Enerji piyasalarında 2019 öngörüleri – Haluk DİRESKENELİ

Haluk DİRESKENELİ

HALUK DİRESKENELİ 

Bizler, Enerji Analistleri her yıl sonu, bir sonraki yıl için öngörüler (tahminler) yaparız. Bu öngörülerin bir kısmı tutar, çoğu kısmı tutmaz. Yıl içinde enerji piyasalarını etkileyen çok şeyler olur. 

Siyasi iradenin politik tercihleri değişir. Seçim öncesi iyimser politikalar devreye girer, iç ve dış siyaset olaylara farklı yön verir.

Yine de öyle ya da böyle işlerimizi yönetmek, yatırımlara yön vermek için tahmin yapmak lazımdır. Bizler beraber bir öngörü çizeriz, yıl içinde gelişen olaylara göre tahminlerde düzeltmeler yaparız. 

Kurulu gücümüz 2018 yılı içinde 89GWe, peak (en çok) enerji çekişimiz Ağustos ayı içinde 49GWe oldu. 2018 içinde Doğalgaz tüketimimiz 52 bcm (milyar Sm3), Linyit üretimimiz 50+ milyon metrik ton, taş kömürü 2 milyon metrik ton, ithal kömür dış alımlarımız 30 milyon metrik ton olarak gerçekleşecek. 

Ortada durağan elektrik üretim, yatırım, rehabilitasyon faaliyeti gözlüyoruz. Özelleştirme ile özel şirketlere geçen santrallerde yeni yatırım, çevre ekipmanları ESP- FGD rehabilitasyon yatırımları henüz yok. Varsa bile çok az, hepsi 2019 sonrasında uzatılacak muafiyeti bekliyorlar. Ancak  çevre yatırımlarında muafiyet uzatması herhalde olmayacak.

Geçtiğimiz yıl proje finansmanlarında ciddi tıkanmalar görüyoruz. Kredi derecelendirme kuruluşlarının son raporlarına göre Yatırım yapılabilir ülke konumundan uzun zamandır çıktık. Bazı değerlendirme kuruluşları, olumsuz değerlendirme yapmak yerine, değerlendirme yapmayı hepten bıraktılar. Uluslararası piyasalara güven vermemiz lazım. Yabancı yerleşik yatırımcılar, ellerindeki malı, mülkü, hisseyi bırakıp gidiyorlar. 

Bu arada yeni yatırımcılar, özellikle Körfez sermayesi bizim piyasaya giriyor. Bu şartlara ABD Fed faizlerinin yükselmesi, yıl içinde üçer aylık yenilemelerle 25 baz puan artışları eklenince, anlıyoruz ki, sıcak para tüm dünyadan emilip ABD piyasasına yönlenecek.

Petrol varil fiyatı geçtiğimiz yıl içinde 60-80 dolar bandında oynadı. Bizim gibi petrolü olmayanlar için iyi. Kuzey Irak gazı, İsrail gazı konuları henüz daha kağıt üstünde duruyor. Gerçekleşmesi en az 4-5 yıl ister. 

Rus doğalgazında uzun süreli anlaşmalardan dolayı bir fiyat ucuzlaması beklentisi var. Alman sınırında Rus gazının fiyatı 1-MMBTU için 9.50$'dan 8.25$'a indi. ABD içinde fiyat 1-MMBTU için 3.00$. ABD kayaçgazı miktarının artmasının ve Alman yenilenebilir enerji teşviklerinin enerji fiyatların paçal olarak ucuzlatmasının bunda payı var. 

Petrol fiyatına bağlı olarak Rus doğalgazında genel olarak indirim yapılması beklentisi söz konusu. Bizim tarafta fiyat konusunda son tüketiciye ulaşan az bir değişiklik var. Alımda toptan fiyatlarda düşüş var, ama son kullanıcı fiyatlarında indirim seçim öncesi politikalarla alakalı.

Körfez sermayesi için çok ucuza alınacak kelepir yatırım imkanları ortaya çıktı. Özellikle Suudi, Katar ve diğer körfez ülkelerinin finans kuruluşları, özelleşen ve ucuzlayan enerji santrallerini satın almak için danışmanlar kullanmaya başladılar. Katar sermayesi yerli banka satın aldı. Enerji piyasamızda 50+ milyar ABD dolar civarında yeniden borç yapılandırması bekleniyor. El değiştirmeler  olabilir.

2018 sonu büyümemiz yüzde 4-5 aralığında tahmin ediliyor. Siyasiler, enerji yatırımlarının, büyüme oranından daha fazla oranda artması gereğine inanıyorlar. Mevcut ortamda bütün bunları telaffuz etmek zor. Kamu harcamalarını karşılayacak gelirleri bulmak kolay değil. Enerji Bakanlığı ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), yeni elektrik üretim santrallerinin devreye girmesinde kolaylıklar gösteriyorlar. Eskiden test deneme kontrol geçici kabul işlemleri ciddi ve uzun sürede yapılırken, şimdilerde çok çabuk yapılmaya başlandı. 

Yerli yakıt kullanacak olan Çayırhan-2, Trakya Saray, Eskişehir Alpu, Konya Karaman, Afyon Dinar, Soma Deniş, Soma Eynez termik santralleri hızla devreye girsin isteniyor. Yerel insan Eskişehir, Trakya bölgelerinde termik santral yatırımlarına mesafeli. Yararına inanmıyorlar. Zorlama ile bir yere varılmaz, yatırımın yapılması için ikna lazım.

Yeni işletmeye giren ucuz santrallerde refrakter bozulmaları, ekipman ve I&C sistem, senkron arıza duyumları geliyor. CFB tasarımlar yerli linyite uyumlu çalışmıyor. Afşin-B benzeri “indirect firing pulverized coal combustion” ön ısıtmalı dolaylı pülverize kömür yakma tasarımı bizim yerli linyit kömürleri için daha uyumlu görünüyor.

Hamitabat 1200 MWe ve Kırıkkale 840 MWe kombine çevrim santralleri devreye girdi. Ancak herhangi bir sebepten Rus gazı bir şekilde kesilirse ne olur? Ciddi bir gaz tedarik riskimiz var. TürkAkım henüz devreye girmedi. 15.75 milyar metreküplük taşıma kapasitesi bulunan ilk hattan gelecek gazı bizim alacağımız söyleniyor. Ama ne miktar gelecek biz net bilmiyoruz. 

Afsin Elbistan-A el değiştirdi. Yeni gurup 4x344 MWe rehabilitasyon ve yeni 2x344Mwe üniteler için mühendislik çalışmasına başladı. Böyle büyük projeler için büyük finans paketi ve tecrübeli kadro istihdamı gerek. 

Afşin Elbistan-A santralinin tek ünitesi nadiren bir süre yüksek ilave yakıt ile çalışıyor, diğer üç ünite hiç çalışmıyor. Bu santrali yeniden onarmak beyhude görülüyor. Sökülüp yeniden, yeni tasarımla yapılması daha uygun olur, düşüncesindeyiz.

Afşin Elbistan-B santralinin arızalı üniteleri onarıldı devreye girdi. Genel rehabilitasyon hala bitmedi. Çalışan ünitelerin emre-amadeliği istenen seviyede değil. Çöllolar sahası, heyelan dolayısıyla hala kapalı. Kışlaköy kömür sahasından, çoğu kamyon taşımasıyla gelen yerli açık ocak kömür bu sistemi daha ne kadar götürecek? Afşin Elbistan’daki diğer yeni termik santral yatırımları için öylesine gelen istekli pek kalmadı, ortada ciddi yatırımcı yok. Kore, Japon, Katar, BAE finansman gurupları beklemede, durum değerlendirmesi yapıyorlar, yeni yatırımlar için aceleleri yok. Değeri çok düşmüş eski tesisleri satın almak için fırsat kolluyorlar. 

İskenderun körfezi, Biga yarımadası, Çatalağzı, Aliağa, Amasra bölgelerinde ithal kömür santral yatırım projeleri vardı. Başlananlar bitecek ancak siyasi irade cari açığı artıran ve olumsuz etkileyen ithal kömür kullanımına net tavır koydu. Bundan sonra ithal kömür yatırımı yok. İthal kömürün uluslararası spot piyasada metrik ton başına 100+ dolarlık fiyatı zaten çok pahalı. 

Polonya’da 2018 iklim değişikliği COP24 toplantılarından sonra kömür ve fosil yakıtlar karşıtı ciddi yaptırımlar gündeme gelmedi. COP-23 Bonn Almanya Konferansı sonrası bilgilenme, konumlanma devam ediyor. Çevre ekipmanlarına, temiz kömür teknolojilerine yatırım gerekecek. Yakın gelecekte kömürden tamamen kaçış, tümden finansman kesilmesi söz konusu olacak. 

Güneydoğu HES yatırımları bölgedeki olaylardan etkilendi. Güneydoğu’da yeni enerji yatırımları yok. Bölge enerji-elektrik emiyor, kullanıyor, fakat insanlarımız fatura parasını ödemiyor. Güvenlik için daha çok para harcamak yerine sorunları diyalog ile çözme imkanlarını araştırsak daha akılcı olacak, deriz. 

YEKDEM uygulaması yenilenebilir enerji piyasasına belli öğretiler getirdi. Şirketler ne yapacaklarını iyi öğrendiler, hidro, güneş, rüzgar yatırımları yoluna girdi. Birim elektrik üretim maliyetleri azalmaya başladı. Bunlar en sevindirici haberler, yerli imalat imkanları da artıyor. 

Güneş ihtisas bölgelerinin faaliyete geçmesi ile üç haneli GES kurulu güçlerine ulaşılabilir. Her biri 1000 MWe kapasiteli RES ve Güneş YEKA ihaleleri sonuçlandı. Bu güzel yatırımların tamamlanmasını ve yenilerinin gelmesini bekliyoruz. 

2019 içinde beraber cevaplamak zorunda olduğumuz sorular var. Enerji pazarların durumu ne halde? Belirgin bir toptan fiyat oluştu mu? ETKB, EPİAŞ, EPDK yatırımcılara ve bankalara yeni yatırım için yeterli güveni verecekler mi? Kapasite fiyatlamaya ne zaman geçilecek? TEIAŞ 10 yıllık planları yeni  bağlantıları için değişip EPDK’dan tarife izni aldı mı? Her şey 31 Mart yerel seçimlerine endekslendi. Hidro ve termik gaz için yeni ulusal planlar var mı, ulusal şebeke (grid) müsait mi? Ulusal şebekede son durum nedir? Hükümet programında henüz net rakam, hedef göremedik.

Rüzgar ve güneş enerji üretimi artık ucuz. Elektrik pazarında güvenle ve belki  çok daha fazla yatırım olabilir. 

Sinop nükleer santrali projesinden Japon’ların vazgeçtiği haberleri çıktı ama sonra yalanlandı. Bizim Bakanlık Bakanlık fizibilite raporunun incelendiğini söylüyor. 

Akkuyu için yerinde fazla çalışma görmüyoruz. Nükleer yerli yakıt imkanı nedir, birden fazla ülkeden yakıt import imkanı bulundu mu? Kullanılmış yakıt nereye, ne maliyetle gidecek? Bu soruların cevapları yoksa, nükleer işinden vazgeçme imkanı nedir? Vazgeçmenin maliyeti nedir? İleriye dönük üretim ve tüketim tahminleri için en az maliyetli modeller ne zaman yapılacak?

COP24 Polonya toplantısından sonra termik santral maliyetleri ne olacak. Bu yerli kömür kullanacak termik santrallere proje finans nerden gelecek ? 

Enerji stratejilerinin kritik parametresi ekonomik büyüme olurken, verimliliği artırmak, talep artışını azaltmak veya sabit tutmak gerek. Yapabilecek miyiz? Nasıl olacak? Güney sınırımız ötesindeki sıcak çatışmaların seyri değişti. Savaşta kazanan taraf olmaz. Savaştan kaçınmak istiyorsanız, her zaman savaşa hazır olmalısınız.İş hayatı 2018 içinde zor geçti, 2019 daha zor geçecek. İşlerinizi yönetirken, yatırım hesabınızı kendi öngörülerinize uygun yapın. 

Türkiye’nin iş insanlarının aklı selimine güvenin. Büyük iç piyasa gücüne inanın. 

Ekonomistlerin ‘kırılganlık’ uyarılarına ihtiyatlı yaklaşın. Borçlanmayın, nakitte kalın. Artan paranız varsa borçlandığınız para biriminden tasarruf edin, masraflarınızı azaltın, mevcut işletmenizi yürütün. Reklam, mühendislik, fizibilite çalışmalarınıza devam edin. 

Zor günler gelir geçer, merak etmeyin. Yeni yılınız kutlu olsun. 

Haluk DİRESKENELİ – Enerji Günlüğü / Ocak 2019