Enerji Günlüğü - Enerji Bakanı Fatih Dönmez Türkiye’ye, yurtdışında petrol ve doğalgaz arama ve üretim alanında işbirliği yapmak isteyen birçok ülkeden teklifler geldiğini söyledi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, TRT Haber’e verdiği röportajda, Türkiye’nin yeni enerji stratejisinin karada ve denizde edindiği tecrübelerle üretime yönelik bir karakter kazandığını söyledi. Türkiye’nin dünya enerji piyasalarında hem ticari hem de siyasi aracılık rolünü üstlendiğini hatırlatan Bakan Dönmez, birçok ülkeden kendi rezerv sahalarında ortaklaşa arama ve üretim yapmak için teklifler geldiğini kaydetti.
Bakan Fatih Dönmez, küresel enerji piyasalarındaki gelişmeleri ve Türkiye’nin enerji alanındaki stratejik vizyonunu değerlendirdi ve enerjiyle ilgili çeşitli konularda bilgiler verdi. Enerjide çok hızlı birçok değişiklik gerçekleştiğini kaydeden Bakan Dönmez, özellikle Rusya Ukrayna savaşının başlamasıyla, dünya enerji sektörünün ciddi bir arz sıkıntısı yaşamaya başladığını belirtti.
“ARZ GÜVENLİĞİ İÇİN KAYNAK ÇEŞİTLİLİĞİNİ SAĞLADIK”
Türkiye’nin enerji arz güvenliği için kaynak ve tedarikçi çeşitliliğinde çok başarılı bir strateji izlediğini bildiren Fatih Dönmez, kendi kaynaklarını yaratma, gaz iletim hatları, transit gaz hatları, LNG tedarikçisi ülkelerle anlaşmalar, spot boru gazı gibi çeşitli alternatiflere bir potada erişebildiklerini söyledi. Fatih Dönmez, 2023 başında Türkiye’nin yol haritasının hazır olacağını ve uluslararası bir sempozyum ile enerji işbirliği olanaklarını genişleteceklerini de sözlerine ekledi.
Fatih Dönmez şunları söyledi, “Azerbaycan, Rusya, İran’dan gaz alıyoruz. Irak’tan da doğalgaz temini için çalışmalarımız sürüyor. Irak sınırına kadar giden bir boru hattımız da var. Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Umman, Cezayir, Mısır, İsrail, Nijerya, ABD ve Asya Pasifik ülkeleri olmak üzere toplam 15 ülkeden gaz alabiliyoruz. Bazılarından LNG formunda ithal ediliyor. Kaynak çeşitliliği açısından çok elverişli bir konjonktür oluşturduk. Tabi bu gazı getirmek ayrı, satabiliyor olmanız da gerekir. Stratejimiz iki yönlü hem arz güvenliğini sağlamak hem de enerji geçidi olmak gerekiyor. Balkanlardan talepler var. Bunları da ayrı bir masa etrafında toplayıp, kazan-kazan mantığıyla güvenilir bir pazar oluşturmamız gerekiyor”.
ENERJİ DİPLOMASİSİNDE BAŞARILI DÖNEM
Bakan Dönmez açıklamasını şöyle sürdürdü, “Petrol ve doğalgaz stratejik emtiadır. Paranız olsa da alamayabilirsiniz. Duruma göre satamayabilirsiniz de. O açıdan Cumhurbaşkanımızın sıkı iktisadi ilişkileri ve işbirlikleri çok önemli. Umman’dan LNG alımı başlayabilir. Birleşik Arap Emirlikleri’nden yine öyle bir imkan var. Endonezya, Malezya doğalgaz üretiyor. Malezya ile petrol ve doğalgaz arama ve üretiminde işbirliği için prensipte uzlaşı görünüyor. Bu ülkelerle üretimden de pay almak gibi bir düşüncemiz var. Bu ülkeler de düşüncemize olumlu bakıyorlar. Özellikle Afrika başta olmak üzere, birçok ülkeden denizlerdeki operasyon kabiliyetimizi arttırmamızdan dolayı, çok teklif geliyor. Yarın Cezayir seyahatimiz var. Orada da ilgilendiğimiz bazı projeler var. Davet ettiler. En kısa sürede meyvelerini alacağımızı düşünüyorum”.
“LİBYA İLE İŞBİRLİĞİMİZ BAZI ÜLKELERİ RAHATSIZ ETTİ”
Libya ile imzalanan mutabakat zaptının bazı ülkeleri rahatsız ettiğini hatırlatan Fatih Dönmez, “Libya en büyük rezervlere sahip bir ülke. Ancak bu potansiyeli iyi değerlendiremiyor. Türkiye barışın tesisi için önemli rol üstlendi ve hamdolsun uzlaşı yoluna girildi. Türkiye orada da bazı üretim çalışmaları yürütüyor. Müzakereler yeniden başladı. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla geçen aylarda bir ziyaret yaptık ve mutabakat zaptı imzaladık petrol ve gaz işbirliği için. Arama ve üretimde müşterek çalışmaları içeriyor. Birkaç defa heyetlerimiz gitti. Karada ve denizde ortaklaşa arama ve üretim faaliyetleri için çalışıyoruz. Bu girişimlerimizden memnun olmayan ülkeler de var tabi ama iki egemen ülke işbirlğine karar verdiyse, bir sorun olmaması lazım. Sonuçta arz tarafında yetersizlikten bahsediyoruz. Bu tür işbirliklerinde yer almamız, sadece Libya ve Türkiye olarak 2 ülke menfaatine değil; küresel olarak bu tür faaliyetlerin artması, küresel krizin çözülmesine de katkı yapacaktır” diye konuştu.