Enerji Günlüğü - Elektrik Mühendisleri Odası 465 bakanlık görevlisinin tüzüğe aykırı olarak DEK-TMK'ya üye yapılmaya çalışıldığını söyleyerek tepkisini dile getirdi.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) bir basın açıklaması yaparak, Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi'nin (DEK-TMK) 21 Mart 2014 tarihinde yapılacak Genel Kurulu öncesinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selahattin Çimen ile Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Barış Sanlı'nın referansıyla 465 bakanlık görevlisi tüzüğe aykırı olarak DEK-TMK'ya üye yapılmaya çalışıldığını söyledi.
DEK-TMK Dernek Tüzüğü'ne göre derneğe, gerçek ve tüzel kişiler üye olabildiğini, gerçek kişi olarak üye olmak için adayların, derneğin iki "gerçek kişi" üyesinden referans mektubu almaları gerektiği belirtilen açıklamada,Derneğin 200 "gerçek kişi" üyesinin yanı sıra aralarında Elektrik Mühendisleri Odası'nın (EMO) da yer aldığı 67 "tüzel kişi" üyesi bulunduğu bilgisi veriliyor. 60 yılı aşkın bir tarihi bulunan DEK-TMK'nin "gerçek kişi üye" sayısı bu sürede 200 ile sınırlı kalırken, iki bakanlık bürokratının referansı ile 465 kişinin bir günde derneğe kayıt edilmek istenmesinin dikkat çekici olduğu belirtiliyor.
EMO’nun basın açıklaması şöyle devam ediyor:
“Dernek Tüzüğü'nün 7. Maddesi'nde gerçek üyelik için yeterlilik, "fiil ehliyetine sahip gerçek kişiler, enerji veya enerji-çevre ilişkisi konusunda araştırmaları, çalışmaları, görevleri, hizmetleri ve eserleri ile tanınmış olmalıdır" ifadeleri ile açıklanmıştır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın iki bürokratının gerçek üyelik için referans olduğu 465 kişilik listeye bakıldığında, hizmet ve eserleri ile tanınan kişilerden daha çok, enerji alanından uzak kamu görevlilerine de yer verildiği görülmektedir.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın Dış İlişkiler ve AB Genel Müdürlüğü bünyesinde çalışan 40, Strateji Geliştirme Başkanlığı'ndan 23, Nükleer Enerji Proje Uygulama Dairesi Başkanlığı'ndan 15, Enerji İşleri Genel Müdürlüğü'nden 13, Enerji Üretim A.Ş.'den 61, Maden İşleri Genel Müdürlüğü'nden 17, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'ndan 13, Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu'ndan 126, ETİ Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nden 48, Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü'nden 7, Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş.'den 25, Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü'nden 39, Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nden 17, Elektrik Üretim A.Ş.'den 21 kişinin üye yapılmak istendiği belirlendi. Bakanlığın çeşitli birimlerinde ve bağlı kuruluşlarda görev yapan bu kişiler arasında daire başkanları ve müdürlerin yanı sıra "güvenilir" memurlar, insan kaynakları uzmanları, mali müşavirler bile yer alıyor. Hatta lise mezunu düz memurlardan, teknisyenlere, teknikerlere, işletmecilere ve beden eğitimi öğretmeni veya imam kökenli memurlara varıncaya kadar ilgisiz kişiler dahi listeye eklenmiştir.
Listede yer alan sınırlı sayıda ismin derneğe üye olabilmek için gerekli ehliyeti olduğu varsayılsa bile listenin büyük bir bölümünün derneğe hedeflenen bir operasyon için üye yapılmaya çalışıldığı aşikardır. Talimat ile derneğe üye olmaya çalışan bu kişilerin ortak özellikleri hepsine kendileri gibi bürokrat olan iki ismin referans olmasıdır. Genel Kurul öncesinde bu kadar kişinin üye yapılmaya çalışılmasının seçimleri etkilemek dışında bir amaç taşımadığı açıktır.
Mütevazi bir bütçesi ile saygın bir kurum olan DEK-TMK'nın bugün AKP İktidarı'nın hazırladığı bir operasyona hedef olmasının arkasında, 23. Dünya Enerji Kongresi'nin 2016 yılında İstanbul'da düzenlenecek olması yatmaktadır. Dünya çapında bir organizasyonu yürütecek olan ve kongre öncesi Dünya Enerji Konseyi'nin başkan yardımcılığı, kongre sonrasında ise başkanlığını üstelenecek isimler, bizzat bakanlık tarafından bu operasyon ile belirlenmek istenmektedir. Yürütülen operasyonun yalnızca DEK-TMK'nın değil aynı zamanda 90 ülkede yerel örgütlenmelere sahip olan Dünya Enerji Konseyi'nin üst yönetimini belirleme ve büyük ölçekteki 23. Dünya Enerji Kongresi'nin bütçesini kontrol etmeyi de hedeflediği endişesini taşıyoruz.
DEK-TMK'nın tüm saygın üyelerini gelişmeler karşısında duyarlı davranmaya çağırıyoruz.DEK-TMK Yönetim Kurulu'nu ise tüzüğe uygun olmadığı aşikar olan bu isimlerin üye kaydedilmemesi konusunda uyarıyoruz. Siyasal iktidarın tüm bağımsız kurumları ele geçirme ve yozlaştırma anlayışına karşı üyelerimizi EMO ile birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz”.