DR. NEJAT TAMZOK
Kamudaki enerji sektörüyle ilgili kurumlarda uzun süredir bir tedirginlik havası var. Bu kurumlardaki en küçük hareket; üst yönetime yeni bir atama ya da kurum içinde herhangi bir yapı değişikliği, çalışanlar arasında anında dalgalanmaya neden olabiliyor: Kurum kapatılıyor mu, özelleştiriliyor mu, yoksa başka yere mi bağlanıyor? Sürekli belirsizlik hâli, çok çeşitli ve bazen de abartılı beklentilere yol açıyor.
Aslında bu beklentilerin tamamen temelsiz olduğunu söyleyemeyiz. Son yıllarda gerek dünyada gerek ülkemiz enerji sektöründe yaşanan gelişmelerin enerjinin yönetsel yapısında reform ihtiyacını zorladığı ortada.
Kamunun enerji üretiminden büyük ölçüde çekilmesi, özel sektör ağırlıklı bir üretim altyapısının ortaya çıkması, enerji alanının giderek daha sofistike hâle gelmesiyle uzmanlaşma ihtiyacının artması, piyasa mekanizmaları içerisinde hızlı, esnek yapıların gerekliliği ve benzeri pek çok parametre, bir kısmı hâlâ yirminci yüzyılın ilk yarısından kalma teşkilat yapılarına sahip kurumların tümüyle elden geçirilmesini gerekli kılıyor.
Bu yönde kapsamlı bir çalışmanın olup olmadığını bilmiyoruz. Bununla beraber, yukarıda aktardığım hava içerisinde kulaktan kulağa dolaşan söylenti çok. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun yeniden yapılandırılacağı ve diğer düzenleyici kurumlarla birlikte tek bir çatı altında toplanacağı, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün Maden İşleri Genel Müdürlüğü ile birleştirilerek Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın merkez teşkilatı içerisine alınacağı, Türkiye Kömür İşletmeleri ve Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun kapatılarak işlevlerinin Elektrik Üretim Anonim Şirketi’ne devredileceği, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın işlevlerinin önemli bölümünün TPIC’e (Turkish Petroleum International Company) devredilmek suretiyle iyice küçültüleceği, Etimaden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün madencilik, bor işleme ve pazarlama bölümlerinin birbirinden ayrılarak yeniden yapılandırılacağı söz konusu söylentilerden bazıları.
***
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, 24 Haziran seçimleri sonrasında yürürlüğe girecek. Bu yeni sisteme uyum kapsamında kamunun yeniden yapılandırılmasına yönelik hazırlıkların bir komisyon tarafından yürütüldüğüne, bununla ilgili düzenlemelerin hazırlanmakta olduğuna ilişkin haberlere zaman zaman medyada rastlıyoruz.
Düzenlemelere ilişkin ipuçlarını, meclis süreçlerinde tartışmalara neden olan ve geçtiğimiz hafta Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren bir yetki kanunundan izleyebilmek mümkün. Söz konusu kanunla, 16 Nisan referandumu sonucunda Anayasa'da yapılan değişikliklere uyum sağlanması ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin gerektirdiği düzenlemelerin yapılabilmesi amacıyla Bakanlar Kuruluna - Cumhurbaşkanının göreve başladığı tarihe kadar - KHK çıkarma yetkisi verilmekte.
Bu kanun ile Bakanlar Kurulu’na, kamu kurum ve kuruluşlarının kuruluş, teşkilat, görev ve yetkilerinin yeniden düzenlenmesi; bakanlıklara bağlı, ilgili, ilişkili kuruluşların bağlılık ve ilgililik durumlarının yeniden belirlenmesi; bakanlıkların, kamu kurum ve kuruluşlarının kurulması, kaldırılması, görevleri, yetkileri, personeli, teşkilat yapısı ile merkez ve taşra teşkilatlarının kurulması; üst kademe kamu yöneticilerinin atanmaları ile görevlerine son verilmesine ilişkin usul ve esasların yeniden düzenlemesi gibi son derece geniş yetkiler verilmekte. Değişiklik ve düzenleme yapılacak kuruluşlar arasında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün özel olarak sayılması ise dikkat çekici.
Tüm bunlar üst üste konulduğunda, önümüzdeki dönemde, kamunun diğer alanlarında olduğu gibi enerji ve madencilik alanlarında da bugün faaliyet göstermekte olan kurumlardan bazılarının kapatılması, bölünmesi, birleştirilmesi ya da yeni kurumsal yapıların oluşturulması oldukça muhtemel görünmekte.
Bu gelişmelere ilişkin diğer ipuçlarını ise seçim bildirgeleri yayınlandıkça daha net görebileceğimizi düşünüyorum.
Dr. Nejat TAMZOK / Ankara/Mayıs 2018
e-Posta: nejattamzok (at) yahoo.com