1. HABERLER

  2. YENİLENEBİLİR

  3. GÜNEŞ

  4. Sarvan: Dev hücre fabrikası kurulmalı

Sarvan: Dev hücre fabrikası kurulmalı

CW Enerji YKB Tarık Sarvan, Türkiye’deki güneş paneli üretim kapasitesinin büyük ölçekli hücre fabrikasını gerekli kıldığını belirterek, bu alanda hamle yapmaya istekli olduklarını ifade etti.

Sarvan: Dev hücre fabrikası kurulmalı

Türkiye’de güneş paneli üretim kapasitesi iç talebin üzerinde. Ancak sektörde hala yeni kapasite. yatırımları yapılıyor. Peki bu neyin işareti? CW Enerji Mühendislik Ticaret ve Sanayi AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Tarzan Tarık Sarvan, Enerji Günlüğü'nün sorularını cevapladı.

Türkiye’de 30 bin MW’a yakın elektrik depolama lisans başvurusu, bunlar gerçekten yatırıma döner mi? 

Dünyada da Türkiye’de de solar enerji ile bütünleşik saklama sistemleri yeni değil. Biz de CW Enerji olarak 2012 yılından bu yana gündüz güneşten, akşam da bataryalardan elektrik alan sistemleri kuruyoruz. Jel ve lityum bataryaların kullanıldığı bu sistemleri, dağda, taşta baz istasyonlarına, çobana, arıcıya, karavanında kalan yaylacıya, özürlü aile ferdi için evine asansör kurmuş vatandaşa yapıyoruz. Yani çoğunlukla şebekeden uzak noktalarda bulunan bu tip yatırımlarda bugüne kadar genellikle depolama kullanıldı zaten. Bugün başka bir noktadayız. 2013 yılından bu yana 10 GW’ın üzerinde kurulum yaptık, şimdi çok daha kısa bir sürede de çok daha fazlasını yapacağız. Depolama işine gelince, 30 GW Türkiye için büyük bir rakam ama ülkemiz buna hazır. 

Nasıl bir hazırlıktan söz ediyoruz? 

Türkiye, solar yatırımları için gerekli ekipman üretim altyapısını kurdu. Biz de Türkiye’nin içinde bulunduğu yakın coğrafyanın hatırı sayılır güneş paneli üreticilerinden biriyiz. Depolamalı güneş enerji santrallerinin en değerli kısmı güneş panelleri, ikinci en değerli parçası batarya teknolojileri olacak. Biz geçmişten gelen tecrübemizin de katkısıyla batarya üretim tesisi kurmak istedik ve kurduk. 

Ne kadar kapasiteli? 

Biz uzun süredir şebeke destekli sistemler için batarya çözümleri üretiyoruz. Ama herhangi bir depolama yatırımcısından henüz (şu gün şu sahaya şu kadarlık batarya istiyorum) şeklinde bir talep gelmediği için büyük ölçekli seri üretim yapmıyoruz, mevcut üretimin yanında Ar-Ge çalışmalarını da sürdürüyoruz. 

Peki talep gelirse? 

Talep gelirse biz CW Enerji olarak elektrik saklama konteynerlerini verebilecek miyiz? Evet bu teknolojiye sahibiz ve evet verebileceğiz. Şu anda yoğun şekilde oraya hazırlanıyoruz zaten. Şimdilik bir vardiya olarak çalışıyoruz. Güneş paneli hattımızı da önce bir vardiya olarak başlatmıştık. Sonra ikinci ve üçüncü vardiyalar devreye girdi, ardından hafta sonları da çalıştırmaya başladık ve en sonunda 7/24 üretime geçtik. Bataryada da aynı süreç işliyor. Şu anda bir vardiyamız batarya üretimine başladı ve artık ikinci vardiyamızı devreye almayı düşünüyoruz. 

Güneş paneline dönersek, talep ne durumda? 

Şu anda yurt içinden de yurt dışından da ciddi talepler geliyor. Afrika kıtası ile Balkanlar ve Türk Cumhuriyetleri tarafından ciddi anlamda talepler alıyoruz. Şu anda onlara verebilecek ölçüde seri üretimimiz yok. Ama oralar için de hazırlık yapmıyor değiliz. Oralara da numune ürünlerimizi gönderiyoruz, onlarla da projeler üzerinde çalışıyoruz. Umuyorum CW Enerji ilerleyen süreçte batarya tarafında da gerçekten çok güçlü bir rol alacak sektörde. 

Üzerinde çalıştığınız başka alanlar ve çözümler var mı? 

Elektrikli araç şarj istasyonlarına yönelik çözümlerimiz de var. Gündüz güneşten akşam bataryadan beslenecek şarj istasyonları çözümlerimiz var. Batarya bölümümüz biraz da onlara çalışıyor. Elektrikli skutırlar, golf arabaları, yatlar, tekneler, botlar ve karavanlara özel ürünler de talep ediliyor, üretip veriyoruz. Türkiye çapında çok ciddi bir satış ağımız var. Bu ağa dahil iş ortaklarımız Türkiye’nin dört bir tarafında off-grid sistemler kuruyorlar, onları da destekliyoruz. 

Her gün yeni bir oyuncu giriyor sektöre, bu kadar güneş paneli üretim kapasitesine ihtiyaç var mı?

Kısa süre öncesine kadar sektörümüzde bir avuç insandık biz. Bir elin beş parmağı kadar yoktuk düne kadar. Şimdi yeni arkadaşlarımız geliyor. Yeni yatırımcılara ihtiyacımız var mı, evet var ama bilinçli yatırımcılara ihtiyaç var. Ben bu sektörü Almanya’da öğrendim, yıllarca orada çalıştıktan sonra 2010 yılına doğru Türkiye’ye geldim. Güneş panelinde problem çıkarsa orasını sökeriz, burasını takarız, şurasını çakarız, tamir ederiz, yolumuza devam ederiz gibi bir şansınız yok. Bu elektronik bir ürün ve onu şebekeye bağlıyorsunuz. Kurduğunuz sistem bir elektrik santrali. Ortaya çıkabilecek problemlere müdahale edebilecek bilinçte bir ekibe ve anlayışa ihtiyaç var. Yani işi bilmiyorsanız bizim sektöre girmemeniz lazım. 

cw-enerji-fabrika-2023.jpeg

Zamanla öğrenemezler mi? 

Başka sektörlerden gelip de bu işe girmeyi düşünecek tüm yatırımcılara söylüyorum. Mesela tekstilci ya da inşaatçısınız veya bir başka sektördesiniz. O makinanın başında yatacaksın veya senin gözünle yatacak kadar o işe sahip çıkan birisi yok ise girme oraya. Ne kadar paran varsa o kadar kaybedersin. Çünkü ürettiğimiz ürün çok değerli bir ürün. Arka planda hammadde tedariki, girdilerin depolanması, hangi parçayı hangi hücre ile kullanacağınız gibi pek çok nokta var. Ha, yaptık oldu, panel voltaj ve amper veriyor, iş bu değil. Bizde biraz şu mantık var. Onlar yapıyor, bizde yaparız. Emin olun şurada bir tır pamuğu zayi etmekle bir tır hücreyi vermek aynı değil. Bir tır pamuğu kaybederseniz tam bilmiyorum ama örneğin 10.000 dolar kaybedersiniz diyelim ama hücre fiyatını biliyorum, onu kaybederseniz 1.000.000 doların üzerinde para kaybedersiniz. O yüzden işi bilmeden bu sektöre girenler, hata yaparlarsa çok ciddi zarar görürler. O yüzden çok emin olmadan doğru partnerlikler yapmadan kesinlikle bu işe girmemeleri lazım. Tabii bu işi yapabilen yeni girişimcilerin bu pazara gelmesi lazım. Hep beraber panel üretimimizi arttırmamız, ithalatı önlememiz lazım. Bu şunun işareti asında hücre fabrikasının zamanı geldi. Biz yaklaşık üç yıldan beri hücre konusunda Ar-Ge çalışmaları yapıyoruz. Bir hücre Ar-Ge laboratuvarımız ve iyi bir ekibimiz var. Ar-Ge ortamında kendi hücrelerimizi üretebiliyoruz, yani aslında bu teknolojiye sahibiz. Yani şunu demek istiyorum. Bu alanda yeni fabrikaların, yeni yatırımların gelmesinden korkmayalım. Bu fabrikaların gelmesi bizim gibi firmalar için çok iyi, çünkü ülkemizin ithalatını hep beraber önleyeceğiz. Bunun artmasıyla beraber ülkemizde kendine yeten ve başkalarına da mal satabilen bir hücre fabrikasının daha kurulmasına yol açacağız. İleride ingot (kütük) fabrikalarını açacağız, gerekirse madencilik tarafına gireceğiz. Biz gerekirse Çin’den bir sent iki sent pahalı olabiliriz ama bu teknolojiyi önümüzdeki yüzyılda kimseye tek başına kaptırmayacağız. Biz de varız diyeceğiz. Onun için yeni panel yatırımcılarının gelmesi bizim için de, sektörün sürdürülebilirliği için de çok önemli. Ülkede güneş panelinde yerlileşmeyi tamamlamamız için beş on tane firmayla yerli hammadde fabrikaları kurulamaz. O yüzden, bunların kurulabilmesi için bu arkadaşların gelmesi lazım. 

İleride panel üretiminde ölçek büyütmek için birleşme, satın alma olur mu? 

Ölçek büyüklüğü için birleşmek tabii ki çok mantıklı. Verimlilik için gerekirse üreticilerin birleşmesi çok iyi olur. Bunu sağlayacak bir ortaklık kültürü de gerekiyor tabii. Yakın zamanda halka açıldık. Bizden önce başka şirketler de açılmıştı. Vatandaşlarımızla ortaklık yapabiliyorsak, firmalarla da beraber iş yapabilmeyi öğrenmemiz lazım. İnşallah bu tür birliktelikler olur. Birleşerek, ortaklıkla büyüyenler maliyetlerini düşürüp, daha iyi rekabet edecek duruma gelirler. Hatta bizler kendimize göre bazı partnerlerle birleşir, inşallah şöyle büyük, dev tesisler, giga fabrikalar kurmaya doğru gideriz. 

Maddi boyutun dışında da halka arzdan memnun musunuz? 

Normalde biz işinde gücünde, makinasının başında yatan insanlardık. Halka arzdan sonra yeni birçok şey öğreniyoruz. Fısıltı gazeteleri, dedikodular, sosyal medya, bilinçli yatırımcılar, bilinçsiz yatırımcılar. Çok farklı yorumlara maruz kalıyoruz. Bunlar bizim için yeni. Kimseyi yanıltmak istemiyoruz. Manevi olarak da memnunum. Mesela bir masaya oturuyorum, ‘sizin hissenizi aldık’ diyorlar. Her yerde bir hissedarımız, yani ortağımız çıkıyor. Üç beş lot da olsa, binlerce de olsa hissemizi almış kişilerle karşılaşıyoruz. Ben de onun keyfini yaşıyorum. Yani her yerde “n’aber ortak” diyebiliyorum, “çak” diyebiliyorum. Birçok ortağımız var. Bu şu demek, ülke bizim, manevi anlamda da, maddi anlamda da ne aldıysak şükür ve çok çalışacağız ve daha iyi yerlere hep beraber getireceğiz. 

Şarj ağı işletmeciliği lisansınız da var, nasıl gidiyor?

Şarj ağı işletmeciliği için sadece lisans almak yetmiyor. Üç ay içinde belli sayıda istasyon kurmanız şart. Yaklaşık 100 şarj istasyonu kurup lisans şartını yerine getirdik. Sistem şu anda para kazanmıyor ama yerli araç TOGG dahil, elektrikli araçların yaygınlaşmasıyla bir iki yıla kadar yavaş yavaş para kazacak. 

Peki kendi şarj istasyonunu kurmak isteyenlere çözümünüz var mı? 

Üç seçenek var. Birincisi, dileyene kendisinin ve misafirlerinin araçlarını şarj edecek ev tipi şarj istasyonu kurabiliriz. Para kazanmak için bunu yapmak isteyenlere ise iki model sunuyoruz. İyi bir lokasyonda iseniz, siz hiç para ödemiyorsunuz, gelip istasyonu kuruyoruz, kârı paylaşıyoruz. Ticari amaçla kendisi işletmek isteyenlere de, yatırım bedelini ödemesi kaydıyla bizim lisansımız altında çalışacak istasyonu kurup teslim ediyoruz, işletme esnasında lisans ve yazılım hizmet bedelimizi alıyoruz. 

Bu aralar kime mikrofon uzatsak hidrojen diyor, siz ne düşünüyorsunuz bu konuda? 

Aslında bu konuya yıllardan beri aşinayız. Ama bir süredir ülkemizin değerli üniversitelerinden bir akademisyenimizle bu konuda beraber çalışıyoruz. CW Enerji bünyesinde hidrojen konusunda Ar-Ge bazlı çalışmalar başlattık. Gördüğümüz kadarıyla hidrojen teknolojisi henüz hakkettiği yere gelmedi. Ama gelecek güneş enerjisi ve hidrojen. Yani gündüz güneşten alacağımız elektrikle hidrojen üretip depolayacağız, daha sonra ya elektriğe çevirip ya da başka şekillerde kullanacağız. Yani gelecek güneş ve hidrojende. Ama bu konuda sadece bizim çalışmalarımız yetmez. 

Hidrojen elde etmeyle ilgili çözümleriniz ne durumda? 

Temiz hidrojeni şu anda üretebiliyoruz. Yıl sonuna doğru mikro ölçekli prototiplerimiz çıkar. Bu sene çıkmasa da seneye kesin fuarlara götüreceğimiz birkaç ürünümüz olacağını umuyoruz. Ama sonuçta bu bir Ar-Ge çalışması, bir tık erken, bir tık geç olabilir. Ama biz çalışmaların arkasındayız. Dediğim gibi, gelecek güneş enerjisi ve hidrojende. İlgili şirketlerin hidrojen işine bütçe ayırmaları, ülke yararına olur, tavsiye de ederim. 

Eklemek istediğiniz bir şeyler var mı? 

Enerji fiyatlarında artışın önüne geçemiyoruz. O yüzden herkes bir an önce çatısına, çatısında yer yoksa en yakın arazisine, o da yoksa ülkenin herhangi bir yerine güneş santralini kurup, artık kendi elektriğini tüketmeye başlamalı. Ciddi elektrik tüketimim var ama yer bulamıyorum, hazır proje ihtiyacım var diyen şirketler ise bize ulaşsın, yardımcı oluruz. Elimizde çok ciddi bir GES proje portföyü var. Zaten işletmelerin rekabet gücünü arttırmak için enerji giderlerini aşağıya çekmemiz lazım. Bu amaçla kuracağın GES’e ödediğin parayı belli sürede geri alıp belli bir süre sonra elektriğe belki hiç para ödememek mümkün. İhracatçı sanayicilerimiz yakında Avrupa’ya ihracatta sınırda karbon vergisi ile karşı karşıya kalacak. Ödemek istemiyorsa, yeşil elektrik kullandığını belgelemesi istenecek. Bir an önce elektriğinizi güneşten üretmeye başlarsanız hem maliyetiniz düşer, hem karbon ayak iziniz sıfırlanır. O yüzden bu durumdaki işletmelere bir an önce başlamalarını tavsiye ediyorum. 

Mehmet DAYIOĞLU - ENERJİ GÜNLÜĞÜ

İlgili Haberler