SABİHA KÖTEK
Petrol fiyatları belini doğrultamıyor. Petrol üreten ülkelerin üretimi kısıp stokları eritme ve böylece fiyatları biraz olsun toparlama çabaları bir türlü istenen sonucu doğurmuyor.
OPEC üyesi ülkeler ile ona destek vereceğini açıklayan üye olmayan 11 petrol üreticisi ülke bu yılın ilk yarısı için aldıkları üretimi Eylül ayındaki düzeyde sınırlama kararlarını 9 ay daha uzatma kararı aldılar. Bu karar kesinleştiğinde zaten söylentilerle bu kararın olumlu etkisini fiyatlayan petrol fiyatları hafif bir düşüş bile yaşadı.
İlk üretimi kısma kararı ile yaklaşık yüzde 9 oranında yükselerek 51 doları aşan petrol fiyatları 50 doların biraz altı ile biraz üstü arasında gidip geliyor. Yani bu kadar zaman sonra bile neredeyse fiyatlar yerinde sayıyor, hatta biraz daha düşük bir düzeyde...
Bunun öncelikle biraz da olsa toparlanan petrol fiyatlarının ABD'nin iştahını kabartarak petrol üretimini artırması ile yakından bağı var. ABD'de sürekli artan petrol sondaj kuleleri aralıksız çalışıyor ve bazı ülkelerin yaptıkları üretim kısıntısının yarattığı boşluğu kusursuz kapatıyor. Ayrıca petrol kısıntısı anlaşmasının her ülke tarafından tam, istikrarlı ve eşit bir şekilde gerçekleştiğini söylemek de çok zor. Hatta çoğu ülke petrol üretim seviyesini arttırdı.
Her zaman dile getirdiğim gibi tüm dünyayı etkisi altına alan yenilenebilir enerji dönüşümü ise petrolün en büyük kabusu. Önümüzdeki yıllarda bu kabus bir karabasana dönüşecek.
PETROLE GERGİN DESTEK!
Petrol üzerindeki tüm bu kara bulutların Arap ülkelerinin kendi aralarında yaşadıkları diplomatik krizle dağılıp dağılmayacağı tartışılır. Dünyanın en büyük LNG ihracatçısı Katar'ın izole edilmesi doğal gaz piyasasında endişe yaratıyor. Ayrıca, bölgedeki krizin büyümesi durumunda Katar'ın OPEC'ten ayrılması ihtimalinin olduğu ve bu durumun petrol fiyatlarında ciddi artışa yol açabileceği belirtiliyor. Petrol fiyatları diplomatik krizin hemen ardından yüzde 2 oranında artarak 50 doları aştı bile. Bu gerginlik petrol piyasasını en azından bir süre destekleyebilecek gibi duruyor.
Suudi Arabistan, ABD'den aldığı 110 milyar dolarlık silahın parasının bir kısmını bu şekilde çıkaracak gibi görünüyor. Ama kalıcı bir çözümün ancak dönemin koşullarını iyi okumaktan ve buna göre yenilikçi ve akılcı yatırımlara yönelmekten geçtiği de ortada. Ayrıca unutmamak gerekir ki savaşın kazananı yoktur.
Sabiha KÖTEK - Enerji Günlüğü