ODTÜ Makina Bölümü’nü 1973 yılında bitirdim. Şeker Fabrikaları Bakım Onarım Dairesi Başkanı Murat Bey’den randevu aldım, kendisiyle görüştüm.
Alpullu Şeker Fabrikası’nda çalışır mısın diye sordu. Ben Turhal Şeker Fabrikası ile karıştırmışım. Trakya’nın ortasında olduğunu haritada görünce çok şaşırdım.
Ankara’dan İstanbul Treni’ne bindim, Haydarpaşa’da indim. Avrupa Yakası’na geçip, Sirkeci Garı’dan Edirne Treni’ne bindim. 9 Nisan günü yağmurlu bir öğleden sonra işe başladım. Teknik müdürün odasından Ergene odası aklımda kalmış.
Fabrika şeker üretim zamanını bitirmiş, genel revizyonda idi. Pompalar motorlar sökülüyor, elden geçiyor, temizlenip tekrar yerine takılıyordu. Yapılacak çok fazla bir iş yoktu.
Bir ay sonra yakındaki pancar tohum üretim yeri Sarımsaklı Çiftliği’nden bir talep geldi. Sarımsaklı Çiftliği arazisi birinci dünya savaşı sırasında Alman Ordusu tarafından kullanılmış, burda Alman ordusu için tarım ve hayvansal üretim yapılmış.
Altyapısı Alman tarım teknolojisine dayalı köklü, üretken, iş bilir bir tarım kuruluşu idi.
Sarımsaklı Çiftliği’nin çok sayıda personel lojmanı vardı. Hepsi kışları kömür sobasıyla ısıtılıyordu. Çiftlik peynir ve yoğurt üretiminde çok meşhurdu. O yıl iyi ödenek almışlar, bu para ile lojman ısıtması için merkezi ısıtmaya geçmek istiyorlarmış. Bu işin projesini çizecek ihale evrakını hazırlayacak bir makina mühendisine ihtiyaçları varmış.
Sarımsaklı Çiftliği’nin bu talebi geldi, yeni mezun beni buldu. Çiftliğe gittim. Müdür ile görüştüm, çalışan personel çok heyecanlı idi. Sonunda onların da medeni, kolay bir merkezi ısınma sistemleri hatta evlerinde devamlı sıcak su kullanımı mümkün olacaktı.
Ben acele Makina Mühendisleri Odası’ndan (Ankara) kalorifer el kitabını satın aldım. Birkaç gün el kitabını okudum. İş kolay değil. Herbir lojmanın ısı kaybı hesaplanacak, geliş dönüş boruları yerleşimi yapılacak, sonunda ana ısı dairesi karorifer kazanı seçilecek, sistem projelendirilecek. Bütün bu işler bir ay içinde bitirilecek, zor bir zaman baskısı var. O zamanlar bilgisayar yok, dijital hesap makinası bile yok.
Ailelerin tek tek kaldıkları lojmanların çatıları pek zayıftı. Tavan basit kontraplak malzemeydi. Kiremit ve kiremit taşıyıcıları arasında izolasyon yoktu. Isı tavandan çok kolay kaçıyordu. Isıyı içerde izole etmeye imkan yoktu. Hızlı ve etkin çözüm şarttı.
Tüm çatı aralarına 5 cm kalınlığında kaya yünü (rock wool) koydum. Bir lojmanın duvar ısı kaybını hesapladım, ortalama metreküp ısı kaybı miktarı kabul ettim. Herbir ayrı lojman için ısı kaybını buldum.
Bu çıkarıma bağlı olarak radyatör büyüklüklerini belirledim. Dağıtım borularını ve kazan büyüklüğünü hesapladım.
Biri yedek üç kazan ihtiyacı vardı, onları koydum. Aydınger üstüne yerleşim planında boruları, radyatörleri, kömürlü kazanları çizdim. Benzer bir şirket teknik şartname örneğininin yazışma dilini kullanarak teknik evrakı tamamladım. Sarımsaklı Çiftliği Müdürü’ne bir ay içinde elden teslim ettim.
Sonra şirket merkezi proje yeni tesisler dairesinde küspe kurutma projelendirilmesi de çalışmak üzere Ankara'ya döndüm.
Ben ayrıldıktan sonra Sarımsaklı Çiftliği Isınma Tesisi ihalesine çıktı. Ayrı ayrı satın almalar yapıldı. Önce çatılar, tavanüstü 5 cm cam yünü ile kaplandı. Kalorifer petekleri satın alındı, dağıtım boruları döşendi, kazanlar merkezi ısı santraline kondu.
Tüm işler hızla yapıldı ve o kış çiftlik personeli sıcak evlerinde yeni yıla girdiler. Onlar memnun ben yaptığım işten ve sonuçtan memnun oldum. Adıma yazılmış bir teşekkür mektubu aldım. Şartlar zaman sınırlaması, eldeki imkanlar, hızlı çözümleri beraberinde getiriyor. (Haluk Direskeneli - 2 Temmuz 2020 / ANKARA)