Enerji Günlüğü - Batı dünyası, petrol fiyatlarındaki artışı, stratejik rezervleri devreye sokarak durdurmaya çalışıyor. Almanya Washington'un bu yöndeki talebine soğuk, ancak Fransa kabul etti. ABD, İngiltere ile de temasta. Peki bu önlemlerle petrol fiyatları kontrol altına alınabilir mi? Rusya Enerji ve Finans Enstitüsü Uzmanı Vladimir Revenkov'a göre bu mümkün değil. Rusya'nın Sesi Radyosu'na konuşan Revenkov şunları söyledi:
"Stratejik petrol rezervleri, Uluslararası Enerji Ajansı’nın himayesi altında oluşturuldu. Bu tedbir, dünya ekonomisine ve petrol piyasalarına istikrar kazandırma amacını taşıyor. Önümüzdeki dönemde piyasaya daha büyük miktarda petrolün sunulması beklenebilir. Arap Baharı denilen süreç, durumu zora soktu ve geçen yıl Uluslararası Enerji Ajansı, petrol stoklarını açarak yaklaşık 60 milyon varil petrol arz etti.. Ancak bu arz fiyatları çok mütevazı bir etki yaptı. Uzmanlar, petrol piyasalarının rahatlaması için, aynı anda birden fazla ülkenin rezervlerinin açılmasının gerektiğini söylüyor. Washington, Fransa’nın yanısıra İngiltere ve Japonya ile de görüşmeler yapıyor. Ancak ortada henüz somut bir sonuç yok."
Rusya Ulusal Enerji Güvenliği Fonu Başkanı Konstantin Simonov ise Fransa'nın stratejik rezervlerini kullanıma açacağı yönündeki açıklamasını şöyle değerlendirdi:
"Bence Fransa’nın açıklaması, sadece psikolojik rahatlatma amacını taşıyor. Fransa’nın rezervleri açacağı kesin değil... Bu tür açıklamalar, piyasalarda her zaman olumlu etki yapar, Fransa bunu biliyor. Herkesin farkında olduğu konu şu; Avrupa ülkelerinde ciddiye alınabilir miktarda petrol rezervi yok. Dolayısıyla, rezervler açılsa dahi, fiyatları düşürmeye yetmeyecektir."
Enerji uzmanı Konstantin Simonov, petrol üretim maliyetlerinin yükseldiğine de dikkat çekerek şunları söyledi:
"1983 yılından bu yana petrol sadece bir madde değil, bir finans aracı... Böyle bakıldığında iş, kağıt üzerinde bir piyasa gibi görülebilir. Oysa petrol çıkarımının bir maaliyeti var. Petrol çıkarımı kolay bir iş değil. Bu işin görece kolay yapıldığı Kanada gibi ülkelerde dahi, maaliyetler 80 dolara yaklaştı. Okyanustaki derin kıta sahanlığında petrol çıkarımının karlı olabilmesi için, varil fiyatı 100-110 dolar arasında olması gerekiyor. Sözün kısası, istikrarsızlık ortamında ve zor çıkarım şartlarında, petrolün yüksek olması kaçınılmaz. Önümüzdeki yıllarda da durum böyle devam edecek."