Enerji Günlüğü - Türkiye’de en hareketli sektörler hangileri diye sorulsa, elektrikli araçlar şarj ağı işletmeciliğinin ilk sıralarda yer aldığını söylemek yanlış olmaz. Çünkü şarj ağı işletmeciliği lisanslı yürütülen bir faaliyet ve bu belgeyi alan şirket sayısı kısa sürede 200’e yaklaştı. Bu kadar rağbet görmesine rağmen sektörde sıkıntılar da yok değil. Tek nedeni sıkıntılar olmasa da, sektördeki oyuncu sayısında bir azalma bekleniyor. Şarj ağı işletmeciliği lisansı alan şirketlerden Tunçmatik’in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Özer, Enerji Günlüğü’nün sorularını cevapladı:
Tunçmatik şarj ağı için kaç istasyon kurdunuz, kaç soket var?
Şu ana kadar yaklaşık olarak 179 tane istasyon kurduk. Soket sayısı açısından da 200-250 civarındayız. Bizim hızlı istasyon oranımız oldukça yüksek. Devam eden projelerimiz de var. Bunlar da yaklaşık üç ay içinde tamamlanacak. Onlarla birlikte Türkiye genelinde 300 cihaz civarına ulaşacağız.
Kaç soket olacak aşağı yukarı?
Soket olarak baktığımız zaman 400’ün üzerinde olacaktır, 400-500 arası diyebiliriz. Yıl sonunda hedefimiz 1000 noktaya ulaşmak.
Sektörde 180’den fazla oyuncu var, bu biraz fazla değil mi?
Doğru, şu anda piyasada bu konuya çok büyük bir ilgi var. Ama bunlar zamanla değişecek. Şu anda lisans gereksinimini sağlayamaz noktada 30-40 şirket var. Bunların süresi henüz bitmedi ama bir lisans iptali dalgası bekleniyor. Geçtiğimiz aylarda 15 tane lisans iptal edilmişti. Ayrıca bu senenin ikinci yarısında EPDK’nın çıkartacağı yeni bir taslak var. Bunun üzerine çalışıyor EPDK.
Ne öngörüyor o taslak?
Taslak, yeni dönemde lisans sahipleri için en az 150 şarj cihazı kurulması şartını öngörüyor. Şu anda lisans için gereken şart 50 cihaz. Yani EPDK çıtayı yavaş yavaş ,yukarı çıkartıyor, standardı üç katına yükseltiyor. Bunun da devreye girmesiyle beraber oyuncu sayısı daha da azalacak. Konsolidasyonlar başlayacak sektörde.
Lisansı iptal edilenler eğer kurmuşlarsa ellerindeki istasyonları ne yaptılar?
Diğer oyunculara devredebilirler.
Size gelen oldu mu şana kadar o iptallerden?
İptallerden gelmedi ama farklı şekillerde bize gelip yani istasyonları devretmek istediğini ifade eden firmalar oldu.
Peki kaç oyuncu yeter bu sektöre?
Bu sektör aslında muhtemelen otuz firmaya düşecek. Bunların içinde muhtemelen beş tane büyük oyuncu olacak. Beş büyük, bu pazarın yüzde doksanını kaplayacaktır. Geriye kalan yüzde 10 böyle daha böyle bölgesel bazı firmalar tarafından doldurulacak. Onlarda da kabaca yirmi beş tane oyuncu olabilir.
Uzun vadede sizin pazardaki hedefiniz ne?
Tabii ki hedefimiz pazarda kalıcı olmak. Tunçmatik olarak bizim hedefimiz, bu pazardaki ilk beşin içinde bulunmak.
Şu anda kaçıncısınız?
Daha ilk beşte değiliz. Yani şu anda devam ediyor, hızla artıyor ama yani bizim buradaki yapılanmamız daha farklı. Tunçmatik Bölge Müdürlükleri, bölgelerdeki yetkili servisleri, hani diğer sektör oyuncularına göre bölgesel etkinliğimiz son derece yüksek. Cihazların üreticisi olmamız birçok teknolojiyi in-house yapmamız, bizim artılarımız.
Coğrafi yayılımınız nasıl?
Şu anda oldukça iyi. Diyarbakır’dan başlıyoruz, Marmara Bölgesi, Trakya, Akdeniz, Ege, Orta Anadolu, Karadeniz, yani an itibari ile iyi bir coğrafi dağılımımız var. Daha da büyüyecek.
Elektrikli araç almayı düşünenlere ya da almış olanlara öneriniz var mı?
Yani bu endüstriyel bir devrim. Aslında içten yanmalı motorlar artık dünyada bitti. Bunu herkes biliyor. En başta otomotiv sektörü biliyor. Bütün araçlar elektrikli arabaya dönecek ve elektrikli arabaların sağladığı birçok artı var. Yani bakım istememesi, enerji tasarrufu sağlaması, sürüş konforu daha dinamik bir sürüş keyfi bunlar bu işin artıları. Benim size söyleyebileceğim elektrikli arabayı kullanan bir insan ilerde tekrar içten yanmalı motorlu bir araca dönemeyecek şekilde bağımlılık yapacak çünkü inanılmaz keyifli bir teknoloji.
İstasyon kurma konusunda, istasyon yeri bulma konusunda sıkıntı var mı? Yani şarj istasyonu kurmak için ne tarz sıkıntılar var? Yer, mekan, izin vesaire.
Burada değişik sıkıntılar var. Bazı noktalarda, özellikle otoyollarda sıkıntı yaşanıyor. Çok abartılı talepler geliyor. Yani buraya yatırım yapmak isteyen firmalara, o otoyolun işletmeci firmalarında ve bunlar yani artık böyle hava paraları tarzında inanılmaz büyük rakamlar talep ediyor. Bunlar maliyetlere, dolayısıyla tüketiciye, enerji ve hizmet bedeline yansıyacak. Biz buna çok sıcak bakmıyoruz. Diğer sıkıntılardan bir tanesi de bazı yer sağlayıcıların aşırı talepleri. Tabii ki enerji her yerde yok. Enerji altyapısını getirmek maliyetli, bazen de çok uzun süreçler alabiliyor. Dağıtım şirketleri tarafında bunları da yaşıyoruz. Kolay bir süreç değil açıkçası.
Hava parası ve aşırı para istenmesi bu işin yayılmasını zorlaştırabilecek kadar sert mi?
Yayılmayı zorlaştırmıyor ama bu da 180’e yakın oyuncu bulunmasının getirdiği bir dezavantaj. İnsanlar bir hevesle bu işe girişiyorlar, bazı yer tedarikçileri de bunu kötüye kullanıyor ve istismar ediyor.
Bunu önlemenin bir yolu yok mu?
Yani belki kamunun yapacağı bazı düzenlemelerle daha adilane bir hale getirilebilir
Ne gibi, ne yapılabilir?
Talepleri belli bir yerde sınırlamak. Yer talebi, kira talebi. Yani şu anda yer tedarikçileri orada kardan belli bir yüzde istiyorlar. Bazıları aylık kiralar istiyorlar ama hani bu talepleri bazen yüzde 5 oluyor, bazen 15 oluyor, bazen yirmi beş oluyor bazen 45, bazen elli. Siz zaten yer kirası olarak karınızın yüzde ellisini veriyorsanız işletme maliyetlerinizi vesaire düşündüğümüz zaman bu sürdürülebilir bir iş modeli olmaktan çıkıyor. Yani burada belki düzenlemeyle bu tip yer tedarikçiler isteyebileceği, tabii ki onlar da bu işten bir para kazanacaklar, buna karşı değiliz ama bu taleplerin makul bir noktada olması gerek. Belki buna bir üst sınır koyulabilir.
Ağınızı büyütmek için iş birlikleriniz var mı?
Tabii ki var. Yani yaygın şube ağı bulunan bir firmaysa mesela, şubelerinin yerleri, otoparkları da şarj istasyonu yerleştirmeye uygunsa ve buralarda enerji imkânı varsa, bu bizim için de onlar için de bir fırsat.
Şu anda kimlerle iş birliği yaptınız bu anlamda?
Otel zincirleri var, onun dışında alışveriş merkezleri, AVM’ler var.
Peki eklemek istedikleriniz varsa alalım ve kapatalım dilerseniz...
Burada benim söylemek istediğim, şarj istasyonu işletmeciliği aslında bir hizmet işi. Yani bu cihazları sahaya koymakla iş bitmiyor. Müşteri memnun etmek, müşteri geldiği zaman sorunsuz bir şekilde enerjisini tedarik etmesi gerekli. Bunun için de arka planda ciddi bir ekip, iyi bir servis organizasyonu olması gerek. Buna dikkat etmek gerekiyor. Benim söylemek istediğim bu.
Mehmet KARA - Enerji Günlüğü