Enerji Günlüğü - Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney’in Türkiye Direktörü Onur Okutur yılın ilk çeyreğinde enerji talebi küresel bazda yüzde 2.5 azalırken yenilenebilir enerjiye talebin yüzde 1.5 arttığını söyledi.
Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney’in, Covid 19’un enerji sektörüne etkileriyle ilgili yayınladığı raporda, salgın sürecinde petrol ve doğalgazın kârlılığında ciddi düşüşler yaşandığı vurgulanırken, rüzgâr ve güneş enerjisinin bu krizi daha güçlü yönettiğini ifade etti. Kearney Türkiye Direktörü Onur Okutur rapora ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, “Tarife garantileri, rüzgar ve güneşi fiyat düşüşlerinden korudu. 2020’nin ilk çeyreğinde enerji talebi küresel bazda yüzde 2.5 azalırken yenilenebilir enerjiye talep, geçen yılın ilk çeyreğine oranla yüzde 1.5 arttı” dedi.
Raporda yer alan bilgiye göre salgının zirve yaptığı dönemde küresel karbon salımı yüzde 17 azaldı. Kearney, yıl genelinde ise yüzde 4-7 arasında bir düşüş öngördü. Raporda, küresel ısınmayı 1.5 derecede tutabilmek için küresel karbon salımında her yıl yüzde 7.6 düşüş olması gerektiğine dikkat çekildi ve ekonominin durduğu bir dönemde bile bu hedefin zorlukla tutturulabiliyor olmasının devletleri ve şirketleri zorlayacağı belirtildi.
TÜRKİYE’DE DE GÜÇLÜ BÜYÜME
Kearney Direktörü Onur Okutur, enerjiye yön veren küresel trendlerin Türkiye’de de etkili olduğunu belirterek, “Ülkemizde 2000'li yılların başından beri büyüyen yenilenebilir enerji yatırımları salgın süresinde de önemini arttırdı. 2020’nin ilk 7 ayında devreye giren 1.900 MW kapasitenin tamamı yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşuyor. Son yatırımlarla yenilenebilir kaynaklı kurulu gücümüz 47,000 MW’ı geçti. Böylece 93 bin MW’lik toplam kurulu güç içinde yüzde 50 yenilebilir oranı gibi kritik bir eşiği de aşmış olduk” dedi.
ÜRETİMİN YARISI YENİLENEBİLİRDEN
Yenilenebilire yönelik yatırımların etkisinin elektrik üretiminde görülmeye başladığını vurgulayan Okutur şunları söyledi: “2020'de ilk 7 ayda elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam payı yüzde 49’a ulaştı. Karşılaştırmak için örnek vermek gerekirse, 2007 yılında yenilenebilir enerji kaynaklı elektrik üretimi yüzde19 seviyelerindeydi. Türkiye de dünyanın geri kalanı gibi, salgın sonrası yoğun bir enerji dönüşümü döneminin ortasında bulunuyor. Türkiye'deki enerji şirketleri de, orta ve uzun vadeli stratejilerini revize ederken ve aynı zamanda tedarik zincirlerindeki dönüşümü yönetirken hiç olmadığı kadar özenli ve dikkatli olmak durumunda.”
YEŞİLİN ÖNEMİ DAHA DA ARTACAK
Kearney’in raporuna göre Covid 19’un yol açtığı ekonomik durgunluktan çıkışta çevresel konulara daha fazla önem verilecek. Raporda, IMF Başkanı’nın, Covid 19’dan çıkış için hazırlanan teşvik paketlerinin iklim değişikliğiyle ilgili hedeflerle ilişkilendirilmesi ve yenilenebilir enerjiye acil destekler sağlanması için yaptığı çağrı, buna örnek olarak gösterildi.
Öte yandan COVID-19’la şirketlerin önemli bir kısmının evden çalışmaya geçmesi, büyük şehirlerde trafiğin yüzde 40’tan fazla azalmasına yol açtı. Londra, Paris gibi metropollerin belediyeleri, otomobil kullanımını azaltmak için bisiklet, scooter gibi araçların kullanımının teşvik edileceği yeni planlar açıkladılar. Bu dönemde, tüketicilerin satın alma kararlarında çevresel konuları ve iklim değişikliğini gözetmesi de güç kazanmayı sürdürdü.
ERKEN DAVRANANLAR KAZANACAK
Kearney Direktörü Onur Okutur, enerjide yaşanan büyük dönüşümün liderlerinin önümüzdeki birkaç yıl içinde netleşeceğini belirterek, “Erken davrananlar büyük kazançlar elde edecekler” dedi. Okutur, çeviklik ve cesur liderliğin bu süreçte kritik öneme sahip olduğunu belirterek tüm şirketlerin bu trendler karşısında stratejilerini gözden geçirmeleri gerektiğini vurguladı. Kearney’in COVID-19’un enerji sektörüne etkilerine ayak uydurmak için firmalara yaptığı öneriler şöyle:
- Covid 19’un ekonomik etkilerinden çıkışta yeşil daha çok önem kazanacak. Ufukta “Salgından yeşil çıkış” fonları var. Bu fonlardan yararlanmak için cesur adımlara ve hızlı hareket etmeye ihtiyaç var.
- Salgının bilançoları ve öncelik sıralamalarını değiştirmesi, stratejik ortaklıklar ve birleşme & satın almalar için uygun ortam yaratıyor. Müşteri platformuna erişmek, patent ve diğer entelektüel mülkiyetlerden yararlanmak veya COVID-19 için sunulan destek ve teşvikleri kullanmak için stratejik ortaklıklar ve birleşme & satın almalar doğru yöntem olabilir.
- Tedarik zincirlerinde dijitalleşme hız kazandı. Dijitalleşme, maliyet yapısını iyileştirmek için kritik önemde. Tedarik zinciri yeniden yapılandırılırken düşük karbon salımlı gelecek de göz önünde bulundurulmalı. Stratejik tercihlerde dekarbonizasyonu gözetmek artık kaçınılmaz.
Tüketici tarafından gelebilecek ani değişikliklere hazır olun. Uzaktan çalışmaktan plastiğin çevresel etkileri gibi gibi birçok olgu, tüketici eğilimlerinde değişime yol açıyor. Birçok sektörde şimdiden büyük değişimler gerçekleşti.