HASAN YİĞİT
Değerli okuyucular, 19 Kasım 2015 tarihli “Beş yıl önce 10 yıl sonra” başlıklı köşe yazımda, lisanssız güneş santrallerine verilen 13.3 dolar/cent’lik alım fiyatı garantisinin 2020 yılına kadar devam etmeyebileceğini ifade etmiştim.
Sözünü ettiğim yazıda, belli bir tarihten sonra kurulacak lisanssız güneş santrallerinin üreteceği elektriği devlet alsa bile kWh başına 5 dolar/cent’den fazla para vermeyeceği tahminde bulunmuştum. Devamında da “İdari harcamalar, bakım-onarım ve işletme masrafları gider tarafına eklendiği an sizin o 5 dolar/cent fiyatınız birden 3 dolar/cent’e düşecek” demiştim.
O tarihlerde, bu ifadelerim üzerine okuyuculardan sert ve olumsuz tepkiler gelmişti. Tepki gösterenlere göre, lisanssız GES’lere uygulanan fiyat alım garantisi aynı şekilde devam edecekti.
Bu konuda ilerleyen tarihlerde de yazılar yazmayı, ayrı görüşlerimi çeşitli ortamlarda ifade etmeyi sürdürdüm. 14 Aralık 2017 tarihli “Elektrik zammının nedeni YEKDEM mi?” başlıklı köşe yazımda ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın kafasında Lisanssız Üretim Yönetmeliği (LÜY) kapsamında GES’lere ödenecek fiyatın kWh başına 8 dolar/cent olduğunu iddia etmiştim.
Yani 21 Haziran 2018 tarihli Resmi Gazete’de yer alan ve çatı ve cephe tipi GES’lere ödenecek elektrik fiyatını yaklaşık 3 dolar/cent’e düşüren düzenlemenin ayak sesleri, iki yıl önceden duyulmaya başlamıştı. Bu yöndeki beklentimin nedeni olarak benim her zaman karşı durduğum, etik bulmadığım “1 Ampul ile 1 MW” tarzındaki lisanssız GES kurulumlarıydı.
Bugün bir kez daha ve dobra dobra söylememi istiyorsanız, lisanssız GES’lere ödenen fiyatların düşmesinin nedeni ve bugünlerde çatı pazarının ölmesinin ana suçlusu “1 Ampul ile 1 MW” tipi GES’lerdir.
Bu yeni fiyatlar ile endüstriyel çatıların yanına yaklaşmak çok zorlaştı. Ellerinde bağlantı anlaşması bulunan, daha kurulumu yapılmayan endüstriyel çatı projelerinin sahipleri, fiyatları düşüren düzenlemeden sonra, projelerini yeniden masaya yatırmak zorunda.
21 Haziran 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanmasından sonra güneş elektriğine kilovatsaat başına ödenen destek fiyatları 13,3 dolar/cent’ten sanayide (22,9814 kuruş), ticarethanede (24,4738 krş), meskende (24,466 krş) ve tarımsal sulamada (22,2999 krş) seviyesine düşmüş oldu. Bunlar benim ikibuçuk yıl önce yazdığım 5 dolar/cent’e tekabül ediyor. Bu rakamdan, kWh başına 11,3104 kuruşluk dağıtım bedeli de düşülünce, yine o eski yazımda belirttiğim 3 dolar/cent’lere inilmiş oluyor.
Şimdi arazide “1 Ampül ile 1 MW” yapan projeler de halen almaya devam ettikleri kWh başına 13,3 dolar/cent’in devam edeceğini hayal etmesinler. Şimdi yine iddialı bir tahminde bulunacağım. Bence 2018 yılında hayata geçirilmese de, en geç 2019 yılında lisanssız GES’lere ödenen alım fiyatının bir kısmı “Özel Üretim Vergisi” veya “Güneş Vergisi” adı altında Maliye tarafından kendilerinden geri alınacak.
Bunun nedeni de yine 14 Aralık 2017’deki yazımda iddia ettiğim gibi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın kafasındaki rakamın kilovat saat başına 8 dolar/cent olması.
Ayrıca 31 Aralık 2017’den önce ön kabulü yapılmış projeler dahil YEKDEM’in bitiminden sonra 1 Ocak 2021 tarihinde itibaren onların kullandıkları indirimli dağıtım bedelinin de kalkacağını buradan iddia edebilirim.
LÜY kapsamında güneş enerjisi maalesef ilk başta istismar edilmesinden dolayı bireysel ve endüstriyel çatı ve yüksek tüketimi olan sanayicilerimizin ve hastanelerimizin arazide kurabilme hakları ellerinden alınmış oldu.
Bu yazımı bu sefer küçük bir satırla bitirmek istiyorum “1 Ampul ile 1 MW” kuran yatırımcılara seçimlerden sonra başka sürprizler gelirse ben şaşırmam. İlgililere de hazırlıklı olmalarını tavsiye ederim.
Hasan YİĞİT - ANTALYA