1. YAZARLAR

  2. Dr. Serkan ADALIOĞLU

  3. La Nina enerji üretimini etkileyebilir mi?
Dr. Serkan ADALIOĞLU

Dr. Serkan ADALIOĞLU

Enerji Günlüğü
Yazarın Tüm Yazıları >

La Nina enerji üretimini etkileyebilir mi?

Küresel iklimsel ve meteorolojik değişimler, enerji üretimini ve üretimini etkileyebilecek boyutta büyük sorunlara ve değişimlere yol açabiliyor. Dünyanın yaklaşık yüzde 71’i sulardan oluşuyor. Bu oranın içinde okyanusların (mavi gezegen) payı yüzde 95’den fazla. Dolayısıyla bu mavi gezegen üzerinde meydana gelen değişikliklerin küresel boyutta doğrudan ve dolaylı etkilere yol  açması normal bir durum. 

Okyanuslar üzerinde meydana gelen çevrimsel etkilerden birini de önümüzdeki dönemde La Nina oluşturabilir. İspanyolca'da kız çocuk anlamına gelen La Nina, Kuzey Amerika ve Kanada iklimi başta olmak üzere küresel iklim üzerine doğrudan etkilere sahip. Genellikle ortalama 6-7 yılda bir kuvvetli haliyle kendini gösteren bu yaramaz kız çocuğu, Pasifik Okyanusu’nun doğu ve tropikal enlemlerindeki su yüzey sıcaklıklarının mevsim normallerinden daha soğuk olduğu dönemleri tanımlıyor. 

Peki adı küçük kendisi büyük bu küçük yaramaz çocuk Türkiye’yi de etkiler mi? Elbette. Doğrudan olmasa bile dolaylı şekilde Türkiye'yi de etkileyeceği bilimsel araştırmalarda da yer alıyor La Nina'nın. 

Peki nasıl? Bizim coğrafyamızda La Nina'nın göreceli olarak kurak bir kış mevsimi geçmesine yol açtığı ifade ediliyor. Ayrıca sıcaklıkların mevsim normallerinin yer yer altında kalmasına da neden olabiliyor La Nina...  
 
Kaynak: https://www.noaa.gov/

Amerikan Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’nin (National Oceanic and Atmospheric Administration-NOAA) Aralık 2020-Şubat 2021 dönemine ait yağış anomali haritasına göre Türkiye'de yağışların Güney Ege, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu’nun bir kısmı ile Doğu Karadeniz’de mevsim normallerinin altında gerçekleşeceği tahmin ediliyor.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün 2014 yılında yaptığı bir çalışma, La Nina yıllarının yağış bakımından fakir yıllar olabileceğini gösteriyordu. Türkiye’deki akarsu akım kayıtları üzerinde yapılan çalışmaların bazılarında da yine La Nina yıllarında, akarsu akımlarının gücü açısından bölgesel olarak anlamlı sonuçlar ortaya çıktığı görülüyor. 

Aşağıdaki grafikte görülen mavi bölüm, La Nina yıllarını ve ilgili yıllardaki kuvvetini gösteriyor. Son yirmi yıla baktığımızda 1999, 2000, 2001, 2008, 2010, 2011 yıllarında La Nina’nın nispeten kuvvetli bir etkiye yol açtığı görülüyor. 
  
Kaynak: https://psl.noaa.gov/enso/mei/ 

Bu yıllarda Türkiye’de özellikle de nüfusun büyük bölümünün yaşadığı Marmara bölgesindeki yağış ortalamalarına baktığımızda ise yukarıda belirtmiş olduğumuz yılların pek çoğundaki yağışların, ortalamaların altında gerçekleştiği görülüyor. 
 
Kaynak: https://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/yillik-toplam-yagis-verileri.aspx

Önümüzdeki yıl ortasına kadar devam etmesi beklenen bu dönemin çeşitli alanlardaki muhtemel sonuçları üzerinde çeşitli çalışmalar yapıldığını biliyoruz. Öyle ya, baraj doluluk oranları, hidroelektrik enerji santrallerindeki enerji üretim planlaması, tarımsal ürün rekoltesi, gıda fiyatları ve sanayi üretimi üzerindeki olası dolaylı etkileri gibi konuların incelenmesi ekonomi politikaları ve planlamaları açısından büyük önem taşıyor. 

Suyumuzun ve elektriğimizin kıymetini bildiğimiz, tasarruf bilincinde günler geçirebileceğimiz günler dileğiyle.  

Önceki ve Sonraki Yazılar