Geçtiğimiz günlerde Enerji Günlüğü`nde, solar sistemlerin kalitesi ve verimliliği konusunda bir haber yer almıştı. Alman kalite kontrol kuruluşu TÜV Rheinland ile ilgili bir haberdi bu.
Haber özetle şuydu: TÜV Rheinland, 100 adet güneş enerjisi santralini kalite açısından incelemiş ve sonucu bir rapor haline getirerek yayınlamıştı. Ve işin özeti: Her üç GES`ten biri, sorunlu idi. Bu sorunlar, kurulum, teknoloji tercihi ve işletme-bakım olmak üzere üç ana başlık altında toplanıyordu.
Sözünü ettiğimiz haberin Enerji Günlüğü`nde yayınlanmasından sonra, konu sosyal medya mecralarında ciddi tartışmalara yol açtı. Araştırma sonucunu çok önemseyip teşekkür edenler olduğu kadar, bunu yayınlayarak Türkiye`de yeni yeni gelişme gösteren solar pazarına çamur atmakla suçlayanlar da vardı.
Bu tartışmalar üzerine, TÜV Rheinland’ın araştırmasını daha derin incelemeye tabi tutmanın yararlı olacağını düşündüm. Söz konusu çalışmayı yürüten Dipl. Ing. Willi Vaassen ile bağlantıya geçmek istedim. Bu çabamız sonuç verdi ve Vaassen bizimle ayrıntılı bir telefon görüşmesi yapmayı kabul etti.
Tele-randevu gerçekleşti ve Vaassen ile yaklaşık yarım saat süren bir görüşme yaptık. Görüşme sırasında çok önemli detaylar ortaya çıktı. Ayrıca Vaasen, GES`lerle ilgili yaptıkları araştırmadan çıkan sonuçların, özetlenmiş ama buna rağmen 7 sayfa tutan raporunu Enerji Günlüğü ile paylaştı.
Öncelikle, telefon görüşmesinde ortaya çıkan önemli detayları sizinle paylaşmak istiyorum. Bunu aşağıda madde madde aktarmaya çalıştım:
1) Araştırmadan çıkan en temel sonuç şu: GES kurulumlarının çoğu yüzde 100 sağlıklı değil. Ciddi riskler var ve yatırımcılar bunlara karşı dikkatli olmalı.
2) Willi Vaassen, Türkçe`de birebir karşılığı bulunmayan bir ifade kullandı. Ben bunun Almancasını ve Türkçesini buraya alıyorum. Önce orijinali: "Damit der Investor nicht Blauäugig oder leichtgläubig in die Investition geht..." Ve Türkçesi: "Yatırımcı böyle bir işe girişirken, kesinlikle naif ve/veya safça hareket etmemeli... "
3) TÜV Rheinland`ın araştırmasına konu 100 GES, kurulumu yakın tarihlerde gerçekleştirilen tesisler arasından rastgele seçildi. Ve bunların hepsi de 2014 veya 2015`te devreye alınan tesislerden oluşuyor.
4) Araştırma sonuçları, Almanya`da büyük tesislerde çok ciddi hatalar yapıldığını gösteriuyor. Bu hatalar, Küçük sistemlerde da yaygın.
5) Araştırmaya dahil edilen tesislerin yaklaşık 60`ı Almanya`daki GES`lerden oluşuyor. Yüzde 30`u diğer Avrupa ülkelerinden ve yüzde 10`u diğer ülkelerden...
6) Verimlilik ve kalite meselesi Almanya`da uzun zamandır konuşulduğu halde GES santrallerinde bu ölçüde ciddi hatalar yapılması çok ilginç...
7) Almanya`daki GES`lerde doğru dürüst bakım yapılmıyor. Tesislerde kullanılan panellerde yanlış temizlik-bakım teknolojisi kullanılıyor. Paneller üzerinde yoğun şekilde yabancı maddeye rastlanması yaygın. Ve bu durum, tesisteki üretimi düşürüyor.
8) Kurulum hatalarının çoğu, EPC şirketlerinin işlerin bir bölümünü taşeronlara devretmesinden kaynaklanıyor. Çünkü, taşeronların devreye girmesi, vasıfsız eleman çalıştırılmasını beraberinde getiriyor.
9) TÜV Rheinland yetkiliri Willi Vaassen, güneş panellerinin çalışma ortamı sıcaklığıyla ilgili de bazı şeyler söyledi. Vaassen, -40 ile +85 derece ortam sıcaklığı ile ilgili sorularım üzerine aşağı yukarı şunları ifade itti: IEC normlarındaki test prosedürleri, Almanya ve benzeri ülkelerin iklimlerine göre uygulanıyor. Yakın gelecekte, daha sıcak ülkeler için de ayrı bir test prosedür çalışması yürütülecek.
10) Willi Voossen, TÜV Rheinland`ın yaptığı araştırma sonuçları ile bunların yayınlanmasının Türkiye GES pazarına zarar verebileceği yönündeki eleştiriler üzerine özetle şöyle dedi: Bu araştırmalarla bizler orta ve uzun vadede yatırımcıların hata yapmaması veya daha az hata yapmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Söylenmemesi kimin işine gelir bilemeyiz ama bu hataların devam etmesi, solar sektörünün bütütüne zarar verir.
10) Raporun verdiği sinyal: Bu riskleri önlemek için bir Kalite Kontrol sistemi kurulmalı.
TÜV yetkilisi Willi Vaassen`in Enerji Günlüğü ile paylaştığı raporu da size aktarmak istiyoruz. Ama yazı çok uzadı. En iyisi, meselenin rapor kısmı da bir sonraki yazımızın konusu olsun...
Eleştiri ve önerilerinizi bekliyoruz...
e-Posta:
bilgi@enerjigunlugu.net
hasan.yigit@gmx.de