda yönetimleri zamların zamanlamasını da bilinçli ve manidar buldu ve şu değerlendirmeye yer verdi:
“EPDK, mevzuat gereği elektrik fiyatlarını, üçer aylık periyotlarla yılda dört kez düzenlemektedir. Ancak bu yetki 1 Ekim 2021’de kullanılmamış, zamlar yılın son günü açıklanmıştır. Eğer elektrik fiyatlarına yapılan zamlar örneğin Kasım ayı içinde veya Aralık başında açıklanmış olsaydı, kamu çalışanlarının ve emeklilerin maaşlarına Aralık ayı enflasyon verileriyle ve diğer aylarla birlikte yansıyacaktı. Zammın yürürlük tarihi 1 Ocak 2022 olunca bu yüksek artışlar enflasyon hesabının dışında kaldılar. Aynı değerlendirme doğalgaz fiyatları için de geçerlidir. Böylece yapılan maaş-ücret zamlarının önemli bir bölümü, yapılan zamlarla geri alınmış durumdadır.”
Akaryakıt fiyatlarının da, resmi enflasyon rakamı olan yüzde 36,08’dan çok daha yüksek oranlarda arttığı vurgusuna yer verilen TMMOB açıklamasında “Son bir yıl içinde bayi satış fiyatları kurşunsuz benzinde yüzde 79, motorinde yüzde 92,8, otogazda yüzde 124,9 oranlarına varan artışlar gösterdi. Bu denli yüksek artışların başlıca nedenleri, dünya genelinde petrol fiyatlarındaki yukarı doğru hareketlilik, TL’nin hızlı değer kaybı ve petrol ürünlerine uygulanan yüksek vergilerdir” denildi.
DÜŞÜK TARİFE SINIRI 230 KWH’A ÇIKMALI
TMMOB ve oda başkanlarının açıklamasında “acil taleplerimiz” başlığı altında bir dizi istek ve öneriye yer verildi. İşte o öneri ve talepler:
1 - Elektrik fiyatlarındaki artışlar fahiştir, kabul edilemez. Zamlar geri alınmalı.
2 - Elektrikte konutlar için düşük tarife sınırı aylık 230 kWh’a yükseltilmeli.
3 - 150 kWh elektrik yardımı uygulaması şeffaflaşmalı, ölçütleri kamuoyu ile paylaşılmalı. Yoksul ailelere elektrik yardım sınırı da aylık 230 kWh’a yükseltilmeli.
4 - Konutlarda elektrik, doğalgaz ve suda KDV oranı yüzde 1’e düşürülmeli.
5 - Maddi imkansızlık nedeni ile faturalarını ödeyemeyenlerin elektrik, gaz ve suyu kesilmemeli, kamu kaynaklarından sağlanacak desteklerle, yurttaşların karanlıkta, soğukta ve susuz kalmaları önlenmeli.
6 - Hızla artan fiyatlar karşısında düşük ücretleri de hızla gerileyen çalışan ve emeklilerin gelirleri insanca yaşamalarına imkan verecek düzeye yükseltilmeli.
SEKTÖRDE KAMUNUN AĞIRLIĞI OLMALI
TMMOB ve odaların, vatandaşın daha düşük maliyetle enerji tüketimi yapabilmesi için köklü çözüm önerisi ise kamusal hizmetlerin kamu eliyle verilmesi olarak ifade edildi. Bu çerçevede, açıklamada şu görüşlere de yer verildi:
“Elektrik enerjisi fiyatlarında manipülasyonları önlemek için, gerek kurulu güç dengesi gerek üretim miktarı açılarından, üretim altyapısında kamunun ağırlık kazanması şarttır. Kamu elindeki santralların özelleştirilmesi derhal durdurulmalı, verimli özel santrallar kamulaştırılmalıdır. Büyük rüzgâr çiftlikleri, çok büyük güneş enerjisi üretim sahaları, planlaması yapılmış, doğal ve toplumsal çevreye zararları asgari düzeyde olacak, yöre halkının kabul ettiği ve devreye alındığında yöre halkına doğrudan ve dolaylı katkılar sağlayacak HES vb. yenilenebilir enerjiye dayalı büyük elektrik üretim tesisleri, kamu eliyle yapılmalıdır.”
YENİDEN YAPILANMA ÖNERİSİ: TÜRKİYE PLANLAMA KURUMU
TMMOB ve odalar, EPDK’nın konumunu da sorguladıkları açıklamada “Adı üzerinde piyasa kurumu olan ve bugüne değin işlevini, yurttaşların değil, enerji şirketlerinin hak ve çıkarlarını kollamak olarak görmüş olan EPDK kapatılmalıdır” görüşüne de yer verdi. Eğitim, sağlık, enerji, ulaşım, konut vb. hizmetlerin kamu eliyle verilmesini öneren TMMOB ve Oda yönetimleri, “Yani toplumsal kalkınmayı planlayacak Türkiye Planlama Kurumu (TPK) kurulmalıdır. Bu kurum ve ETKB’nin ortak çalışmalarıyla ve konunun tüm taraflarının içinde yer alacağı Ulusal Enerji Platformu oluşturulmalıdır. Bu platform ve TPK ile eşgüdüm içinde birlikte çalışmak üzere ETKB bünyesinde Ulusal Enerji Strateji Merkezi kurulmalıdır. Bunlarla birlikte bir üst kurum olarak; Türkiye Elektrik Kurumu (TEK) kurulmalıdır. Önerdiğimiz bu yapı içinde iletim faaliyetleri, üst kuruluş TEK bünyesinde, kamu iletim işletmesi Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) tarafından yürütülecektir.”
DAĞITIM ŞİRKETLERİ KAMULAŞTIRILSIN
TMMOB ve Oda yönetimlerinin açıklamasında enerji dağıtım hizmetlerinde de kamu tekeli olması gerektiği savunulurken “Bu çerçevede dağıtım şirketleri kamulaştırılmalı; üretim altyapısında da kamunun ağırlık kazanması için kamu elindeki santralların özelleştirilmesi derhal durdurulmalı, verimli özel santrallar da kamulaştırılmalı, kamu eliyle büyük RES ve GES yatırımları yapılmalıdır” ifadelerine yer verildi.