Değerli Okurlar,
Öncelikle 2022 için en iyi dileklerimi sunuyor sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir yıl diliyorum.
Bildiğiniz gibi 2021’in son on günü ve yeni yılın ilk günleri oldukça türbülanslı geçti. Başta çalışanlar ve emekliler olmak üzere esnaf, sanayici, tüccar, vb. iş dünyası da bu türbülanstan nasibini aldı ve ülkenin ihracat rakamları önemli ölçüde yükselmesine rağmen bunun topluma olumlu yansımalarını ne yazık ki göremedik. TÜFE rakamları ile ÜFE rakamları arasında büyük bir fark var ve bu da gelecek günlerin çok da parlak geçmeyeceğinin ve hayat pahalılığının en az bu miktar kadar artacağının işaretlerini veriyor. Öyleyse 2022 Krizini yaşamaya hazır olalım.
Başta kamu kurum ve kuruluşları olmak üzere işletmelerin stratejik hedeflerini, itibarını ve imajını tehdit eden önemli bir olaya ya da bir araya gelerek kritik ve etkili hale gelen birkaç unsurun ortaya çıkardığı duruma kriz diyoruz. Bir krizin nedeni sıra dışı doğa olay ya da olayları olabileceği gibi, toplumsal, politik, ekonomik hatta teknolojik nedenler de olabilir. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus, yönetilemeyen her krizin bir felakete dönüşebilme ihtimalidir.
Her sektör, krizden öyle veya böyle (çoğu zaman negatif kimi zaman da pozitif) etkilenir. Krizlerin en temel özelliklerinin başında ise öngörülemez olmaları ve bir dizi beklenmedik gelişmelere neden olmalarıdır. Bir başka önemli özelliği de hızlı karar alma ihtiyacı gerektirmeleridir. Diğer bir başka önemli husus ise günümüz iletişim çağı ve sosyal medya gücü dikkate alındığında, işletmelerin itibarını ve imajını hızlı ve güçlü biçimde etkileyebilme potansiyelidir. Günümüzde Enerji Sektörü krizden büyük ölçüde etkilenebilecek sektörler arasında yer almaktadır.
Belirsizliğin yüksek olduğu dönemlerde stratejik planlama çalışmalarını gerçekleştirmek pek de kolay olmamaktadır. Bu tür durumlarda stratejik planlar yerine senaryo çalışmaları devreye girmektedir. Senaryo analizleri aynı zamanda benimsenen stratejilerin olası gelecek senaryoları karşısında esnekliğinin ve dayanıklılığının test edilmesini de mümkün kılmaktadır. Senaryo analizleri alternatif planların da esas plana yakın düzeyde hazırlanmasına yardımcı olmakta, kurum ve kuruluşların, şirketlerin değişen şartlar karşısında adaptasyon hızını artırmaktadır. Bunun yanı sıra senaryo analizleri, kurumsal öğrenme sürecini de hızlandırır. Farklı gelecek senaryolarında kuruluşun kuvvetli ve zayıf yönlerinin ve karşılaşacağı fırsat ve tehditlerin belirlenmesi; bazı deneyimlerin, yaşayarak öğrenme maliyetine katlanmadan, kazanılmasına da yardımcı olmaktadır.
Senaryolar, mevcut durumu matematiksel modeller ile ileriye taşıyan klasik tahmin ve Pazar araştırmalarından farklı olarak değişik alternatifleri göz önüne sermekte, böylece uyarı işaretlerinin farkına varılarak ve senaryoların arkasındaki gerçekler açığa çıkarılarak sürprizler önlenebilmekte, değişimlere ve şoklara daha kolay adapte olunmakta, daha etkin bir şekilde davranılabilmektedir.
Stratejik planlamada senaryo kullanımı gittikçe yaygınlaşmaktadır. Düşünsel hazırlıkları olanlar, olayları takip etmek ve onlara tepki vermek yerine onları yönlendirme hatta yönetme fırsatını yakalamaktadırlar. Unutmayalım ki
Gelecekte başarılı olmanın yolu, geleceğe hazırlanmaktan geçiyor.
Saygılarımla,