NİLAY ÇAĞLAR
16 Mart’ta Çin’in başkenti Beijing bir hayli haraketliydi.
Suudi Arabistan Kralı, prenslerini ve işadamlarını da yanına alarak yaklaşık 1.500 kişillik bir heyet ve bir düzine uçakla Çin’e çıkarma yaptı.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, 81 yaşındaki Kral Salman’ı da yanına alıp kameralara ziyaretten duyduğu memnuniyeti anlatırken, dünya basını iki ülkenin bir gün önce imzalamış olduğu 65 milyar dolar değerindeki mutabakat zaptını konuşuyordu.
Çinli yetkililer detay vermekten kaçınarak anlaşmanın çeşitli sektörlerde yatırım işbirliklerini kapsadığını açıkladı.
Peki, dünyanın en büyük petrol ihracatçısı için hangi yatırım ya da hangi işbirliği bu kadar önemli ki, dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin ayağına kadar gitmesine sebep oldu?
İhtimaller arasında, Çin’in Suudi Arabistan’a birlikte Ay’a çıkmayı teklif etmesi de var, beraber insansız hava uçağı geliştirme çalışmaları da... Ve fakat kulislerde asıl nedenin Kral Salman’ın Suudi devlet petrol şirketi Suudi Aramco’nun hisselerini Çin’e satmaya çalışması olduğu konuşuluyor.
PETROL DEVİ SUUDİ ARABİSTAN
Petrol fiyatlarının düşmesi ve istenen seviyelere bir türlü tekrar çıkamaması sebebiyle Suudi Arabistan son bir kaç senedir bütçe açığı ile mücadele ediyor. 2015’te 98 milyar dolar olan bütçe açığını, 2016’da ancak 87 milyar dolar seviyesine çekebildi.
Suudi Arabistan, küresel oyuncular arasında petrolü en ucuza üretebilen ülke. Petrolün maliyeti Suudiler için varil başına 10 doların altında. Fakat bütçelerini dengede tutabilmeleri için petrolün varil fiyatının 86 doları bulması gerekiyor. Mevcut durumda ise alınan tüm önlemlere karşın, petrolün varil fiyatı ancak 50 dolarları görebildi. Bu seviye ise doğal olarak Suudileri yeni arayışlara itiyor.
Burada durup Suudi Arabistan’a biraz daha yakından bakalım.
Yaklaşık nüfusu 32,5 milyon olan Suudi Arabistan’da çalışanların %70’ini devlet istihdam ediyor. Üstelik devlette çalışanlar özel sektörde çalışan muadillerinin 1.7 katı daha fazla kazanıyor. Suudi Arabistan, vatandaşlarına sağladığı yardımlarla birlikte artık bu yükü de aşağıya çekmeyi istiyor.
İşte bu yüzden, geçen sene Nisan ayında Suudi Arabistan devrim niteliğindeki 2030 vizyonunu ilan etti. İlanı yapan tahtın ikici varisi, yardımcı velihat prens Mohammed bin Salman. Tüm dünyanın gözünün içine bakarak, Krallığın sahip olduğu petrol zenginliğinin artık ülkelerini giderek aşağıya çektiğini açıkladı.
Yıllardır petrolün ekmeğini de değil, pastasını yiyenler, artık petrolden şikayet ediyordu!
Prens açıklamalarına; ülkenin en değerli varlığı, devlet petrol şirketinin hisselerinin bir kısmını satmayı planladıklarını belirterek devam etti.
Bu hisseler satılacak, buradan gelecek parayla Suudi Arabistan içeride ve dışarıda yeni yatırımlar yapacak.
Dahası artık Suudi Arabistan petrol geliriyle ilerlemek istemiyor. Hedefleri petrol dışı gelirleri 2030 yılına kadar 6 kat artırarak 266 milyar dolara çıkarmak.
31 yaşındaki Prens’in yaptığı bu açıklama dünya tarihinde yeni bir sayfanın açılacağının da habercisi.
Zira dünyanın en büyük petrol ihracatçısı; yıllardır petrolün sağladığı ihtişamlı hayatı, tabiri caizse yan gelip yatarak sürdüren ülke, artık petrolün geleceğinden şüphe ettiğini tüm dünyaya ilan ediyor.
PETROL DEVİ SUUDİ ARAMCO
Peki Suudi Aramco bu kadar eder mi? Riyad, Aramco’nun elinde 261 milyar varil petrol rezervinin bulunduğunu, bu yıl içinde de birkaç yeni rezervin daha bulunmasını beklediklerini açıkladı. Bu rakam tüm Kuzey Amerika’da bulunan petrol rezervelerinin bir hayli üstünde.
Ayrıca Aramco günde 10.3 milyon varil petrol çıkarabiliyor. Bu da en yakın rakibi Rus devlet petrol şirketi Rosneft’in iki katından fazla.
Bu rakamlar doğrultusunda Velihat Prensin görüşü, şirketin değerinin 2 trilyon dolar olduğu yönünde. Fakat analistler bu rakamın yanına bile yaklaşmıyor.
Konunun hassasiyetini bahane edip isim vermekten kaçınan ünlü yatırım şirketlerinin yetkilileri, basına yaptıkları açıklamalarda Suudi Aramco’nun pazara çıkması durumunda ederinin ancak 400 milyar doları bulabileceğini söylüyor.
Bu rakam, Suudi Prens’in beklentisinin %80 altında. Birinin ciddi bir hesap problemi var gibi görünse de analistlerin ortaya sürdükleri nedenler kayıtsız kalınacak türden değil.
Analistler, yatırımcıların şirketin alacağı kararlarda etkisiz olmasını, dünyanın elektrikli araçlara ve temiz enerjiye doğru kaymasını ve en önemlisi Aramco’nun Suudi Arabistan’a ödediği yüksek vergi oranlarını sebep gösteriyor.
Suudi petrol devi, Riyad’a elde ettikleri gelirler üzerinden %20 lisans hakkı öderken, karının da %85’ini devlete vergi olarak aktarıyor. Bu durum, yabancı yatırımcıyı ister istemez düşündürüyor.
Diğer taraftan, Prens’in hesabı da kendi gönlünden geçenler üzerine kurulmuş bir hesap değil. Petrol şirketlerinin petrol rezervlerinin değer hesaplamasında 8 dolar referans olarak alınır. Bu durumda 261 milyar varil petrol rezervi olduğu açıklanan Aramco’nun sadece rezervlerinin değeri 2 trilyon doları geçiyor!
APPLE TAHTINDAN MI OLUYOR?
Rakamın büyüklüğünü bir de şöyle ifade edelim; halka açık şirketler listesinde dünyanın en büyük şirketi olarak Apple yer alıyor. Apple’ın piyasa değeri Mart 2017 tarihi itibariyle 734 milyar dolar. Eğer Aramco için konuşulan rakamlar gerçekleşirse, bundan böyle bir Aramco nerdeyse üç Apple edecek!
BU HAMUR DAHA ÇOK SU GÖTÜRÜR
Suudiler söz konusu Aramco hisselerinin yalnızca %5’ini satışa çıkarmayı düşünüyor. Bunun %4’lük kısmını halka arz olarak gerçekleştirirken, %1’lik kısmı ile de yabancı ortakla çalışmayı planlıyorlar.
Suudilerin mevzu bahis satış için planladıkları tarih ise 2018. Bu da nerdeyse 1 yıllık bir süre demek oluyor. O tarihe kadar da bu konu hem daha çok konuşulur hem de Kral daha çok ülkeye çok geziler yapar.
Ama tabii hangi ülke Kral’ı aya beraber çıkalım diyen bir ülke kadar heyecanlandırır orası bilinmez.
Acaba Kral dönüş yolunda Apple’ın ürettiği iPod’unu açmış ve Frank Sinatra’nın Fly Me To The Moon (Beni Aya Uçur) şarkısını dinlemiş midir dersiniz?
Nilay ÇAĞLAR – Enerji Günlüğü / Mart 2017