Enerji Günlüğü – ABD Enerji Bakanı Ernest Moniz bütün yakıtları düşük karbonlu geleceğin bir parçası yapmaya başkoyduklarını ifade etti.
Koç Üniversitesi'nde konuşan Moniz, iklim değişikliğindeki korkutucu gelişmelere dikkat çekerek, bütün yakıtları düşük karbonlu geleceğin bir parçası yapmaya başkoyduklarını ifade etti.
HIZLA DAHA DÜŞÜK KARBONLU BİR GELECEĞE EVRİLMEMİZ GEREKİYOR
Enerji kaynakları konusunda inovasyon çabalarımızı hızlandırmamız gerekir diyen Moniz, “Enerji sisteminin hala önemli bir bölümü fosil yakıtlardan oluşuyor. Daha düşük karbonlu bir geleceğe evrilmemiz gerekiyor, kesinlikle harekete geçmemiz gerekiyor. Yeni çözümler, elli yıllık bir zaman çizelgesini ortaya çıkarıyor. Bizim elli yılımız yok. Birkaç on yıl içerisinde dönüşüm hızımızı arttırmamız gerekiyor. İklim değişikliğini etkileri sadece 20 yıllık bir şey değil, biz bunu şimdi hissediyoruz. Daha büyük fırtınalar oluyor. Deniz seviyeleri yükseliyor. Şu anda bakacak olursak Filipinler'deki Tayfunu görüyoruz. Küresel ısınmanın etkilerini yaşıyoruz. Kendimizi buna hazırlamamız gerekiyor” diye konuştu.
ABD ENERJİ BAKANLIĞI’NDAN KARBONLARIN YERALTINDA DEPOLANMASI VE KULLANILMASI İÇİN6 MİLYAR DOLARLIK BÜTÇE VE 8 BÜYÜK PROJE
Enerjinin küresel olarak son derece yüksek sermaye gerektiren bir konu olduğunu belirten Moniz, farklı ülkelerin çok farklı enerji kaynak koşulları olduğunu, bu nedenle de birden fazla düşük karbonlu çözümler olacağını anlattı. Özellikle enerji kaynaklarının farklı olduğu bir ülkede maliyeti azaltacak şekilde girişimlerde bulunmaları gerektiğini vurgulayan Moniz, bunun bir taahhüt olmadığını, bir politika olduğunu dile getirdi.
Ayrıca Karbonların yer altında depolanması ve kullanılması gerektiğini belirten Moniz, ABD Enerji Bakanlığı'nın bunun için 6 milyar dolarlık bütçe ayırdığını ve 8 büyük projeleri olduğunu ifade etti.
KARBONDİOKSİT ENJEKSİYONU İLE 300 BİN VARİL PETROL ÜRETİYORUZ
Bugün 300 bin varil petrolü karbondioksit enjeksiyonu ile ürettikleri bilgisini veren Moniz, "Karbondioksitin büyük çoğunluğu doğal kaynaklardan elde ediliyor. Aslında 10 kat daha potansiyel var. Yani 3 milyon varil olabilir. Ve karbondioksitin de geleceği kaynak, mesela enerji tesisleri, enerji santralleri olabilir" şeklinde konuştu.
ABD’NİN İTHAL ETTİĞİNDEN FAZLA PETROL ÜRETMESİ SİYASİ MİHENK TAŞI
20 yıldır ilk defa ABD'nin ithal ettiğinden daha fazla petrol ürettiğini vurgulayan Moniz, bunun ekonomi anlamında bir mihenk taşı olmasa da, siyasi anlamda bir mihenk taşı olduğunun altını çizdi.
Her ne olursa olsun kendilerinin petrole olan bağımlılıklarını azaltma konusunda kararlılıklarını sürdürdüklerini vurgulayan Moniz, sözlerine şöyle devam etti: "3 şey var. Birincisi,Sayın Başkan Obama’nın da müzakerelerinde söylediği gibi, yakıt tasarrufunu yüzde 25 düzeyine ulaştıracağız. Bu bağlamda karbondioksit salımını azaltmaktayız. İkinci olarak alternatif yakıtlar geliştirmeye devam edeceğiz, örneğin yeni nesil biyoyakıtlar. Üçüncü olarak da araçlar için elektrik kullanımı seçeneklerini artırmaya çalışıyoruz. Bir yandan elektrik sektöründeki karbonu azaltmaya çalışıyoruz, bir yandan da otomobilleri elektrikli hale getirmeye çalışıyoruz. Sadece 4 sene içeriside otomobil akülerinin maliyeti 2 kat azaldı. Hala pahalı ama bu düşüş önemli. Hibrit otomobiller alanında da ciddi gelişmeler var."
KARBONUN YAKALANMASI VE DEPOLANMASI TEKNOLOJİSİNDE DE MALİYETİ DÜŞÜRMEYE ÇALIŞIYORUZ
Enerji alternatifleri konusunda tek bir çözüm olabilir mi diye soran Enerji Bakanı Ernest Moniz, “Güneş bir çözüm olabilir mi mesela? ABD'de bile her eyaletin farklı farklı çözümleri var. Pek çok faktör düşük karbon eğilimimizi belirlemektedir. ABD gibi bir ülkede maliyeti azaltacak bir şekilde yatırım yapmamız lazım. Kömür örneğini verdik. Kömür en karbon yoğun yakıt. Karbonun yakalanması ve depolanması teknolojisi var. Bütün teknolojilerde olduğu gibi burada da maliyeti düşürmeye çalışıyoruz. Petrol. Biz şuanda ABD'de daha fazla petrol üretiyoruz. Şeyl gazı kullanıyoruz mesela. Bu ABD'nin küresel petrol piyasalarından çekildiği anlamına gelmez. Güvenlik politikalarımıza devam edeceğiz. İlk kez bu yıl, ABD ithal ettiğinden daha fazla petrol üretti. Petrole bağımlılığımızı azaltmak için çalışıyoruz. Alternatif yakıtlar, yeni nesil biyoyakıtlar geliştirmeye çalışıyoruz. Yosunlardan elde edilen biyo-dizel var mesela. Bu konuda araştırmalar yapıyoruz. Araçlar için elektrik kullanımını yaygınlaştırmaya çalışıyoruz.Sadece 4 yıl içinde oto akülerinin maliyeti azaldı ama hala pahalı bir ürün. Doğalgaz. Kaya gazı imalatı konusunda etkiler söz konusu oldu. ABD'deki fiyatı Avrupa'dakinin dörtte biri kadar” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’NİN REKABETÇİLİĞİ AÇISINDAN İZMİR’DEKİ GİRİŞİM ÖNEMLİ
"Ben enerjide düşük karbon için güvenilir bir çözüm bilmiyorum" diyen Moniz, bazı insanların hala yakıtlı araçları tercih ettiğini ve tamamen elektrikli araçların menzil kaygısından dolayı fazla ilerleme sağlayamayacağına inandıklarını söyledi.
Bu konuda Türkiye’deki girişime dikkat çeken Moniz, “Türkiye’de Enerji Bakanlığı iş birliğine çok sıcak yaklaşıyor.İzmir’de bir sanayi bölgesinde ‘ Zero Zone’, 0 bölgesi adı verilen bir girişim başlatıldı. Burada en iyi uygulamalar endüstriyel enerji verimliliği konusunda paylaşıldı. Ve daha dün öğrendim bu girişimin başarısı ve 200 sanayi bölgesine yaygınlaştırılabilmesi ihtimali şirketlerin sadece yüzde onunun bile iştirakiyle senede 2 milyara yakın enerji tasarrufuyla sonuçlanabilir. Türkiye’nin rekabetçiliği açısından önemli bir durum. Bu 5’le çarpıldığı zaman çok önemli bir meblağ. Çok başarılı bir uluslararası işbirliği örneği." dedi.
DOĞALGAZ SAYESİNDE ELEKTRİK SEKTÖRÜNDEKİ KARBONDİOKSİT SALINIMI AZALDI
Bakan Moniz, petrolün fiyatından dolayı elektrik sektöründe kömür ile ilgili ciddi bir değişim görüldüğünü kaydederek, karbondioksit salınımında azalma görüldüğünü, bunun yarısının da doğalgazdan kaynaklandığını söyledi. Moniz, “Doğalgazda da çok önemli hikaye var. Kaya gazı imalatı konusunda çok ciddi etkiler söz konusu. Nispeten düşük. ABD'de gaz fİyatı AB'dekinin dörtte biri kadar. Uzakdoğu'dakinin altıda biri kadar. Bu ciddi ekonomik etkilere yol açıyor. Şu anda yaklaşık 150 milyar dolar yeni imalat kapasitesine aktarılmış durumda. Çevresel anlamda da önemli bir şey bu. Piyasa koşulları ve petrol fiyatından dolayı kömür fiyatında düşüş ve CO2'de yüzde 20 azalış gördük. Bu doğalgazın kömürün yerini almasından kaynaklandı” dedi.
NÜKLEERDEN UZAKLAŞMADIK
Nükleer enerjiden uzaklaşmadıklarını vurgulayan Moniz, ABD'de 4 tane 3. nesil nükleer reaktör geliştirildiğini dile getirdi.
Yeni nesil küçük modüler reaktörleri de inceledikleri bilgisini veren Moniz, yenilenebilir enerjiye odaklanmaya devam ettiklerini ifade etti.
BİYOYAKITLARIN YERİNE GÖRE ÇEVREYE ETKİSİ DEĞİŞİYOR
Bioyakıtların üretiminin çevreye etkisinin yerine göre çok değiştiğini kaydeden Moniz, "Mesela Brezilya'da çok çok optimal koşullar var. Onlar şeker kamışından ciddi oranda etanol üretiyorlar. Bunu çevreye sorumluluklarını göstererek yapıyorlar. Tabii gıda yakmakla kalmamalıyız" diye konuştu.
NÜKLEERDE FARKLI GÖRÜŞLER VAR
Nükleer enerji santralleri konusunda dünyada farklı görüşlerin bulunduğuna değinen Moniz, şunları kaydetti :
"Almanya'da nükleer güce ilişkin olumsuz bir kamuoyu görüşü var. Almanya da nükleer enerjiyi ortadan kaldıracaklar gibi görünüyor. Japonya'da çok ciddi, olumsuz bir kamuoyu görüşü var. Farklı yerlerde farklı karbon çözümleri var. Bunu kısmen kaynak mevcudiyeti, kamu tutumları gibi kriterler belirliyor. Eğer Alman halkı nükleer gücün ortadan kaldırılmasını istiyorlarsa kaldırsınlar. Ama burada cevaplanması gereken soru onun yerine neyi koyacağınız. Ne yazık ki bizim gördüğümüz şey belli bazı yerlerde kömür kullanılıyor ve karbon emisyonu konusunda bize yardımcı olmuyor. Benim nükleer enerjiye alternatif olarak favorim dediğim bir şey yok. ABD'de kamuoyu nükleer enerjiyi destekler bir eğilim gösteriyor. Ama bence burada önemli olan konu yeni nesil nükleer tesislerinin kurulmasının fiyat performansı ne olacaktır. Bu konuda bir düzenleme yapılması gerekir ."
IRAK PETROLÜNÜN ULAŞIMI VE GÜVENLİĞİNE TARAFLAR KENDİLERİ KARAR VERECEKLER
Türkiye ve Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi arasındaki yakınlaşması için, “ Çok mutluyuz. Diyalog düzeyinin artmasından memnuniyet duyuyoruz. Türkiye - Erbil, Türkiye-Bağdat diyalogunun artmasından memnunuz” diyen Moniz,Petrol güvenliği ve petrolün pazarlara ulaşımı konusunda da tarafların buna Anayasal yapılarına göre kendileri karar vereceklerini ifade etti.