TMMOB: Alpu Santrali suyu bitirir, lületaşını gömer

Enerji Günlüğü - Kurulması düşünülen Alpu Termik Santrali’nin yeraltı sularını bitirerek, tarımsal sit ilan edilen Alpu Ovası'ndaki tarımı, lületaşını...

Enerji Günlüğü - Kurulması düşünülen Alpu Termik Santrali’nin yeraltı sularını bitirerek, tarımsal sit ilan edilen Alpu Ovası'ndaki tarımı, lületaşını kül barajı altında bırakarak da Eskişehir’in bu önemli değerini kullanılamaz hale getireceği ileri sürüldü.

TMMOB Eskişehir İl Koordinasyon Kurulu, Eskişehir’in Tepebaşı ilçe sınırları içinde kurulması planlanan 1080 MW’lik Alpu Termik Enerji Santrali projesine ilişkin bir açıklama yaptı. Eskişehir İl Merkezi’ne yaklaşık 32 kilometre, Tepebaşı İlçe Merkezi’ne ise yaklaşık 25 km mesafede kurulması planlanan santrale 1.5 kilometre mesafede yerleşim birimi de yer aldığı kaydedildi. 

Eskişehir Alpu Kömür sahası ihaleye çıktı 

Santralin kurulacağı ve Porsuk Nehri tarafından ikiye bölünen Alpu Ovası’nın İç Anadolu Bölgesinin zengin ovaları arasında yer aldığına değinilen açıklamada “Bu ovanın genelinde Porsuk Irmağından tali kanallarla sulu tarım yapılmaktadır. Ağırlıklı olarak; şeker pancarı, mısır, ayçiçeği, sebze ve buğday ekimi yapılmaktadır. Büyükbaş, küçükbaş hayvancılık, arıcılık diğer geçim kaynakları arasındadır. Ülkemizin en verimli ovalarından birinin göbeğinde Termik Santral yapılmak istenmesi tarım ve geleceğimize ihanettir” denildi.

YERALTI SULARI ÇEKİLİR

Bölge çiftçilerinin, 150-200 metre derinliğindeki su kuyularından, 70- 80 metre seviyeden çıkan yer altı suyu sayesinde tarım yaptığına dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Yer altı maden işletmesinde kömür 350 metre derinlikten galeri açmak suretiyle yerüstüne çıkarılacağı düşünülürse bu bölgede bulunan yer altı suyunun akıbeti ne olacak? Bu yer altı suyu boşaltılırsa tarımsal suyu sağlayacak başka bir imkan bulunmamaktadır. Kömür madenciliği için böylesine verimli bir üst toprağın sıyrılıp, sahanın susuzlaştırılması gerekeceğinden kömür yatırımları tarımın baş düşmanı olacaktır.” 

LÜLETAŞI KÜL BARAJI ALTINA GÖMÜLECEK

Türkiye’de tamamına yakını bu bölgeden çıkarılan, 5000 yıllık geçmişe sahip ve bölge halkının da önemli geçim kaynakları arasında bulunan Lületaşı (Beyazaltın) varlıklarının, termik santral alanı ve kül döküm sahalarının altında kalaraka tamamıyla yok olacağı uyarısında bulunuldu.

KÖMÜR KALORİFİK DEĞERİ DÜŞÜK

TMMOB Eskişehir İl Koordinasyon Kurulu’nun açıklamasında Alpu’daki kömür rezervinin özelliklerine de değinildi. Açıklamada yer alan bilgilere göre Eskişehir-Alpu linyit sahası kuzeyde Kızılcaören ve Yakakayı köyleri, güneyde Sevinç ve Ağapınar köyleri arasında kalan yaklaşık olarak 10 kilometrekarelik geniş bir çanakta yayılım gösteriyor. Yapılan çalışmalara göre kömürün kalorifik değeri düşük, nemi ve kükürt içeriği yüksek. 

KÜL DAĞLARI, ASİT YAĞMURLARI

Kömürlü termik santralların oluşturdukları kül dağları ve asit yağmurlarıyla başta ormanlar ve sulak alanlar olmak üzere doğaya, tarım alanlarına da büyük zarar verdiği vurgulanırken “Kömürlü termik santralların olduğu yerlerde tarımsal üretim azalmakta, kül ve asit yağmuru yağan köylerde verimli ürün yetişmemekte, ayrıca ormanlarda ve sulak alanlarda yaşayan tüm canlıların yaşam hakları ihlal edilmektedir” denildi. 

ATIK SULAR İŞLEMDEN GEÇSE DE... 

Termik santrallerde soğutma, buhar  elde etme ve temizleme gibi çeşitli amaçlarla su kullanıldığına dikkat çekilen açıklamada “Tüm bu işlemler sonucunda tonlarca atık su oluşturmaktadır” denildi. Su arıtma tesisi atık suları, su - buhar çevriminden kaynaklanan atık sular, curuf teknesi taşıntı suları, yıkama ve temizleme suları, yağlı sular, evsel atık sular ve yağmur suları, kömür stok sahası drenajları gibi açıklar ne kadar işlemden geçirilirse geçirilsin kaçınılmaz olarak çevre kirliliğine yol açacağı vurgulanan açıklamada şöyle denildi:

“Sonuç olarak bu sular ya Alpu Ovası’nın verimli topraklarına ve yeraltı sularına ya da Porsuk Çayı yoluyla Sakarya Nehri’ne ulaşacaktır. Dolayısıyla Porsuk Çayı tarımsal sulamada kullanılamayacak, Porsuk’tan sulama yapan bu bölgenin dışında, Alpu’dan başlayıp Beylikova, Biçer, Yunusemre, Sazak, gibi Polatlı ya kadar olan bölgedeki tüm çiftçiler bundan etkilenecektir.”

"GES, JES, RES, BES BİZE YETER"

Zararları bilinmesine rağmen, yöre halkının muhalefetini önlemek adına, santralin büyük bir iş kapısı olarak lanse edildiği iddiasına da yer verilen açıklamada “Termik Santralin varlığında, halkın ekonomik mağduriyetinin önüne geçileceğine dair göz boyama propagandası yürüten rant peşindeki yetkililerce, masum halkın çaresizliği ve iyi niyetinin hedef alınması kabul edilemez. Güneşimiz (GES), rüzgarımız (RES), jeotermal (JES) ve biyoyakıt (BES) gibi yenilenebilir enerji kaynaklarımız bize yeter, Termik Santral olmasa da olur” denildi. 

ALPU OVASI TARIMSAL SİT İLAN EDİLEN OVALARDAN BİRİ

Öte yandan, Alpu Termik Santrali'nin zarar vereceğinden endişe edilen Alpu Ovası, Bakanlar Kurulu tarafından Tarımsal SİT alanı olarak ilan edilen ovalar arasında bulunuyor. Alpu Ovası'nı da kapsayan söz konusu Bakanlar Kurulu kararı, Resmi Gazete'nin 21 Ocak 2017 tarihli mükerrer sayısında yer almıştı.