Enerji Günlüğü - ABD, iklim krizine yönelik ülkeleri tedbir almaya davet eden Küresel Paris İklim Anlaşması'ndan resmi olarak çıktı.
59. ABD Başkanlık Seçimleri’nin olduğu gün iklim krizi ile ilgili önemli bir gelişme yaşandı. ABD Başkanı Donald Trump'ın Küresel Paris İklim Anlaşması'ndan çıkma kararı dün itibarıyla resmen hayata geçti. ABD Başkanı Donald Trump, Paris anlaşmasından çıkmak istediğini 2017 yılında açıklamış olmasına karşın yasal yükümlülükler nedeniyle resmi çıkış bugüne kadar gerçekleşmemişti.
Çin’in ardından en yüksek karbon emisyonuna sahip ülke olan ABD, Paris Anlaşması'nın tarafı olarak kalmaya devam edecek. Anlaşmanın, imzacı ülkeler üzerinde herhangi bir bağlayıcılığı ve yaptırım gücü bulunmuyor. Anlaşma, yalnızca ülkelerin sorumluluklarını ve bazı tavsiyeleri içeriyor.
SEÇİM SONUCU ÜLKENİN TAVRINI DEĞİŞTİREBİLİR
Trump, anlaşmanın ülkede istihdamı engellediğini ve ABD vatandaşlarını “cezalandırırken” dünyayı kirleten diğer ülkeleri “cezalandırmadığını” iddia ediyor. İklim değişikliğiyle mücadelede olumsuz adımlar atan Trump, iklim araştırmaları yapan NASA Dünya Bilimleri’ne verilen devlet fonunu azaltmış ve fosil yakıt düzenlemelerinini de esnetmişti.
Bununla birlikte seçim sonucunun çok farklı gelişmelere yol açabileceği kaydediliyor. ABD Demokrat Başkan Adayı Joe Biden, seçilmesi durumunda ilk günden ABD’yi yeniden Paris Anlaşması grubuna alacağını ve 2050 yılı için sıfır karbon emisyonu hedefi koyacağını açıklamıştı.
İKLİM HEDEFLERİNE ULAŞMAK ZORLAŞACAK
BM İklim Değişikliği Çerçeve Konvansiyonu (UNFCCC) Başkanı Patricia Espinosa, ABD'nin anlaşmadan çıkmasının planlarında önemli bir açığa neden olacağını kaydetti. "ABD'nin anlaşmadan çıkması hedeflerimize ulaşmayı zorlaştıracak" dedi.
Paris Anlaşması, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında 2016 yılında Paris’te imzalanan ve küresel sıcaklık artışını maksimum 1,5 derecede sınırlayarak daha yaşanılabilir çevre ve iklimi hedefleyen bir anlaşma. Bugün itibarıyla Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ne üye 196 ülkenin tamamı ABD hariç anlaşmanın imzacısı konumunda bulunuyor. Buna ek olarak bu ülkelerden 189’u anlaşmanın sorumluluklarını resmî olarak kabul eder ve bu yönde somut adımlar atarken Türkiye, İran, Irak, Angola, Eritre, Güney Sudan ve Yemen imzacı olsalar da resmî olarak herhangi bir adım atmış görünmüyor.