Değerli okuyucular, bugün yazıya başlık koyarken soru sorma hakkımızı kullanalım dedik.
Çünkü soruyu başlık yapmak kolay olduğu gibi, yazıyı yazarken de insana geniş bir hareket alanı kazandırıyor.
Başlayalım o halde: Sanayi elektriği ucuzlar mı?
Bunun için biraz gerilere doğru gidip oradan bugüne gelmekte fayda var aslında. Yine de fazla kafa karıştırmadan ilerleyelim.
Türkiye’nin elektrik sektöründe liberalizasyon serüveni son üç dört yılda yaşanan yalpalamalarla sektördeki pek çok aktörü hüsrana uğratmış durumda.
Bunun nedenlerini anlatmaya kalksak kitaplara sığmaz. Ama özetle, elektrik talebine dair öngörülerin gerçekleşmemesi, maliyet bazlı fiyatlamaya geçilemeyişi, sistem kullanım ve YEKDEM gibi kalemlerin belirsizliğinin yol açtığı öngörülemezlik, doğalgaz başta olmak üzere çapraz sübvansiyonların sona ermeyişi diyebiliriz.
Peki hüsran derken neyi kastediyoruz?
Elektrik talebinin beklendiği gibi artmaması ve arz tarafının hızla büyümesi nedeniyle fiyatların uzun süre TL bazında bile yerinde sayması hatta gerilemesi oldu. Öyle ki, geçtiğimiz yıl hem doğalgaz hem elektrik fiyat tarifelerinde yapılan yüksek zamlar bile, geçmişten birikerek gelen ağır borç yükünden kurtarmaya yetmedi.
O yüzden elektrik oyuncuları hala bankalarla köşe kapmaca oynamaya devam ediyor.
Her neyse, biz başlıktaki sorumuza dönelim. Sanayi elektriği ucuzlar mı?
Önce bu soruya nereden geldiğimize bakalım. Geçen yılki yüksek zamlar daha çok sanayi abonelerini etkiledi. Çünkü belli ölçeğin üzerinde elektrik tüketen aboneler ihtiyaçlarını piyasadan pazarlık yoluyla tedarik etsinler yaklaşımı ağır bastı. Bu yaklaşım, konut elektriğinde fiyat düşürülürken, sanayi elektriği fiyatlarına yüksek zamlar getirilmesiyle somutlaştı.
Sanayici sadece zamlardan etkilenmekle kalmadı. Kullancağı elektriğin fiyatını tam olarak bilemeden üretim yapmak zorunda kaldı. Çünkü elektrik piyasasındaki sistem kullanım bedeli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını destekleme mekanizması (YEKDEM) maliyeti önceden bilinemiyor. Hatta tahminlerin çok üzerinde çıkabiliyor. İşte işte bu durum da sanayicilerin kullancağı elektrik fiyatlarının tüketildikten sonra belli olmasını beraberinde getiriyor.
YEKDEM maliyetleri bu yılın başında EPDK tarafından açıklanan tahminlerin çok çok üzerinde seyretti. Hatta EPDK Mayıs ayında bu tahminleri yukarı yönlü revize etti. Buna rağmen maliyetler tahminlerin üzerinde çıkmaya devam etti. Nedeni ise kur artışlarıydı. Çünkü YEKDEM kapsamındaki santrallere verilen fiyat alım garantisi döviz cinsinden.
Başlıktaki soruya şimdi cevap verebiliriz. Kurlar son zamanlarda hızla gerilediği için YEKDEM maliyetleri de aşağı inecektir. O yüzden bu gelişme sanayiciler açısından enerji, dolayısıyla üretim maliyetlerinin düşmesi anlamın geliyor.