Enerji Günlüğü - Orta Doğu, 2050 yılına kadar taahhüt edilen net sıfır hedefi için fosil kaynaklarda enerji dönüşümüne odaklandı.
Bölgedeki enerji ve kimya şirketleri 2050 yılına kadar hükümetlerin öngördüğü net sıfır hedeflerine ulaşmaya çalışırken Orta Doğu'da düşük karbonlu proje çalışmalarına başlıyor.
Mavi ve yeşil hidrojen ve amonyak projelerinin yanı sıra büyük petrokimya programları da dahil olmak üzere Orta Doğu'nun milyarlarca dolarlık düşük karbonlu gelişmelerinin çoğu, konvansiyonel petrol ve gaz faaliyetlerinden elde edilen mali getirilerin bölgenin önde gelen üreticileri tarafından enerji geçiş planlarına yönlendirilmesiyle finanse edilecek.
NASSER’A GÖRE ENERJİ GEÇİŞ PLANINA ÜÇ STRATEJİK TEMEL
Saudi Aramco Başkanı ve CEO'su Amin Nasser, geçtiğimiz günlerde Schlumberger tarafından düzenlenen bir dijital forumda yaptığı açılış konuşmasında "çok daha inandırıcı" bir enerji geçiş planına duyulan ihtiyacı vurguladı. Nasser'e göre bu plan, aşağıda sıralanan üç stratejik temele dayanmalı:
- Politika yapıcılar ve diğer paydaşlar tarafından uzun vadede bol, uygun fiyatlı, konvansiyonel enerji arzına hala ihtiyaç duyulduğunun kabul edilmesi,
- Yeni, daha düşük karbonlu enerjinin kanıtlanmış konvansiyonel kaynakları istikrarlı bir şekilde tamamlaması,
- Teknoloji yoluyla konvansiyonel enerjinin karbon ayak izinin daha da azaltılması.
“GEÇİŞ PLANI KUMDAN KALELER ZİNCİRİNDEN İBARET”
Nasser enerji geçiş planını yorumlarken, "Petrol ve gaz yatırımcılarını utandırdığınızda, petrol ve kömürle çalışan enerji santrallerini söktüğünüzde, enerji kaynaklarını çeşitlendirmediğinizde, LNG alım terminallerine karşı çıktığınızda ve nükleer enerjiyi reddettiğinizde, geçiş planınız doğru olsa iyi olur. Oysa bu krizin de gösterdiği gibi plan, gerçeklik dalgalarının yıkıp geçtiği bir kumdan kaleler zincirinden ibaretti” ifadelerini kullandı.