Enerji Günlüğü - ExxonMobil-Qatar Petroleum Konsorsiyumu, Kıbrıs adası açıklarındaki 10. parselde petrol ve doğal gaz sondaj çalışmalarına başladı.
Amerikan ExxonMobil ve Katarlı Qatar Petroleum'dan oluşan konsorsiyum, Güney Kıbrıs Rum Cumhuriyeti kabinesinin verdiği doğal gaz arama lisansı kapsamında Kıbrıs sularında 10. parselde petrol ve doğal gaz sondaj çalışmalarına planladıkları şekilde başladı. Güney Kıbrıs Rum Kesimi Enerji, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı, 23 Aralık’ta sondaj çalışmaları yürüttüğünü ve henüz bir sorun yaşanmadığını açıkladı. Güney Kıbrıs Enerji Bakanı Natasa Pilides, Twitter’dan yaptığı açıklamada, Covid-19’dan ve Türkiye ile yaşanan gerilimden beri ilk kez sondaj çalışması yapıldığını belirtti. Sondaj çalışmalarının Stena Forth isimli gemi tarafından yürütüldüğü kaydediliyor.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Arama ve Kurtarma Koordinasyon Merkezi, tek taraflı olarak ilen edilen Rum münhasır ekonomik bölgesi (MEB) içerisinde bulunan 10’uncu parseldeki "Glafkos" yatağında Exxon Mobil-Qatar Petroleum konsorsiyumu tarafından bir teyit sondajı yapılması amacıyla 23 Kasım 2021 tarihinde NAVTEX (Denizcilere Duyuru) yayımlamıştı. Yatakta 5-8 trilyon ayak küp doğal gaz içerdiği tahmin edilen bir doğal gaz rezervi keşfedilmişti.
10. PARSEL TPAO LİSANSI İLE ÇAKIŞMIYOR, ANCAK TÜRKİYE TEPKİLİ
Güney Kıbrıs, 2007’nin başında 13 adet arama sahası ilan etmiş ve ABD, Fransız, İtalyan ve Katar şirketlerine ruhsat verme aşamasına geçmişti. Buna karşılık olarak Türkiye, Doğu Akdeniz’de kendi ekonomik bölgesinde Kuzey Kıbrıs’ta adanın kuzeyi ve doğusunda belirlediği bölgelerde TPAO’ya arama ruhsatları verdi.
KKTC’nin TPAO’ya petrol ve doğalgaz arama ruhsatı verdiği E, F ve G sahaları, Rum Yönetimi’nin belirlediği 1, 2, 3, 8, 9, 12 ve 13 numaralı parseller ile çakışıyor. Konsorsiyum’un arama yapacağı 10 numaralı parsel ise kesişen bölgelerin dışında kalıyor. Buna rağmen KKTC’nin Ada üzerindeki eşit haklarından dolayı Türkiye, Rumların tek taraflı anlaşmalarını kabul etmiyor.