Şirket evlilikleri enerjide yoğunlaşacak

Enerji Günlüğü - Deloitte tarafından yapılan değerlendirmeye göre, önümüzdeki dönemde şirket birleşmelerinde enerji sektörü firmaları daha çok...

Enerji Günlüğü - Deloitte tarafından yapılan değerlendirmeye göre, önümüzdeki dönemde şirket birleşmelerinde enerji sektörü firmaları daha çok öne çıkacak. 

Deloitte Türkiye, birleşme ve satın almalar alanında mevcut durumu değerlendirdi. Deloitte Türkiye Birleşme ve Satın Alma Hizmetleri Lideri Mehmet Sami’nin yaptığı değerlendirme, 2013’ün ilk 9 ayında gelinen durumu, son 5 yılın işlem hacimlerini ve bu yıllara ilişkin trendleri ortaya koyuyor.

YILIN İLK 9 AYINDA ENERJİ İLK BEŞTE

2007 yılında yaklaşık 3,5 trilyon dolarlık işlem değeri ile zirve yapan birleşme ve satın almalar küresel finans krizinin etkisiyle büyük bir düşüş trendine girerek, 2009 yılında son 10 yılın en düşük seviyesi olan 1,2 trilyon dolar seviyesine geriledi. 2013 yılının ilk 9 ayındaki toplam işlem değeri ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %2 artış göstererek 1,7 trilyon dolara ulaştı. Bu dönemde, telekomünikasyon, enerji, gayrimenkul, finansal hizmetler ve üretim işlem yapılan ilk beş sektör oldu.Toplam işlem değeri sıralamasında ise önceki yıllarda olduğu gibi ABD, Avrupa ve Asya-Pasifik öne çıktı.

TÜRKİYE'DE 9 AYDA 11 MİLYAR DOLARLIK İŞLEM

Türkiye’de her yıl ortalama 15 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen birleşme ve satın alma işlemleri, 2012 yılını 22 milyar dolar işlem değeri ile kapadı. Hem hacim hem de değer olarak son beş yılın rekorunu elinde tutan 2012 yılında, özellikle büyük çaplı özelleştirmelerin toplam işlem değerini, ciddi oranda yükselttiği görüldü. 2013 yılının ilk dokuz ayında ise, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre işlem sayısında belirgin bir azalma gözlemlendi. 2012 yılının ilk dokuz ayında 198 işlem gerçekleştirilirken; 2013’ün aynı döneminde yalnızca 121 işlem gerçekleştirilerek toplamda açıklanan 11 milyar dolarlık işlem seviyesine ulaşıldı.

TÜRK ŞİRKETLERİNE AMERİKALI İLGİSİ

2007-2012 yıllarını kapsayan beş yıllık dönemde yatırımcı profili eşit bir dağılım gösterdi. Bu dağılımda yerli yatırıcımlar 554, yabancı yatırımcılar ise 563 birleşme ve satın alma işlemine imza attı.Ancak, her ne kadar işlem adedi birbirine çok yakın olsa da, yabancı yatırımcıların değer açışından Türk yatırımcılara üstünlük sağladığı görüldü. Üstünlüğü sağlayan bu yabancı yatırımcılar arasında ise Türk şirketlerine en çok ilgi gösterenler sırasıyla ABD, Almanya, İngiltere, Fransa ve Hollanda merkezli oldu.

2013 ZAYIF BİR YIL OLDU

Her yıl ortalama 1,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen finansal yatırımcı işlemleri; 2008 yılında 4,9 milyar dolar ile en yüksek seviyesine (Migros’un BC Partners, Turkven Private Equity ve DeA Capital konsorsiyumu tarafından 3,1 milyar dolar karşılığında satın alınmasının etkisiyle) erişti. Finansal yatırımcı ilgisinin son üç yılda istikrarlı bir artış göstermesine rağmen, 2013 yılının ilk dokuz ayında gerçekleşen düşük aktivite, 2013 yılının gerçekleşen birleşme ve satın alma işlemlerinin adetsel anlamda zayıf bir yıl olacağını gösteriyor. Daha çok satın alma ve birleşmeler ile beslenen uluslararası doğrudan yatırımlar ise, küresel krizin de etkisiyle ani bir düşüş göstermekle beraber, henüz 2008 öncesi seviyelerine ulaşamadı.

TÜRKİYE'YE ASYA-PASİFİK İLGİSİ ARTACAK

2013 yılının ilk 8 ayında Türkiye’ye yalnızca 7,5 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırım girişi gerçekleşti. Bunda küresel ekonomideki belirsizlikler ve yakın coğrafyadaki olumsuz gelişmeler etkili oldu. Gelecek dönemde ise yabancı yatırımcıların Türkiye’yi yakından izlemeye devam edeceği, ancak gerek jeopolitik, gerek global ekonomik konjonktürden ötürü ilgilerinin yıldan yıla değişim gösterebilecek. Global sermayenin el değiştirmeye başlamasıyla Asya-Pasifik ülkelerinden Türk şirketlerine olan ilgilinin de önümüzdeki dönemde yoğunlaşması bekleniyor.

ENERJİ VE ALTYAPI DAHA ÇOK ÖNE ÇIKACAK

Yapılan değerlendirmeye göre geçtiğimiz beş yıla ait görünüm, finansal yatırımcıların ekonomik gelişmelere ve sektörel değerlemelere bir hayli duyarlı olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki dönemde, en çok yatırımcı ilgisi yaratacak sektör ve alanların ise başta enerji ve altyapı olmak üzere, gıda, sağlık ve tüketim ürünleri olması bekleniyor.