HASAN YİĞİT
Geçtiğimiz günlerde Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ (TEDAŞ) 10 kW altı bireysel çatılara yönelik güneş enerji sistemleri için TİP Proje yayınladı. Bu TİP Proje’de çok önemli noktalara yer verilmiş. Ancak bazı maddeleri yoruma açık bırakmışlar. Bence bu maddelerin daha ayrıntılı ve net şekilde belirtilmesi iyi olurdu.
Bir de benim hayati öneme sahip gördüğüm bazı belirsizlikler söz konusu. Bunlardan biri, yangın durumunda yaşanabilecek önlemlerle ilgili. TİP Proje’de 2.1.9 ve 2.2 maddelerin düzeltilmesinde büyük yarar görüyorum.
Şimdi bu maddelerin içeriğine bir bakalım. Madde 2.1.9’de (DC Hızlı Kapama) şöyle deniliyor:
“Talep edilmesi halinde PV modüller manuel DC kesme düzeyinde korumaya sahip olabilir. Kurulacak olan PV sistemlerin DC kısmı panel bazında manuel olarak açma-kapama yapmaya olanak sağlamalıdır. AC kısmın herhangi bir sebepten ötürü enerjisiz kalması durumunda DC kısımda panel bazlı otomatik olarak açma-kapama yapabilmelidir.”
Değerli okuyucular, böylesine hayati bir konuda beni rahatsız eden olay, maddenin ilk cümlesinde ifade edilen FV modüllerin yangın durumunda açma kapama sistemlerinin uygulanmasının son kullanıcının talep etmesi durumunda yapılabileceğinin belirtilmesi.
Bir yıl önce bu konuyu “Çatı tipi GES’ler için dokuz hayati ipucu” başlıklı köşe yazısında ele almıştım Söz konusu yazıyı (https://enerjigunlugu.net/icerik/23483/cati-tipi-gesleri-korumak-icin-dokuz-hayati-ipucu-hasan-yigit.html) linkine tıklayarak okuyabilir, konunun ayrıntılarına dair bir fikir oluşturabilirsiniz.
Madde 2.1.9’da yer aldığı gibi, bunun zorunluluk taşımamasının nedenini merak ediyorum. Acaba diyorum, buradaki DC Hızlı Kapama sistemini dahili olarak ürünlerine koyan evirici firması sayısının sınırlı olması bunun bir nedeni olabilir mi?
Yalnız, küresel pazarda “DC Hızlı Kapama” sistemini evirici hariç satan başka üreticiler de mevcut. Küresel pazarda harici sistem mevcutsa, haksız rekabet kalkmış olmuyor mu? Benim sorum, madem ki böylesi bir sisteme ihtiyaç var, diğer üreticiler neden bu sistemi üretmiyorlar?
Burada benim sorum şu: Keşke hiç olmasa ama herhangi bir yangın çıkması durumunda yaşanacak ölüm vakalarında bu TİP Proje’yi hazırlayan ekipteki arkadaşlar rahat uyuyabilecek mi? İnsan yaşamı bu kadar ucuz mu?
Güneş enerjisi sistemi kaynaklı herhangi bir yangın durumunda yaşanacak sorunlarda yalnız o bina değil, komşu binalarda da maddi zarar ve ölüm vakaları yaşanabilir. Düşünün, çoğu villa sitelerimiz ormanlık bölgelerde yer alıyor. Bununla beraber yangın koruma sistemleri bulunmadığı taktirde, binalarda ortaya çıkacak yangınların ormanlara sıçraması da ihtimal dışı değil.
Gelelim 2.2 maddesine... İşte burada beni rahatsız eden cümle:
“PV sistemde yıldırım ve aşırı gerilime karşı koruma, tasarım ve mühendislik çalışmaları için risk analizinin yapılması önerilmektedir.” Peki, sormak istiyorum, bu TİP Proje’yi çıkaranlara; Böyle insan hayatını doğrudan ilgilendiren bir konuda önlem alınmasının sadece “önerilmesi” diye geçiştirilmesi insan hayatını ucuza saymak değil midir?
TİP Proje’de gördüklerimin yanında, beklediğim halde göremediklerim de var. Örneğin yangın ile ilgili önemli bir madde bu TİP Proje’de yok. Peki nedir bu diye soruyorsunuzdur, yazayım. GES yangınlarında zehirli gazlar açığa çıkar. Bilindiği gibi modül ve kablolarda ağır metaller mevcut ve yüksek ısıda zehirli gazlar havaya karışır. Bu gazlar bölgedeki canlıları büyük bir hayati risk altına sokar. Buna karşı önlemleri de bu TİP projesinde görmek isterdim.
Özetle, yönetmelikteki 2.1.9 ve 2.2 maddelerindeki “talep edilmesi halinde” ifadesi bana başka çağrışımlarda getirdi. Bu da bildiğiniz gibi “DC hızlı kapama” sistemi için her modülün arkasına takılması gereken koruma sistemi ve ayrıca mühendisler tarafından hazırlanan risk analizinin ek maliyet getirmesi. Maliyet artışına yol açmama kaygısı bazı önlemlerin zorunlu tutulmayıp önerilmesinin nedeni olabilir mi?
Soruyla bitirelim: İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?
Hasan YİĞİT - Enerji Günlüğü