Enerji Günlüğü (ÖZEL / MEHMET KARA) - Palmet Enerji YKB Doğanay Samuray, BOTAŞ’ın kontratlarının sona ermesinden sonra Rusya’dan doğalgazı getirmeye talip olduklarını söyledi. Samuray, elektrik fiyatında istikrarsızlıktan yakınan sanayicilere ise vadeli elektrik piyasasını önerdi.
Doğalgaz dağıtımı ve doğalgazdan elektrik üretimi alanlarında faaliyet gösteren Palmet Enerji’nin, yıllardır gündeminde bulunan hidroelektrik santrali yatırım planları da güncelliğini koruyor. 2023 yılından sonra halka açılmayı da planları arasına aldıklarını belirten Palmet Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Doğanay Samuray, enerji sektörünün gündemine ve şirketinin faaliyetlerine dair sorularımızı cevapladı.
Size enerji sektörünün gündemini sorsak?
Yaz sıcaklarına giriyoruz. Pandemiden sonra turizm sektörünün açılmasını hareketlenmesini bekliyoruz. Enerji tüketiminde de yüksek bir artış dönemine giriyoruz. Enerjideki en önemli konu bu. $andemi sebebiyle geçen sene turizm ve diğer servis sektörleri çok kötü etkilenmişti. Şimdi yavaş yavaş açılıyoruz. Güneydeki ve Ege’deki tatil köyleri, oteller vs. devreye giriyor. üretim Türkiye’nin üretimi artıyor, ihracatımız artıyor. Üretim de enerji kullanıyor, turizm sektörü de. İşin kötüsü barajlar bu sene hidroelektrik potansiyeli olarak eksik. Dolayısıyla yüksek bir elektrik tüketim artışı fakat üretimde hidroelektrik potansiyelde düşüş bekliyoruz.
Bunun fiyatlara yansıması nasıl olacak?
Evet, fiyatlarda bir artış olacağını öngörüyorum. Hem elektrik hem gaz fiyatlarında artış öngörüyoruz. Çünkü gaz fiyatları temel olarak brent petrol fiyatlarına endeksli ve dolar cinsinden. Brent petrol fiyatları 70 dolarlara çıktı. Baz fiyatta böyle bir artış olmasının yanında dolarda yükseliş var. Yüksek bir seviye. Dolayısıyla gaz fiyatlarında artış bekliyoruz. Diğer yandan tüketim artış olduğu ve hidroelektrik kaynaklarda azalma olduğu için elektrik üretiminde gaza dayalı üretim esas rolü oynayacak. Dolayısıyla burada da bir fiyat artışı bekliyoruz.
Palmet 37 yıldır bu sektörde faaliyet gösteriyor. Temel olarak, ana işi gaz üzerine kurulu.. Palmet doğalgaz dağıtım işi yapıyor. Hem Gebze bölgesi, İzmit bölgesi ve hem Erzurum bölgesinde. Aynı zamanda toptan gaz ithalatı işleri yapıyor. Gaza dayalı elektrik üretimi de yapıyor. Aydın, Lüleburgaz ve Ankara’da doğalgaz çevrim santrallerimiz var. Ayrıca yenilenebilir enerji üretimine ilişkin projelerimiz var. Palmet Türkiye’de toplam 6 milyar metreküp gaz kapasitesine sahip, dünya ölçeğinde büyük gaz tüketimi olan bir firma.
Sıvılaştırılmış doğalgaz yani LNG’nin rolü artıyor, etkisi nedir?
Tedarik sepetimizde belli katmanlar var. 1, 2, 3, 4’üncü katmanların hepsi boru gazı. Diğer katmanlar LNG. Biz boru gazını uzun vadeli kontratlarla alıyoruz. Dolayısıyla alış yükümlülüklerimiz var. Bu kontratlardan cayamıyorsunuz. En fazla, belli bir bant aralığında oynayabiliyorsunuz. Minimum bu kadar gaz çekebilirim, maksimum bu kadar diyebiliyorsunuz. Minimuma indiğinizde tüketim sepetinin içinde yukarıda bir boşluk kalıyor, onu LNG ile doldurabiliyorsunuz. Tabii davulun sesi uzaktan kulağa hoş geliyor. Herkes zannediyor ki LNG fiyatları çok ucuz. Hayır öyle bir şey yok. Dünyada LNG üretiminde tüm dünyada büyük artışlar var. Özellikle son üç yıldır Avustralya dahil dünyanın pek çok yerinde yeni LNG üretim kapasiteleri devreye girdi. Dolayısıyla LNG üretiminde müthiş bir fazlalık var. Ne var ki fiyatlarda aynı hızda bir iniş görmedik. Bir tek geçen sene düştü, o da ABD piyasasında oldu ve bizim Akdeniz piyasamızı pek etkilemedi. Şu anda LNG fiyatlarının doğalgaza göre ucuz olduğunu söyleyemeyiz.
Peki sizin fiyat beklentileriniz nedir?
Uzun vadede aldığımız pozisyon, tahminimiz LNG fiyatlarında ucuzlama göreceğiz. Yine uzun vadeli kontratlarda enerjinin bu zorlaması sebebiyle boru gazı fiyatlarında da aşağı yönlü bir hareket bekliyoruz.
BOTAŞ’ın sona erecek ithalat kontratlarının yerini doldurmaya aday mısınız?
Gayet tabii. Biz de daha uygun gaz alımı için fırsat kolluyoruz. Sadece fiyat değil, iyi şartlarda gaz arıyoruz. İyi şartlar derken kontratların esnek olması gerekiyor. Şebekeden gazı çekemediğimiz zaman, karşı tarafın sadece ‘peki çekmeyin o zaman’ demekle yetinmesini bekliyoruz, istiyoruz. Yani ihtiyaç halinde gaz çekim miktarlarında gerekli değişiklikleri yapma kabiliyeti sunan kontratları istiyoruz. Dünya ve Türkiye fiyatlarını referans alabilen kontratlar istiyoruz. Özetle çok şey istiyoruz. Kimsenin bundan beş yıl önce hayal bile edemeyeceği şartlar olursa “evet, biz bu işte varız” diyoruz. Zaten bunu yapması beklenen önde gelen oyunculardan biri biziz.
İthalat yaparken üçüncü ülkelere satma imkanı da istiyor musunuz?
İsteklerimizin sonu yok. Karşı taraf ne diyecek, ona da bağlı. Şimdi reeksport imkanı veren bir kontrat yoktu. Satıcılar daima adresi belirleyerek, Türkiye’de kullanmak üzere kontrat imzalıyor. Ama özel bir anlaşma ile X, Y ülkelerinde de satış hakkını tanıyan bir kontrat yapabilirsek bu büyük başarı olur.
Ülke kısıtı da mı koyuyor satıcı?
Gayet tabii, market kısıtı koyuyor. Diyor ki siz bu gazı sadece Türkiye’de satabilirsiniz. Veya Türkiye ile şu ülkelerde satabilirsin diyebilir. Yoksa şirket kendi müşterisi başka bir pazarda satma hakkı verirse, o ülkede kendisine rakip çıkartmış oluyor. Tedarikçiler her ülke için farklı ticari koşullara sahip kontratlar yönetiyorlar. Bizim İran’dan aldığımız gazın fiyatı başka ülkeye verdiği fiyattan farklı. Rusya için de öyle, Türkiye’ye sattığı gazın fiyatı ve koşulları farklı, Macaristan’a sattığı başka, Sırbistan’a sattığı başka.
Türkiye çıkışlı hangi marketlere gidebilir?
Her yere gidebiliriz. Türkiye’nin interconnection’ı var. Bulgaristan üzerinden ve Yunanistan üzerinden çıkış yapabiliriz.
Bulgaristan’a gaz gönderecek altyapı var mı ki?
Evet var, Malkoçlar istasyonumuz Türkiye’nin en batı ucunda. BOTAŞ çalışmalarını tamamladı, çift yönlü çalışabiliyor. Türkiye şebekesindeki gazın sevkıyatını oradan yapabiliriz.
Palmet’in iş hacmine dair rakamları sorsak?
Palmet 820 bin müşterisi bulunan dağıtım zincirine sahip bir şirket. Kendi tükettiği, kendi santrallerinde kullandığı ve taşımasını yaptığı gazın toplamı 6.6 BCM (milyar m3). Bu Türkiye’nin toplam tüketiminin yüzde 12’si civarında. Cirosu yaklaşık 500 milyon dolar.
Elektrik kapasiteniz, durum ve hedefler?
Elektrikte üretim kapasitemiz yaklaşık 1000 MW. Bu kurulu gücün tamamı doğalgaza dayalı. Bu yıl ve seneye asgari 4.5 milyar kWh elektrik üretmeyi planlıyoruz.
Yenilenebilir enerji projemiz var ama henüz üretime geçmesi. Fırat nehri üzerinde Erzincan’da ardışık 4 barajdan oluşan bir proje. Basitçe birincisi 130 MW, peşindekiler de 50’şer MW’lik üç barajdan oluşuyor. Zincir HES projesi anlamında Türkiye’deki en büyük proje. Bugüne kadar henüz yapılamayışının yegane sebebi, yapılacağı havzadan tren yolu geçmesi. Bu tren yolu bara yapılınca sular altında kalacak. Tren yolunun yerinin değişmesi gerekiyor. Kanun gereği bunu devletin yapması gerekiyor. O da devletin uzun vadeli planları arasında ve askıda kaldı. Ama biz tren yolunun çok az etkilendiği iki barajı ilk aşamada hemen başlayıp tamamlayacağız, o kısımda tren yolunun yerini değiştirme işini de kendimiz üstleneceğiz. Ama sonraki aşamayı devletin yapmasını bekleyeceğiz.
Sanayici öngörülemeyen elektrik fiyatlarından yakınıyor?
Yakınılacak hiç bir şey yok. Belirsiz bir markette değiliz. Özellikle elektrik tarafında. Ne güzel EPİAŞ’ımız var, enerji borsası, burada şimdi vadeli işlemler piyasası da açıldı. Çok tereddüdü olan sanayiciler, belli sabit bir üretim planları ve üretim kontratları varsa gidip vadeli işlemler piyasasında işlem yapabilirler, vadeli, sabit fiyattan elektrik alabilirler. Bu çok yeni bir enstrüman ama gelecekte bu piyasada işlem hacimlerinin artacağını düşünüyorum. Aynı şey doğalgazda da yapılabilir.
Mehmet KARA - Enerji Günlüğü