1. HABERLER

  2. YENİLENEBİLİR

  3. JEOTERMAL

  4. Jeotermal İhtisas Sera Bölgelerinin ilki Sarayköy’de kurulacak

Jeotermal İhtisas Sera Bölgelerinin ilki Sarayköy’de kurulacak

Enerji Günlüğü - JESDER Başkanı Ali Kındap, ısıtmada kullanmak üzere devletle birlikte kurulacak olan Jeotermal İhtisas Sera Bölgelerinin ilkinin Denizli’nin...

Jeotermal İhtisas Sera Bölgelerinin ilki Sarayköy’de kurulacak

Enerji Günlüğü - JESDER Başkanı Ali Kındap, ısıtmada kullanmak üzere devletle birlikte kurulacak olan Jeotermal İhtisas Sera Bölgelerinin ilkinin Denizli’nin Sarayköy ilçesinde kurulacağını belirtti.

Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği (JESDER) Başkanı Ali Kındap ve JESDER Başkan Yardımcısı Ufuk Şentürk GT’2019 Tanıtım toplantısı için bir grup gazeteci ile İzmir’de bir araya geldi. Jeotermal enerjinin Türkiye’deki gelişimi konusunda bilgiler veren Kındap, ısıtmada kullanmak üzere devletle birlikte Denizli, Manisa ve Aydın’da 3 Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi kurduklarını belirtti. Denizli Sarayköy’deki Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi’nin ise ilk olacağını kaydeden Kındap, Zorlu Enerji’nin jeotermal elektrik santralinden çıkan atık su ile ısıtılacak seranın altyapı çalışmalarının tamamlandığını belirtti. Kındap’ın verdiği bilgiye göre Sarayköy’de 650 dönümlük alanda kurulan Jeotermal İhtisas Sera Bölgesinde seralar bu yıl içinde kurulacak. Seralarda ayrıca jeotermalden çıkan karbondioksit de kullanılacak. Zira karbondioksit seralarda fotosentezi arttırarak gübre işlevi görüyor.

DİĞER İKİ BÖLGE ALAŞEHİR VE EFELER

JESDER, Manisa Alaşehir’de bin 347 dönümlük alanda kurulacak Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi için de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve ilgili kamu kurumları ile çalışma başlattı. Altyapı yatırımlarının yaklaşık yüzde 80’i devlet tarafından gerçekleştirilen bölge, jeotermal santrallerinin tedarik ettiği sıcak suyla ısınacak.

Öte yandan Aydın Efeler'de de 650 dönümlük bir alanda kurulacak Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi için de çalışmalar sürdürülüyor. 

Türkiye’de bir ilk niteliği taşıyan Jeotermal İhtisas Sera Bölgelerinin istihdama da büyük katkı sağlayacağını vurgulayan Ali Kındap, “Kurulmakta olan 3 Jeotermal İhtisas Sera Bölgesi, yaklaşık 3 bin kişiye istihdam sağlayacak” diye konuştu.

Ali Kındap, Jeotermal İhtisas Sera Bölgelerinin Türkiye’nin tarımdaki kurutma kapasitesini ve kuru meyve ihracatını artıracağına da dikkat çekti.

JEOTERMAL ÜRETİMİ %30 ARTTI

2018 yılında Türkiye’de jeotermal kaynaklardan üretilen elektrik miktarının, bir önceki yıla göre yüzde 30 artışla 6.9 milyar kilovatsaat (kWh) seviyesine ulaştığını açıklayan Ali Kındap “Böylece jeotermal elektrik santrallerinin (JES) toplam elektrik üretimi içindeki payı yüzde 1.82’den yüzde 2.35 seviyesine yükseldi” dedi. 

Batı bölgelerinde 3 bin MW’lik elektrik üretim potansiyeli ile 30 bin megavatlık termal-ısıtma-soğutma-kurutma amaçlı jeotermal kaynak tespit edildiğini belirten Ali Kındap, bu potansiyelin 9 milyar metreküplük doğalgaza ve bugünkü fiyatlarla 2.2 milyar dolarlık gaz ikamesine karşılık geldiğinin altını çizdi. 

TPAO’NUN AÇIP KAPADIĞI 2000 KUYU EKONOMİYE KAZANDIRILMALI

Batı bölgelerindeki jeotermal potansiyelinin  6 milyon konutun ısıtmasını sağlayabileceğini ifade eden Kındap, başta İç ve Doğu Anadolu olmak üzere diğer bölgelerde de jeotermal kaynağın olduğunu ve bunun sismik çalışmalarla ortaya çıkartılabileceğini kaydetti. 

TPAO’nun hidrokarbon aramaları için 4500 kuyu açtığını ve bunun 2000 tanesini verimli bulmadığı için kapattığını söyleyen Kındap, çoğu Doğu bölgesinde bulunan ve hala sıcak su içeren bu kuyuların mutlaka ekonomiye kazandırılması gerektiğini ifade etti. Bu kuyular ile Doğu’da da 6 milyon konutun ısıtılabileceğini veya seracılık, turizm tesislerinde kullanılabileceğine dikkat çeken Kindap, bunun için JESDER olarak PİGM’e başvuruda bulunduklarını da sözlerine ekledi.

JEOTERMAL KARŞITI DURUŞLAR BİLİMSEL DAYANAKTAN YOKSUN

Jeotermal santrallerin çevreye zarar verdiği gerekçesiyle son dönemde gerçekleştirilen protestolara da değinen JESDER Başkanı Ali Kındap, jeotermal karşıtı duruşların bilimsel dayanaktan yoksun olduğunu ifade etti. Ege Bölgesi’nde incir ve üzüm rekoltesinin olumsuz etkilendiği iddiasının resmi veriler tarafından çürütüldüğünü söyleyen Kındap, incirde rekoltenin iklimsel koşullar ve çiftçinin bilinçlenmesiyle ilişkili olduğunu, jeotermalin olumlu veya olumsuz bir etkisinin bulunmadığını belirtti. Kındap, Aydın’da ilk jeotermal yapıldığı 2012'de ağaç başına incir veriminin 31 kilogram iken geçen yıl 39 kilograma yükseldiğini kaydetti. 

Sabiha KÖTEK - İzmir

Önceki ve Sonraki Haberler