Enerji müdürleri geliyor!

Mehmet KARA

MEHMET KARA

Türkiye’de enerji sektöründeki gelişmeler hızlı.

2001 yılında çıkarılan Elektrik Piyasası Kanunu ile elektrikte serbestleşme benimsenmişti.

2013 yılında bunun yerini 6446 Sayılı yeni Elektrik Piyasası Kanunu aldı.

Serbestleşme doğrultusunda 2000’li yılların başlarından itibaren özelleştirmeler hız kazandı.

Devlet yeni elektrik santrali yapma işini ağırlıklı olarak özel sektöre bıraktı. Elindekileri de işletme hakkı devri ya da lisans devri yoluyla özel şirketlere devretmeye başladı.

Elektrikte dağıtım işi ise 2015 yılı itibariyle tamamen özel sektör üstlendi.

Tüm bunlar yapılırken, elektrik ticareti piyasasının önü açıldı.

Piyasa Mali Uzlaştırma Merkezi adı altındaki bu piyasada büyük ölçekli oyuncular arasında 2009’dan itibaren elektrik alım satımı başladı.

Daha sonra bu faaliyetler Enerji Piyasaları İşletme AŞ’ye devredildi.

Enerji Borsası olarak nitelendirilen bu faaliyetler, gün öncesi, gün içi ve dengeleme güç piyasası gibi farklı pazarların açılmasıyla elektrik ticaretinin giderek derinleşmesini sağlıyor.

Hiç kuşkusuz her yeni yapılanmada olduğu gibi burada da birtakım sıkıntılar çıkıyor. Ama bunları gidecek düzenlemeler de hemen peşinden geliyor.

Ancak sağlıklı bir enerji piyasasına doğru giden yolda bazı yapısal sıkıntıların aşılması için kimi köklü adımlara ihtiyaç olduğu da kesin. Özellikle piyasadaki elektrik fiyatlarının sektör için sağlıklı bir gösterge kabul edilebilmesi için maliyet bazlı fiyatlandırmayı sağlamak önemli.

Bir de enerji piyasasında yaşanan, yukarıda anlattığımız gelişmeler, elektriği ticari bir ürün haline getirdi. Bu adımın tamama erdirilmesi için herkesin elektriğini istediği tedarikçiden alabilmesinin sağlanması gerekiyor. Yani serbest tüketici limitinin sıfırlanması gerekiyor. Aynı apartmandaki Ali Bey serbest iken Ayşe Hanım serbest değilse ortada bir sorun vardır.

Her neyse, biz işin bu kısmını burada kesip başlığa da çıkardığımız konuda söylemek istediklerimize dönelim.

Elektrik piyasasındaki serbestleşme, tüm ekonomik faaliyet alanlarında da dönüşümü beraberinde getiriyor. Bunun nedeni de şirketler için eskiden fiyatları belli, sabit bir girdi kalemi olan elektriğin artık ticari bir ürün ve işletmeler açısından yönetilebilir, hatta yönetilmesi zorunlu bir maliyet kalemine dönüşmesidir.

1980’lı yıllara kadar şirketlerde muhasebeci vardı. Bütün parasal işler ve işlemler onlar tarafından takip edilirdi. 1990’larda para ve sermaye piyasalarının gelişimiyle birlikte şirketlerde klasik muhasebecilerin yerini, bankacılık ve finansal operasyonlardan da anlayan finans müdürleri almaya başladı.

Bugün patronlar ne kadar farkında bilmiyoruz ama artık işletmelerde enerji yetkililerine de ihtiyaç var. Şirketten şirkete değişmekle birlikte enerji danışmanı, enerji yöneticisi gibi sıfatlara sahip yöneticilerle çalışma zorunluluğu kendisini giderek daha çok hissettiriyor.

Mesela mobilya üreticisisiniz. Satın almacınız keresteyi, suntayı, verniği, boyayı, mobilya döşemeliği kumaşları en uygun fiyata nasıl tedarik edeceğini bilebilir. Muhasebeciniz ise bunların hesabını kitabını tutabilir. Ama elektrik işi çok karmaşık ve günübirlik bir piyasa.

Nasıl ki şirketin kasasındaki nakit varlıkları günü gününe yöneten finansman yetkiliniz varsa, elektrik için de bir adet yetkili istihdam edilmesi gerekebilir. Yani ya finansman müdürünüzü elektrik piyasasına hakim hale getirip günü birlik operasyonlarla enerji maliyetlerini düşürmenizi sağlatacaksınız ya da elektrik piyasasından da anlayan yeni bir finansman müdürü alacaksınız. Veya finansman müdürünüz yerinde kalsın, sadece elektrik işini yönetecek yeni bir müdür istihdam edeceksiniz. Şirketinizin sektörüne, büyüklüğüne, çalışma tarzına göre bir tercihte bulunabilirsiniz.

Bu arada, enerji müdürünü sadece elektriği nereden ve kaça alacağınıza karar verecek bir kişi olarak da görmeyin sakın. Çünkü bazen o yönetici sizi, fabrikanızı bir haftalığına tatil etmeye bile ikna edebilecek donelerle karşınıza gelebilecektir. 

Nedeni basit. O bir hafta içinde kullanmayacağınız elektriğe, çok çok yüksek fiyatlardan piyasada başka alıcı bulabilirsiniz. Yani fabrikanız bir hafta koltuk masa sandalye üretmezse zarara girmez, stoktan satışa devam eder. 

Ama kullanmadığı bir haftalık elektrikten belki de bir aylık faaliyet geliri kadar kazanç sağlarsınız. Yani işin özeti, tüm işkollarında belli bir ölçeğin üzerindeki işletmeler, enerji müdürü istihdamına hazır olsun!