1. YAZARLAR

  2. Toğrul İSMAYIL

  3. Ruslar Kırım`da neleri ele geçirdi?
Toğrul İSMAYIL

Toğrul İSMAYIL

Yazarın Tüm Yazıları >

Ruslar Kırım`da neleri ele geçirdi?

Geçtiğimiz günlerde Kazakistan, Belarus ve Rusya, Avrasya Ekonomik Birliği`ne imza attı. Putin`in açıklamasına bakarsak, bu birlik öncelikle ekonomik bir birlik olacak. Söylenenler arasında yeni yapının, Çin ile Avrupa arasında bir köprü rolü üstleneceği de var.

Ama bu işin bir başka gerçeği daha var. Rusya`daki pek çok siyasi, Avrasya Ekonomik Birliği`ni Avrupa Birliği`ne (AB) bir alternatif olarak görüyor. Uzmanlar arasında, Batı ile köprüleri Ukrayna’da atan Rusya’nın “Yeni Dünya Düzeni” yolunda önemli bir hamle yaptığı yorumları güçlendi.

Avrasya Ekonomik Birliği (AEB), toplamda 170 milyonluk bir “ortak pazar” yaratmış oluyor. Rusya, Kazakistan ve Belarus, mal ve hizmetler açısından “tek ülke” haline geliyor ve AB’ye benziyor. Fakat AEB projesi, pek çok uzman tarafından şimdilik “ekonomik” olmaktan çok “politik” bir mesaj olarak algılanıyor.

Bu arada uzmanlar, 2025′e kadar masada pek çok soru işareti olduğuna işaret ediyor. Üç üye ülkenin ticaretinin 64 milyar dolar olduğu, sadece Rusya’nın AB ile ticaretinin ise 400 milyar doları geçtiği gerçeği de unutulmaması gereken bir nokta.

Aslında Rusya’nın AB ile rekabeti son imza töreninden çok daha önce başladı. Geçen yılın Kasım ayından itibaren Ukrayna`da yaşanan kriz de bunun sonuçlarından biri. AB`nin genişleme politikaları üzerinden başlayan Ukrayna krizi, Kırım`ın Moskova tarafından ilhakına kadar uzandı. Çünkü Rusya, her ne pahasına olursa olsun Ukrayna`yı AB`ye kaptırmak istemiyordu. Başlangıçta çok da önemsenmeyen ve basit gibi görünen kriz birden bire sıcak çatışmaya döndü ve Ukrayna`dan toprak bölünmesini getirdi.

Avrasya Ekonomik Birliği`ne dönersek, bu birliktelik aslında Putin`in son Başkanlık seçiminden sonra bölgede güç toplama ve alternatif olma isteğinden kaynaklanıyor. Biz bunun içinde, enerji alanındaki bazı işbirliklerini görüyoruz.
Özellikle Rusya, Belarus ve Kazakistan arasındaki enerji sektöründe de birtakım işbirlikleri söz konusu.

AEB içindeki Rusya ve Kazakistan, dünya petrol ve gaz kaynaklarının yüzde 15′ini kontrol eden iki ülke olarak dikkat çekiyor. Hem gümrük, hem nakliye, hem de enerji kaynaklarının taşınması açısından ileriye yönelik projeleri var.

Bu anlaşmadan önce Rusya, ABD ve Avrupa Birliği`nin baskılarını, ekonomik yaptırımların etkisini azaltmak için Doğu`da başka komşularıyla, özellikle de Çin ile ciddi bir anlaşmaya daha imza atmıştı. Gerçi hemen değil, beş altı yıl sonra gerçekleşebilecek bir proje bu ama ortada konuşulan rakamlar çok yüksek.

Çin-Rusya anlaşmasının büyüklüğü konusunda 300 milyar dolardan söz ediliyor. İşte tüm bunlar, Rusya`nın aslında kendi açısından bölgede enerji gücünü siyasi araç olarak kullanmak istediğinin göstergesidir. Bunlar birbirlerine bağlı politikalar.

Ukrayna`daki kriz bölgede en çok da Türkiye`yi ilgilendiren bir konu. Ama önce Rusya`nın bu ilhakla neler elde ettiğine bakalım. İşin teorik ve stratejik taraflarını bir yana bırakıp, Moskova`nın somut olarak neleri ele geçirdiğine göz atalım.

Rusya Kırım`ı ilhak ederek, burada bulunan ve eskiden Ukrayna`ya bağlı Çernomor Neftgaz`ın mülkiyetine de sahip oldu. Dolayısıyla Moskova, bu şirketin sahip olduğu tüm enerji kaynaklarını, gücünü ve imkanlarını da ele geçirdi. Peki nedir bunlar?

Çernomor Neftgaz, Kırım`da denizde ve karada yürüttüğü üretim çalışmalarından, yılda 1.5 milyar metreküp doğalgaz elde ediyordu. Bu rakamın önümüzdeki bir kaç yıl içinde 3 milyar metreküpe yükseltilmesi hedefleniyordu.

Kırım`ın ilhakıyla birlikte Glebov Gaz depolama merkezi de Rusya`nın kontrolüne geçti. Bu merkez de yakın zamanda modernize edilmiş, daha verimli hale getirilmişti.

Kırım`da karada bulunan 1300 kilometrelik boru hatları ile Karadeniz ve Azak Denizi`ni birleştiren hattın da içinde bulunduğu 300 kilometrelik denizaltı boru hatlarının kontrolü de Rusya`nın eline geçmiş oldu.

Bölgedeki uzmanların hesaplamalarına göre Çernomor Neftgaz üzerindeki mücadele uzun sürecek. Bu şirket, Ukrayna doğalgaz şirketi Naftogaz`a bağlıydı. Kiev yönetimi çok yakın zamanda bu şirkete 1.2 milyar dolarlık para yatırmıştı. Yani bu işten dolayı Naftogaz`ın yaklaşık 3 milyar dolarlık bir nakit kaybı da söz konusu.

Çernomorgaz`ın Moskova`nın eline geçmesiyle, denizde arama çalışmaları yürüten iki yeni arama platformu Rusya`nın kontrolüne geçti.

Çernomor Neftgaz`ın elinde bulunan 10 adet mevcut gaz havzası ile halen kullanıma hazır 7 gaz sahası ve 29 deniz arama gemisi de Rusya`nın ilhak sonucu ele geçirdiği varlıklar arasında.

Bunların yanı sıra 3 adet gaz kondensat fabrikası, 6 gaz depolama fabrikası da Ruslar tarafından ele geçirilmiş durumda.

Tahmini hesaplamalara göre Kırım havzasında yılda 5 milyar metreküp gaz çıkarılabilir. Buradaki sahaların özellikleri de göz önünde bulundurulduğunda Rusya`nın bir başka kazancı daha ortaya çıkıyor. Çünkü burada Rusya`nın iç kesimlerinde elde edilen gaza göre çok daha ucuza gaz üretilebiliyor. Bunun bir nedeni nakliye maliyeti.

Rusya’nın Kırım’ın ilhakıyla elde ettikleri bu saydıklarımızla da sınırlı değil. Bölgedeki birkaç önemli termik santral ile aynı zamanda güneş enerji tesisleri ve tabii ki alternatif enerji olan rüzgâr enerji tesisleri de Ruslar`ın kontrolüne geçmiş durumda.

Bu arada Çernomor Neftgaz`ın özelleştirilmesi için ihale açıldı. Ancak böylesi bir ortamda, Ruslar dışında hiç kimse bu ihaleye katılmayacak. Dolayısıyla Çernomor Neftgaz otomatikman Gazprom`un eline geçecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar