Merkez'den KOBİ'ye enerji kredisi çıkmadı

Mehmet KARA

Merkez Bankası’nın yatırım taahhüdünde bulunan şirketlere kredi açacağını duyurması, yatırımların canlanması adına iş dünyasına umut vermişti. Ancak işin ayrıntıları ortaya çıktıkça, Merkez Bankası’nın yaratacağı kredi imkanlarından sınırlı sayıda şirketin yararlanabileceği anlaşıldı. Bu da özellikle küçük ve orta ölçekli sanayi işletmelerinde hayal kırıklığına yol açtı.

Çünkü en büyük gider kalemlerinden birini, yani enerji harcamalarını düşürmek amacıyla kendi elektriğini üretmek üzere harekete geçen işletmeler, uygun şartlarda finansman ihtiyaçlarını Merkez Bankası’nın Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi/Finansmanı (YATAK) Uygulaması’nın da karşılamayacağını gördüler.

Peki neden?

Bu soruya cevap verebilmek için isterseniz önce YATAK uygulamasına bir göz atalım.

YATAK Uygulaması, Türk lirası üzerinden düzenlenen senetler karşılığında firmalara yatırımlarının finansmanına yönelik olarak bankalar aracılığıyla yatırım taahhütlü avans kredilerine/finansmanları sağlamayı hedefliyor. Firmaların bu imkandan yararlanabilmek için hangi senetleri kullanabilecekleri, YATAK Uygulama Talimatı’nda sıralanıyor. Senetlerin kabulü için TL cinsinden ve emre yazılı düzenlenmesi, bir aracı banka olmak üzere en az iki imza taşıması, vadelerine en çok 10 yıl kalması, mevzuatın öngördüğü şekil şartlarını taşıması gerekiyor. Merkez Bankası’na rehin cirosu ile devredilmesi istenen senetlerin kredi/finansman kullanan firmaya rücu edilebilir olarak düzenlenmesi de gerekiyor. Ayrıca, firma ve banka için tahsis edilen azami limiti aşmaması istenen senetlerin, protesto yasağı ve benzeri kayıtları taşımaması ve ciro zincirinde kopukluk olmaması da aranan şartlardan. Tüm bu şartlar yetmiyor, senetlerin üzerinde imzaları bulunan firmaların kredi değerliliğinin olumlu kabul edilmesi de bir başka şart.

Gördüğünüz gibi, aslında YATAK Uygulaması kapsamında finansman sağlayabilmek için aranan şartlar oldukça sıkı. Diyelim ki tüm bu şartları sağladı, yine de çoğu KOBİ bu imkandan yararlanamıyor. Çünkü Merkez Bankası Bankacılık ve Finansal Kuruluşlar Genel Müdürlüğü Kambiyo Mevzuatı ve Krediler Müdürlüğü tarafından geçtiğimiz ay yayınlanan YATAK Uygulama Talimatı’na göre söz konusu kredi imkanından yararlanabilmek için yapılacak yatırım tutarının 1 milyar TL ve üzerinde olması şart.

Oysa amaç ülkeye katma değer sağlayacak yatırımlara finansman imkanı yaratmaksa, sağlanan kaynağı olabildiğince geniş bir tabana yayarak kullandırmak gerekmez mi? Öyle ya, kendi enerjisini üretmeye yönelik yatırım yapacak KOBİ’leri kredi alabilmeleri için “boyundan büyük işlere” yatırım yapmaya mı zorlayacağız?

Sanayici KOBİ’lerin yenilenebilir kaynaklara dayalı enerji yatırımlarının, kendilerine fayda sağlamanın yanında

Net Sıfır 2053 hedefine ulaşılmasına da büyük katkı sağlayacağını unutmayalım. Üstelik KOBİ’lerin çok değil, iki yıl sonra karşı karşıya kalacakları sınırda karbon vergisini aşmaları da ihracat gelirlerinin riske atılmaması için önemli.

Tamam, sınırlı sayıda ve kritik yatırımlara kaynak sağlamayı hedeflemek de bir tercih. Ancak bu haliyle, yani sınırlı firmaya sunulmakla kalacaksa, YATAK uygulamasını sanki bütün sektör ve firmalara finansman imkanı yaratılıyormuş gibi lanse etmemek lazım.