ODAŞ’ın külleri, Akçansa’da çimento olacak

Çanakkale’de bulunan ODAŞ’a ait Çan 2 Termik Santrali’nden çıkan uçucu küller Akçansa tesislerinde çimentoya dönüştürülerek ekonomiye kazandırılacak.

Enerji Günlüğü - Enerji, madencilik ve turizm sektörlerinde faaliyet gösteren ODAŞ ile çimento sektörünün önemli oyuncularından Akçansa arasında, döngüsel ekonomiye de katkı sunacak bir ticari işbirliği için anlaştılar. Anlaşmaya göre ODAŞ bünyesindeki Çan2 Termik Santrali’nde üretimden kaynaklı oluşan proses çıktısı uçucu küller, çimento üretiminde kullanılmak üzere Akçansa’ya satılıyor. 

İşbirliği anlaşması için ODAŞ Elektrik Üretim Grubu Başkanı ve Suda Stratejik Metal Dış Ticaret AŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ahmet Can ile Akçansa Genel Müdürü Vecih Yılmaz bir araya geldi. Yılmaz ve Can tarafından verilen bilgiye göre, imzalanan anlaşma yaklaşık 2 milyon ton uçucu kül tedariğini kapsıyor. İşbirliği, enerji ve çimento sektörlerinde sürdürülebilirlik standartlarının yükseltilmesine önemli bir katkı sağlamayı amaçlıyor.

ODAŞ Elektrik Üretim Grubu Başkanı Ahmet Can, Çan2 Termik Santrali’nde oluşan uçucu külü ürün haline getirerek döngüsel ekonomiye kazandırdıklarını belirterek “Sürdürülebilir büyüme hedeflerimiz doğrultusunda kaynakları en verimli şekilde kullanma politikamızla hem şirketimiz hem de ülke ekonomimize katkı sağlıyoruz” dedi.

ÜLKE DIŞINA KÜL İHRACATI 

340 MWm kapasiteli Çan2 Termik Santrali, sıfır atık belgesine sahip ilk kömür santralleri arasında yer alıyor. Santraldeki baca gazı arıtma sistemi yüzde 99,3 verimlilikte dizayn edilmiş durumda. Uçucu külü yurt dışına da sattıklarına değinen Can, “2020’den bu yana ABD, Kanada ve Avrupa ülkelerine toplam 1.3 Milyon tonu aşkın uçucu kül ve sentetik alçı taşı (FGD Gypsum) ihraç ettik” dedi.

UÇUCU KÜLÜ DOĞRU KULLANMAK

Akçansa Genel Müdürü Vecih Yılmaz ise uçucu külün çimento ve hazır beton üretiminde değerli bir malzeme ve alternatif hammadde olduğunu vurguladı. Uçucu külün, üretim süreçlerinde doğru şekilde kullanılması halinde çevresel etkileri minimize eden ve kaynakları verimli kullanan bir üretim sürecini desteklediğini anlatan Yılmaz “Döngüsel ekonomi yaklaşımımızın bir örneği olan bu adım, iklim değişikliği ile mücadele stratejimize de katkı sunacak" diye konuştu.