Enerji Günlüğü - Elektrik Mühendisleri Odası 67. yaşını kutluyor.
Elektrik, Elektronik, Kontrol ve Biyomedikal mühendislerinin meslek örgütü olan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), kuruluşunun 67. Yılını kutluyor.
85 bin üyesi, 14 şubesi, 111 il ve ilçe temsilciliği ve 150`yi aşkın çalışanı olan EMO, 67. kuruluş yılı dolayısıyla yayınladığı mesajda, “İlk Genel Kurulu`nu 26 Aralık 1954 tarihinde gerçekleştiren EMO, TMMOB ve bağlı odaları ile birlikte mühendislik mesleğinin gelişimi ve bilimin kamu yararına kullanılmasına yönelik öncü çalışmalarıyla, onurlu yürüyüşüne ve dik duruşuna devam edecektir” ifadelerini kullandı.
Elektrik Mühendisleri Odası 47. Dönem Yönetim Kurulu imzasıyla yayınlanan açıklama şöyle devam etti, “EMO ve üyelerinin mesleki faaliyetleri yalnızca toplumun bir kesimini ilgilendiren sınırlı bir alanı değil, tüm toplumu ve ülkenin gelişimini ilgilendiren alanları kapsamaktadır. Bu kapsamda enerjinin de iletişimin de temel bir insan hakkı olduğundan yola çıkarak, ülkemizin teknolojik ürünlerin pazarı değil, üreticisi olması gerektiğinin bilinci içinde meslektaşlarımıza ve ülkemiz ekonomisine yarar sağlama amacıyla faaliyetlerimizi yürütüyoruz”.
“MESLEKİ FAALİYET SİYASİ HAYATIN PARÇASIDIR”
Mesleki faaliyet alanlarının hiçbir ülkede ekonomik, siyasal ve toplumsal sorunların dışında olmadığını bildiren EMO açıklaması, “Tam tersine mesleki faaliyetleri toplumsal sorunların dışında gösterme anlayışı; sorunların çözümü önündeki en büyük engeli oluşturmaktadır. Ülkemiz uzun süredir ekonomik ve siyasi kriz içinde bulunmaktadır. Koronavirüs salgınının daha da ağırlaştırdığı kriz koşullarından orantısız biçimde etkilenen geniş halk kesimleri geçim kaynaklarını kaybetmiş, işsizlik artmış, yoksulluk ve açlık dayanılmaz boyutlara ulaşmıştır. En temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayan yurttaşlar mecburen tüketici kredilerine yönelmiş ve hane halklarının borç yükü artmıştır. Yabancı para birimleri karşısında eriyen Türk lirası, tarihin en düşük değerlerine gerilemiştir. Elektrikten doğalgaza, gıdadan ulaşıma her alanda yapılan yüksek zamlar ve resmi açıklamalara göre yüzde 21, gerçekte ise yüzde 40`ı geçen enflasyon halkın belini bükmektedir. İktidar tarafından bunalımdan çıkış olanağı sağlayacak bir politika ortaya konulamazken, göz boyamaya yönelik kararlarla gün geçirilmeye çalışılmakta, kamu idaresi "ben yaptım oldu" mantığıyla yürütülmekte, yandaş çevreler ve sermaye kesimlerinin çıkarları doğrultusunda hareket edilmektedir” ifadeleriyle devam etti.
“MÜHENDİS EMEĞİ UCUZLATILIYOR”
Reel sektörlerin geriletildiğini ve sıcak paraya dayalı ekonomi modeli uygulandığını belirten açıklamada, “Emek üzerinde yoğunlaşan baskılar, mühendis emeğinin de ucuzlatılması, esnek üretim modellerine tabi kılınması sonucunu doğurmaktadır. Özellikle kadın mühendisler bu baskıyı daha fazla hissetmekte, işsizlik olgusunu daha yoğun yaşamakta ve cinsiyet ayrımcılığı içeren tutumlarla karşılaşabilmektedir. Bu vesileyle kadınlara yönelik ayrımcılık ve şiddetle mücadelenin en büyük kazanımlarından birisi olan İstanbul Sözleşmesi`nin feshi kararından derhal vazgeçilmesi gerektiğinin altını bir kez daha çiziyoruz” dendi.
Yetişmiş mühendislerin başka ülkelere gittiğini kaydeden açıklamada, mühendislere yönelik istihdam planlaması yapılması gerektiği anlatıldı ve EMO’nun varlığının Türkiye`nin toplumsal-siyasal yapısında azımsanmayacak tarihsel bir süreci ve birikimi ifade ettiği bildirildi.
Açıklama “67 yıllık onurlu yürüyüşümüzün kilometre taşlarını ören değerlerimizi, kaybettiğimiz tüm mücadele arkadaşlarımızı saygıyla anıyoruz” sözleriyle sona erdi.