Enerji Günlüğü - Lisanssız Elektrik Üretimi Derneği (Lİ-DER) Başkanı Yalçın Kıroğlu, Türkiye'nin gelecek 10 yılda kendine yetecek enerjiyi üretebilmesi için 118 milyar dolarlık yatırım yapması gerektiğini vurgulayarak, bunun neredeyse 11 milyar dolarının yenilenebilir enerji kaynaklarına ayrılacağını söyledi.
Enerji konusunun masaya yatırıldığı Genç Yönetici ve İşadamları Derneği'nin (GYİAD) düzenlediği "Sektörel Toplantılar" serisinin ikincisinde bir sunum yapan Lİ-DER Başkanı Yalçın Kıroğlu ise lisanssız yenilenebilir enerjiyle elektrik üretiminde çok önemli gelişmelerin yaşandığını belirterek, konutlardan büyük ölçekli işletmelere kadar toplumun tüm dinamiklerinin buradan kazanç elde edebileceğini bildirdi.
BÜYÜK VE YENİ BİR PAZAR
Almanya'nın yılda 900 saat gördüğü güneşten 32 bin MW elektrik ürettiğini, buna karşın yılda 2 bin saat güneş gören Türkiye'nin ise sıralamaya dahi giremediğini anlatan Yalçın Kıroğlu "Türkiye gelecek 10 yılda kendine yetecek enerjiyi üretebilmesi için 118 milyar
dolarlık yatırım yapması gerekiyor. Bu yatırımın nerdeyse yüzde 10'unun rüzgar ve güneş enerjisi olarak sadece lisanssız elektrik üretimi alanında gerçekleşeceğini ön görüyoruz. Dolayısıyla Türkiye için yeni ve büyük bir pazar söz konusu. Elektrik üretecek güneş enerjisi paneli imalatında önemli yatırımlar hayata geçirildi. Önümüzdeki yıl Türkiye'de '' 400 MW üzerinde güneş enerjisi üretimi yapılarak bunun bir kısmı ihraç edilebilir. Buradan da yaklaşık 250 milyon dolarlık yeni bir ihracat kalemi oluşturulabilir'' dedi.
VATANDAŞ ELEKTRİK ÜRETİP SATABİLİR
Yeni düzenlemelerle Türkiye'de isteyen her vatandaşın kendi elektriğini üretme imkanına kavuştuğunu vurgulayan Kıroğlu, "Vatandaş evinin çatısına veya uygun bir alana koyacağı güneş panelleriyle elektrik üretip ihtiyacından fazlasını 13,3 sente devlete satabilecek. Böylece hem elektrik faturasından kurtulacak, hem de önemli bir birikim ve kazanç elde etme imkanına kavuşacak" dedi.
Kıroğlu, 7 abonenin bir araya gelerek "enerji kooperatifi" kurabileceği bilgisini verirken, hazine arazilerinin lisanssız elektrik üretimi için kiralanabileceğini de sözlerine ekledi.
BÜROKRATİK ENGELLER KALDIRILMALI
Yalçın Kıroğlu, 1 megavata (MW) kadar elektrik üretiminin lisansa tabi olmadığını, bunun vatandaşa bir yatırım fırsatı sunduğunu ifade etti. Vatandaşın lisanssız elektriği ikamet ettiği dağıtım bölgesi içinde üretmesine izin verildiğini bildiren Kıroğlu, şöyle devam etti: "Aileler, çocuklarına bir dikili ağaç bırakmak istiyorlarsa güneş veya rüzgar enerjisine yatırım yapsınlar. İlk yatırım sonra neredeyse sıfır işletme maliyeti ile risksiz kazanç elde edebilirler. Ancak burada aşılması gereken bir sorun var. Güneş enerjisiyle su ısıtmada dünyada Çin'in ardından 2. sırada yer alıyoruz. Bunun en önemli nedeni çatılara güneş enerji sistemleri yerleştirilirken herhangi bir yerden izin almaya gerek duyulmaması. Oysa ki aynı çatıya çok daha hafif olan elektrik üretmek üzere panel koymaya kalktığınızda bir çok bürokratik engeli aşmak zorunda kalıyorsunuz. Bunun için de güneşten elektrik üretimi sıralamasında sonuncuyuz. Bürokrasi hafifletilir, güneşten elektrik elde etmenin yolları açılırsa, Türkiye'nin en büyük cari açık kalemini oluşturan enerji ithalatında hatırı sayılır bir kazanç elde edilmiş olur."
YENİLENEBİLİR ENERJİYE HER TÜRLÜ DESTEK VERİLMELİ
Toplantının açılış konuşmasını yapan GYİAD Başkanı Burcu Akdarı Toprak, Türkiye'nin enerjideki dışa bağımlılığının minimuma indirilmesinin önemine dikkat çekerek, bunun için her türlü kaynağın aktif olarak kullanılması gerektiğini söyledi.
Burcu Akdarı Toprak, yenilenebilir enerji kaynaklarından güneş ve rüzgar santrallerinin artmasının yerli kaynak kullanımını artırıp 60 milyar dolarlık enerji ithalatının yarattığı cari açığın düşürülmesine olumlu katkı yapacağının altını çizdi. Hem tüketici hem de girişimcilerin bu alana yönelmelerini sağlamak için her türlü desteğin verilmesi gerektiğini ifade eden Akdarı Toprak, yerli enerji kaynaklarının kullanılmasının Türkiye'nin ekonomik özgürlüğünü de pekiştireceğini bilirdi.