Saros Körfezi’nde yapay resif için eski Airbus 330 uçağı batırıldı

Saros Körfezi deniz turizminin ve biyolojik çeşitliliğinin artmasını hedefleyen yapay resif projesi kapsamında kullanım dışı kalmış Airbus 330 uçağı İbrice Limanı’nda batırıldı.

Enerji Günlüğü - Saros Körfezi deniz turizminin ve biyolojik çeşitliliğinin artmasını hedefleyen yapay resif projesi kapsamında kullanım dışı kalmış Airbus 330 uçağı İbrice Limanı’nda batırıldı.

TANAP’ın Sosyal ve Çevresel Yatırım Programları (SEIP) kapsamında destek verdiği, “Hayal Ettik Gerçek Oldu; Deniz Kızı Saros Körfezi’ne Kondu” isimli yapay resif projesi tamamlandı. İki yıl önce hurdaya ayrılan 90 ton ağırlığındaki, 65 metre uzunluğundaki ve 60 metre kanat açıklığındaki Airbus 330’un parçaları Saros Körfezi’nde yer alan İbrice Limanı’nda başarıyla batırıldı.

DÜNYADAKİ EN BÜYÜK UÇAK BATIĞI

Edirne Saros Turizm Altyapı Hizmet Birliği’nin (ESTAB) 2009 yılından bu yana sürdürdüğü ve TANAP SEIP’in doğrudan hibe fonlama mekanizması kapsamında desteklediği yapay resif projesi, körfezde su altı turizm altyapısının gelişmesini ve bölgenin dalış cazibesini artırmayı, Saros Körfezi deniz turizminin ve biyolojik çeşitliliğinin artmasını hedefliyor. Proje dünyadaki en büyük uçak batığına da ev sahipliği yapıyor.

MONTAJ İŞLEMİ 3 AY SÜRDÜ

Proje kapsamında satın alınan ve ekonomik ömrünü tamamlamış Airbus A330 tipi yolcu uçağı, denizi kirletebilecek atıklarından temizlenerek 8 parçaya ayrılmıştı. Uçağın parçalarını taşıyan 6 tır, 8 Mart’ta Antalya'dan yola çıktı. 11 Mart’ta Gelibolu’dan arabalı vapurlarla geçiş yapan tırlar, 12 Mart Salı günü Saros Körfezi İbrice Limanı’na vardı. Uzman montaj ekibince 2 aylık süreçte tekrar tek parça haline getirilen uçak, alt kısmına lastik botlar takılarak vinçler ile denize indirildi. Kanatlarının montajı da yapıldıktan sonra kıyıdan yaklaşık 1 deniz mili açıkta, 30 metre derinliğe batırıldı.

BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK ARTACAK

Proje sayesinde körfeze dalış için gelen ziyaretçilerin sayısının en az yüzde 50 oranında artması ve alternatif turizm altyapısının gelişmesine bağlı olarak turizm ve tedarik zincirindeki sektörlerin yatırımlarının artması bekleniyor. Projenin aynı zamanda yeni resiflerin oluşumuna imkân sağlayarak Saros Körfezi’nde ekosistemi geliştirmesi, çevre altyapısı yönetiminin ve bilincinin gelişmesine katkı sağlaması amaçlanıyor.