Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, dün yazılı bir açıklamayla, Afyon Dinar`daki 5 ruhsatlı kömür sahasında 2008 yılından bu yana yapılan rezerv keşif ve tespit çalışmalarının sonuçlandığını duyurdu.
Buna göre, MTA Genel Müdürülüğü tarafından, uluslararası standartlara uygun ve yine uluslararası kabul gören kriterleri içerecek şekilde yapılan çalışmalar sonucunda bölgede 941.5 milyon tonluk kesinleşmiş görünür rezerv tespit edildi.
Bu keşif, sadece enerji sektörü açısından değil, Türkiye ekonomisinin bütünü açısından da çok önemli. Bunun nedenlerini şöyle sıralayabiliriz:
TOPLAM REZERVLER 400 MİLYoN TON ARTTI
1) Görüş ve bilgilerine başvurduğumuz yetkililerin verdiği bilgilere göre söz konusu keşif, Türkiye`nin toplam linyit rezervlerinin 400 milyon ton daha artması anlamına geliyor. Toplam 941.5 milyon tonluk toplam rezervin 500 küsur milyon tonluk kısmı daha önce ifade edilen 14 milyon metreküplük toplam rezerv rakamlarına dahil ediliyormuş. Demek ki Türkiye`nin toplam linyit rezervleri artık 14.4 milyar ton olarak kayıtlara girmiş durumda.
YABANCI SERMAYE İÇİN CAZİP
2) Yapılan rezerv tespiti için uluslararası standartlara uygun bir süreç işletildi. Bu da şu demek: Dinar`daki 5 sahada bulunan rezervler, uluslararası kabul görmüş bir varlık olarak kayıtlara girdi. Hem yerli hem de yabancı yatırımcılar, bu bölgedeki kömürün çıkarılmasına ve işletilmesine ilişkin ihalelere katılırken, uluslararası kabul görmüş rezerv verilerine güvenerek davranabilecekler.
DAHA YÜKSEK SATIŞ GELİRİ
3) Bölgede çıkarılan kömürün ısıl değeri ortalaması 1700 k.cal/kg olarak tespit edildi. Bu Türkiye`nin halen işletmedeki en çok bilinen Elbistan havzasındaki kömürün ısıl değerinin yaklaşık 1.7 katı bir değeri ifade ediyor. Elbistan`daki ortalama değer 1050 k.cal/kg düzeyinde. Isıl değerin yüksekliği de, özel sektöre devredilmeye hazırlanılan Dinar kömürünün gerek yerli gerekse yabancı yatırımcılar açısından daha cazip olacağı anlamına geliyor. Kömür santrali kurma şartıyla açılacak işletme ihalesinden elde edilecek gelirin de buna göre belirlenmesi kaçınılmaz. Yani daha yüksek özelleştirme geliri beklenmesi çok normal...
3500 MW`LİK TESİSİ 30 YIL ÇALIŞTIRACAK
4) Bakan Taner Yıldız, Dinar`daki kömüre dayalı 3500 MW kurulu güçte termik santral kurulacağını da açıkladı. Buradaki 941.5 milyon tonluk kömür, söz konusu güçteki bir elektrik üretim tesisisin yakıt ihtiyacını 30 yıl boyunca karşılayabilecek bir rakam olarak ifade ediliyor. Tabii bölgeyi devralıp santrali projelendirecek işletmeci, daha hızlı bir tüketim yapmayı da planlayabilir, o başka...
KURULU GÜÇ YÜZDE 6 ARTACAK
5) Dinar Bölgesi`nde 3500 MW`lik bir elektrik üretim tesisi, Türkiye`nin mevcut 58 bin MW`lik kurulu gücünün yüzde 6`sına tekabül ediyor. Tabii bu sahanın özel sektöre devredilmesi ve kurulacak tesiste üretilecek ilk elektriğin şebekeye verilmesi için asgari 5-6 yıllık bir süreye ihtiyaç olduğunu unutmamak gerekiyor.
YENİ BİR BAZ YÜK MERKEZİ
6) Dinar Kömür Havzası İç Ege`nin Güneydoğu kesimine düşüyor. Buraya 3500 MW`lik bir elektrik üretim tesisi kurulması, Denizli, Afyon, Uşak, Isparta ve Burdur gibi illerin tam ortasında, yeni bir baz yük elektrik üretim merkezi oluşması anlamına gelecek. Böylece Türkiye`nin ulusal elektrik iletim şebekesindeki yük tevziinin kolaylaşması, teknik iletim kaybının asgariye inmesi söz konusu olacak.
İSTİHDAM SAĞLAYACAK
7) Bölgenin işletmeye açılması, başlangıçta termik santral kurulumunda, ileride ise kömür çıkarma faaliyetlerinde binlerce insanın istihdamının da önünü açacak.