Enerji Günlüğü - Analistlere göre Ortadoğu’da olası bir askeri operasyon beklentisi çoktan satın alındı. Suriye’ye yönelik müdahale petrolün varil fiyatını en fazla 125 dolara taşıyabilir. Ancak asıl sorun Suriye değil.

Brent petrolünün ateşi bir türlü sönmüyor. 115 Dolar seviyesinde dar bir bantta hareket eden bir varil petrol fiyatı, geçen hafta Suriye’ye yönelik olası bir ABD askeri müdahalesi ışığında 117 dolara kadar çıkmıştı. ABD’nin kararlı göründüğü askeri operasyona uluslararası desteğin beklentilerin altında olması, dünyanın petrol üretiminin üçte birini gerçekleştiren Ortadoğu bölgesinin ve petrol fiyatlarının geleceği açısından belirsizlik yaratıyor. Buna bir de Libya ve Irak’ın azalan petrol sevkiyatları eklenince, ortaya ciddi endişeler çıkmaya başladı.

Reuters’e demeç veren Goldman Sacsh analistlerinden Jeffrey Currie, OPEC ve OECD ülkelerinin ellerinde bulundurduğu petrol rezervlerinin, sınırlı bir askeri müdahale ışığında petrolün varil fiyatının 125 dolar seviyeni aşmasına izin vermeyecek şekilde hazırda bekletildiklerini belirtti.

Ancak son dönemde yaşanan petrol fiyatlarındaki artışın Suriye’ye değil, Libya’daki azalan petrol üretimine bağlı olduğunun altını çizen Currie, Libya’nın petrol sevkiyatı yapan limanlarına yönelik düzenlenen saldırıların bu ülkenin günlük petrol üretiminin 800 bin’den 80 bin varile kadar gerilemesine neden olduğunu belirtti. Petrol arzını etkileyen bir diğer dış etken ise Irak’ın da günlük petrol sevkiyatının azalması ile ilgili.

Dünyadaki petrol üreten ülkelerin günlük üretim kapasiteleri 2011 yılında yaşanan ve Kaddafi’nin düşmesine neden olan Libya krizi dönemlerindeki seviyelere gerilemiş durumda. Ancak Dünya Enerji Ajansı, olası bir petrol arzı sorununda, 2011 yılında yaptığı gibi, stratejik petrol depolarının musluklarının açılmasını talep edebilir, ki zaten bu beklenti petrolün varil fiyatının üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor.